Bakan Yerlikaya, özel bir televizyon kanalında gündeme dair açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı.
4 Milyon Yabancı Yasal Kalış İznine Sahip
Türkiye’de yasal kalış hakkına sahip yabancı sayısı hakkında bilgi veren Yerlikaya, toplam 4 milyon 163 bin 101 yabancının yasal kalış iznine sahip olduğunu, bunlardan 2 milyon 911 bin 525’inin geçici koruma altındaki Suriyeliler olduğunu bildirdi.
Türkiye’nin Suriye politikası üzerine de değerlendirmelerde bulunan Yerlikaya, Cumhurbaşkanı'nın göreve geldiğinde zalimlerin karşısında mazlumların yanında olma ilkesine vurgu yaparak, Türkiye’nin insani ve vicdani bir tutum sergilediğini ifade etti. Yerlikaya, Suriye’de rejimin devrilmesinin ardından Türkiye’ye dönen Hatoum ailesinin 10 yaşındaki oğlu Muhammed Eyman’ın, İstanbul’daki veda töreninde yaptığı duygusal konuşmaya değinerek, çocukların bu konuda gösterdiği olgunluğun önemine dikkat çekti.
Yerlikaya, 9-25 Aralık tarihleri arasında dönüş yapanların sayısının yaklaşık 29 bine ulaştığını ve günlük rakamların arttığını belirtti. Ayrıca, dünyada ve Türkiye’de yükselen yabancı düşmanlığına da değinerek, "Biz ensarız, onlar muhacir" ifadesiyle bu durumun kabul edilemez olduğunu dile getirdi.
Suriyelilerin geri dönüş süreçleri hakkında bilgi veren Yerlikaya, Suriye'deki yönetimle işbirlikleri kurulacağını açıkladı. Şam'da Türk bayrağının dalgalandığını, büyükelçilik ve Halep’te başkonsolosluğun açılacağını duyuran Yerlikaya, Göç İdaresi Ofisi'nin de kurulacağını belirtti. Ayrıca, Türkiye'de doğan çocuklarla ilgili kayıtların Suriye'de nasıl geçerlilik kazanacağına dair çözüm geliştirme çabalarını paylaştı.
"Biz Doğru Taraftayız"
Türkiye'nin, Suriye'nin komşusu olarak aynı medeniyet değerlerini taşıdığını belirten Yerlikaya, dünyaya örnek komşuluk ve göç politikasının gereğini, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliği ve talimatıyla yapacaklarını dile getirdi.
Yerlikaya, "Bizim komşularımızla ve diğer dost ve kardeş, müttefik ülkelerle her bakanlığın olduğu gibi bizim de güvenlik ve işbirliği, kolluk eğitim işbirliği mutabakat zaptlarımız var. Düşünün bak banka rejimi yok. Merkez bankasında bir lira yok. Zulme uğramış, mağdur olmuş, mazlum olmuş ve varlıkları soyulmuş. Tam da bu. Böyle bir ortamda komşu bu. Şimdi ne yapmamız lazım bizim?" şeklinde konuştu.
Suriye'den, Sednaya Hapishanesi'ni AFAD'ın da taraması için talep geldiğini dile getiren Yerlikaya, "Hemen büyükelçimizle de irtibata geçtik. AFAD Başkanımız ve beraberindeki 123 arkadaşımızı, 43 araç, 4 arama köpeği hemen oraya gönderdik. 2 gün çalıştılar. Duvar arkası görüntüleme cihazı, yer radarı ve sismik akustik dinleme cihazı gibi bizdeki son teknoloji envanterle beraber oraya gittik. Binaların her tarafını aradık. Herhangi bir şey bulamadık ama yapanlara nefretimiz daha da arttı. İçerideki arkadaşlarımız anlatılır gibi olmayan şeyler anlattı." diye konuştu.
