Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Sincan Ceza ve İnfaz Kurumları kampüsündeki duruşma salonunda görülen Akıncı Üssü’ne ilişkin davanın 4. celsesinde çapraz sorgusu yapılan Oruç, Akıncı Üssü’ne hayvan belgeseli çekmek için gideceğini söyledi. Müşteki avukatı Alaaddin Varol’un, Akıncı civarında hangi tür hayvanlarla ilgili belgesel çekimi yapacağı sorusuna Oruç, “Küçükbaş ve büyükbaş. Öncelikle küçükbaş ağırlıklı olarak” yanıtını verdi. Avukat Varol’un, ev arkadaşlarından sadece “Halil” ismini hatırladığını söylediğini anımsatması üzerine Oruç, “Ben çok isim tutamam. Şu anda bile çocuklarımın isimlerini karıştırıyorum” yanıtını vererek, pişkinliğini gösterdi.

KAMERAYA SÖYLEDİKLERİNİ İNKÂR ETTİ

FETÖ’cü sanıkların inkâr, tesadüf ve yalanları bununla da bitmedi. Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na ilişkin davada yargılanan, darbenin yönetildiği Akıncı Üssü’ne mühimmat taşıyan helikopterin pilotu sanık eski Binbaşı Deniz Aldemir de, soruşturma sırasında darbe girişimi ve örgütle ilgili itiraflar içeren ifadelerini, “iradesi dışında” alındığını iddia ederek reddetti. Savcılık sorgusu sırasında etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanarak darbe girişimine ve FETÖ’ye yönelik itiraflarda bulunan Aldemir, önceki ifadelerini kabul etmediğini, mahkeme huzurundaki beyanlarının esas alınmasını istediğini belirtti. Aldemir, Sulh Ceza Hakimliği’nde kameraya alınan ifadeleri ile savcılık sorgusu sırasında el yazısıyla kaleme aldığı ifadelerinin “iradesi dışında alındığını” ileri sürerek söz konusu ifadeleri reddetti.

Yine Akıncı Üssü’ne ilişkin davada sivil imamlardan Kemal Batmaz, Adil Öksüz ile aynı havalimanında görüldüğü fotoğrafı ‘tesadüf’ olarak açıklamıştı. Yine aynı davada, “kurmay subaylar abisi” olarak örgütün tepe yöneticilerinden aldığı talimatları kurmay subaylara ilettiği belirtilen, kapatılan Anafartalar Kolejinin sahibi sivil sanık Hakan Çiçek, beraber fotoğrafları bulunmasına rağmen Akın Öztürk’ü tanımadığını ileri sürmüştü.

Editör: TE Bilisim