Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, A Haber canlı yayınında gündeme dair açıklamalarda bulundu. CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in, "Kreşleri kapatacaklar" yönündeki açıklamalarına yanıt veren Tekin, iddiaların gerçekle bağdaşmadığını ifade etti.
"Belediyelere kreş kapatma talimatı yok"
Bakan Tekin, iddialara karşı, "36 ay altındaki çocuklar için bakım hizmeti sunan kreşler, Milli Eğitim Bakanlığı'nın sorumluluk alanına girmez. Bizim, belediyelere 'kreşlerinizi kapatın' demek gibi bir yetkimiz yok. Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu, ya bu konuyu bilmiyor ya da bilerek toplumu yanıltmaya çalışıyorlar," dedi.
Tekin, belediyelere yönelik gönderilen yazının, Anayasa Mahkemesi'nin 2007'de CHP'nin başvurusuyla iptal ettiği 5393 Sayılı Belediye Kanunu'nun 14. maddesi kapsamında olduğunu ve sadece anaokullarını ilgilendirdiğini açıkladı.
"2007'den beri aynı uygulama var"
Tekin, "2007'den bu yana kanuni yetkimiz olmadığı için belediyelere anaokulu açma izni veremiyoruz. Gelen şikayetler doğrultusunda belediyelerce açılan bu tür yerleri denetliyor ve kapatıyoruz. Yine de belediyeler isterse okulları bakanlığa devredebilir, bu konuda bir problem yok," dedi.
Tekin ayrıca, "CHP'nin bu konuda yalan bilgilerle kamuoyunu manipüle etmesi, kendi siyasi çıkarlarını öncelediğini gösteriyor. Hukuk devletinin gereğini yerine getirdik. Bu bir siyasi tartışmanın değil, hukukun konusudur," ifadelerini kullandı.
Öğretmen atamaları ve ihtiyaçlar
Son günlerde öğretmen atamalarıyla ilgili tartışmalara da değinen Tekin, yapılan 20 bin atamanın ihtiyaçlar doğrultusunda şekillendiğini belirtti. "Öğretmen atama sayıları, bütçe imkanları ve ihtiyaçlara göre belirlenir. Bu yıl en çok atama yapılan iller Şanlıurfa ve Şırnak oldu," dedi.
Laiklik tartışmaları
CHP’nin laiklik eleştirilerine de yanıt veren Tekin, laikliğin evrensel anlamda uygulanması gerektiğini vurguladı. "CHP'nin geçmişteki uygulamaları laiklik ilkesinin evrensel tanımından uzak. Laiklik, inanç özgürlüğünü teminat altına almalıdır," diye konuştu.
Bakan Tekin, kimseyi mağdur etmeden sorunların çözüleceğini belirtti ve siyasi tartışmaların hukuki gerçeklerin önüne geçmemesi gerektiğini ifade etti.