Bazı medya organlarının "AFAD bir şey bulamadı Esed bir şey yapmamış" şeklindeki eleştirileri hatırlatılan Yerlikaya, şöyle devam etti:
"Bakan ama görmeyen, görse anlamayan, anlamak istemeyen bir muhalefet dili kullanırsanız işte o zaman böyle yanlışta ısrar edersiniz. Biz onlara diyoruz ki yanlış taraftasınız. Doğru tarafa gelin. İnsanların öldüğü, öldürüldüğü, dul bırakıldığı, yetim bırakıldığı, öksüz bırakıldığı, engelli hale getirildiği 13 yıl boyunca insanların gözü önünde bu yapılırken Sedneya bunun müşahhas bir örneği oldu. Bunu manşet atanları da biz kınıyoruz. Trakyalıların da ifade ettiği gibi bastıkları tahta çürük, bulundukları yer yanlış. Biz doğru taraftayız. Biz doğru zemine basıyoruz."
"İçişleri Bakanlığının Görevi Suçu Önlemek, Suçluyu Yakalamak ve Adalete Teslim Etmek"
Yerlikaya, İçişleri Bakanlığının görevinin suçu önlemek, suçluyu yakalamak ve adalete teslim etmek olduğuna dikkati çekerek "Ama bir farkındalık getirdim ben, iki günümüz bir olmayacak. Bir önceki aydan daha iyi olacağız. Kişilere karşı işlenen 10 önemli suç var." dedi.
2023'te, 745 bin olan 10 katalog suç toplamını 31 bin azaltarak 714 bine indirdiklerini bildiren Yerlikaya, "konut dokunulmazlığı" suçunun yüzde 14, "kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma" suçunun yüzde 11, "kasten öldürme" suçunun yaklaşık yüzde 11, "kişilerin huzur ve sükununu bozma" suçunun da yüzde 10,7 azaldığını ifade etti.
Mal varlığına karşı işlenen 9 suça ilişkin verileri de paylaşan Yerlikaya, toplam 276 bin 945 olan olay sayısını, 82 bin 380 düşürdüklerini kaydederek, "194 bin 565 olmuş. Yüzde 30 azalış var. Aydınlatma oranı ise yüzde 14,6. Aydınlatma oranını 21 Aralık akşamı yüzde 83,5'e çıkarmışız." bilgisini verdi.
Kolluk Kuvvetlerinin Yakasında Kamera Olacak
Bakan Yerlikaya, suçla mücadele ve asayiş konusunda önemli açıklamalarda bulundu. Kolluk kuvvetlerinin, vatandaşla etkileşimde bulunduğu her anın kayıt altına alınması amacıyla, 2025 yılının Ağustos ayında polisin, jandarmanın ve sahil güvenliğin yakasında kamera olacağını duyurdu. Bu uygulama, güvenlik güçlerinin tutum ve davranışlarına standart getirmeyi hedefliyor.
Organize suçlarla mücadeledeki kararlılıklarını vurgulayan Yerlikaya, suç tarihinin önemine atıfta bulunarak, vatandaşların güvenliğini tehdit edenlere karşı devletin gücünü kullanacaklarını belirtti. Göreve geldiği günden bu yana 6 bin 385 kişinin tutuklandığını, 819 organize suç çetesinin çökertildiğini ve 106 milyar lira değerinde mal varlığına el konulduğunu ifade etti. Göçmen kaçakçılığı gibi konularda da kararlı bir tutum sergilediklerini ve bu durumu cesaretle karşılayacaklarını kaydetti.
Uyuşturucu suçlarına karşı yürütülen mücadeleye de değinen Yerlikaya, son 1,5 yılda uyuşturucu konusunda 53 bin kişinin tutuklandığını belirtti.
Türkiye'nin düzensiz göç konusu üzerindeki eleştirilere yanıt vererek, doğu sınırlarının uzunluğuna ve güvenlik önlemlerine dikkat çekti. 561 kilometre İran, 383 kilometre Irak, 911 kilometre Suriye ve 472 kilometre Trakya sınırlarının, düzensiz göç rotaları için önemine değindi. Geçen yıl, 223 bin kişinin sınırı geçmeye çalıştığını, bu yıl ise engellenen sayının 104 bine düştüğünü kaydetti. Türkiye'nin sınırlarına yönelik caydırıcı bir mesaj verilerek, 'Gelemezsin, gelme' uyarısında bulunduğunu ifade etti.
