Avusturya-Türkiye İş Gücü Anlaşması'nın 60. yılı kutlamaları kapsamında Viyana'da olan Bakan Göktaş,  basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

Göktaş, Gazze'de yaşanan insani dram nedeniyle duyduğu derin üzüntüyü dile getirerek, İsrail'in dünyanın gözü önünde çok büyük bir "soykırım" gerçekleştirdiğini ve pek çok ülkenin buna sessiz kaldığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın önderliğinde her zaman Filistin davasına sahip çıktıklarını ifade eden Göktaş, "Görüştüğümüz her muhatabımıza bu konunun ehemmiyetinden bahsediyoruz. Filistinli kadınların ve çocukların durumundan bahsediyoruz." şeklinde konuştu.

 "Son 4 yılda yapılan savaş ve katliamlarda hayatını kaybeden kadınların 4 kat fazlası"

Göktaş, İsrail'in Refah kentinde Filistinli sivillerin bulunduğu kampları bombaladığını hatırlatarak, dünyanın gözü önünde gerçekleşen bu saldırılarda çok sayıda Filistinli çocuğun hayatını kaybettiğine dikkati çekti.

"Bu soykırımda hayatını kaybeden kadın sayısı, son 4 yılda yapılan savaş ve katliamlarda hayatını kaybeden kadınların 4 kat fazlası. Kadınların ve çocukların hayatını kaybettiği, sivillerin her gün bombalandığı bir ortamda kamuoyu daha ne kadar sessiz kalacak?" ifadesini kullanan Göktaş, bu sayıların da işaret ettiği gibi Gazze'de ciddi bir "soykırım" yaşandığını vurguladı.

 "Türkiye gibi Filistin davasına sahip çıkılması" çağrısı

Türkiye olarak her ortamda muhataplarına bu konuyu hatırlattıklarını ve hatırlatmaya devam edeceklerini bildiren Göktaş, Birleşmiş Milletlerde (BM) de bu konunun Türkiye'nin en önemli gündem maddelerinden biri olduğunu belirtti.

Göktaş, "Burada da  muhataplarımıza bu konudaki hassasiyetlerimizi dile getiriyoruz ve bütün dünyanın Türkiye gibi dimdik bu davaya sahip çıkmasını önemsiyoruz ve bu minvalde telkinlerde bulunuyoruz." dedi.

Göçün 60. yılı kutlaması

Göktaş, Avusturya'ya göçün 60. yılı vesilesiyle düzenlen programın çok kıymetli olduğunu söyledi. İki sene önce benzer bir programın Almanya'da yapıldığını dile getiren Göktaş, bu yıl da bu ülkenin yanı sıra Hollanda, Belçika gibi ülkelerde anma programları düzenlendiğini ifade etti.

Göçmen bir ailenin torunu olarak bu programların kendisi için farklı anlam taşıdığını anlatan Göktaş, bu programlar vesilesiyle kendisinin de bir kez daha hem dedelerini hem diğer büyüklerini andığını belirtti.

Anadolu'nun farklı yerlerinden gelen ilk neslin çetin şartlar altında başlattığı göç serüveninin, bugün 60. yılının kutlandığı bir sürece evrildiğine dikkati çeken Göktaş, ilk neslin, maden ocaklarında, ağır şartlarda çalışarak ailelerine daha güzel bir gelecek sunmak için gayret gösterdiğini ancak gelinen noktada artık sosyal yaşamın birçok alanında ciddi başarılar elde etmiş dördüncü nesle ulaşıldığını ifade etti.

"Avrupalı Türkler hakikaten Türkiye ile Avrupa arasında aslında bir köprü vazifesi kuruyorlar. Ana vatanlarını unutmadan bulundukları ülkelerin şartlarına uyum sağlayarak iki ülkeye de aslında çok önemli katkılar sağlıyorlar." ifadelerini kullanan Göktaş, bu nedenle bu tür anma programlarının çok kıymetli olduğunun altını çizdi.

Göktaş, bu anma programının hem kendi göç hikayesi hem de buradaki vatandaşlarla buluşmak, hasbihal etmek amacıyla çok önemli olduğunu, bu vesileyle yaşadıkları sıkıntıları konuşma imkanı bulduklarını, ileride de benzer çalışmaların, birlik ve beraberliğin uzun yıllar sürmesini dilediğini kaydetti.

Ailenin korunması ve güçlendirilmesi

Cevdet Yılmaz'dan Hakan Fidan'ın Suriye ziyaretine ilişkin açıklama Cevdet Yılmaz'dan Hakan Fidan'ın Suriye ziyaretine ilişkin açıklama

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının ailenin güçlendirilmesine ilişkin çalışmalarına değinen Göktaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da katılımıyla Ekim 2023'te 8. Aile Şurası'nı gerçekleştirdiklerini hatırlattı.

Göktaş, burada yapılan çalışmalar doğrultusunda, ailenin korunması ve güçlendirilmesine yönelik vizyon belgesini 15 Mayıs'ta, BM tarafından ilan edilen Uluslararası Aile Günü'nün 30. yıl dönümünde kamuoyuna duyurduklarını ifade etti.

Böylelikle 2024-2028'i kapsayan bir vizyon belgesini hayata geçirdiklerini anlatan Göktaş, "Bununla beraber Aile ve Gençlik Fonu'nu hayata geçirdik. Milletvekillerimizin kıymetli destekleriyle, deprem bölgesini pilot bölge olarak başlattık. 4 ilimiz, 2 ilçemiz olmak üzere şu ana kadar 9 bin 350 başvurumuz var. Dolayısıyla bu tür çalışmalarla ailenin korunmasına yönelik çalışmalarımıza devam ediyoruz." şeklinde konuştu.

"Aileye her zamankinden fazla sahip çıkmamız gerekiyor"

Geçen hafta Türkiye'nin ev sahipliğinde Türk Devletleri Teşkilatı 1. Sosyal Politika Bakanlar Toplantısı düzenlendiğini anımsatan Göktaş, "İlk defa gerçekleştirdiğimiz bu toplantıda ana temamız aileydi. Biliyorsunuz küreselleşme ve dijitalleşmeyle beraber aile kavramı tehdit altında. Bizler de ailenin korunmasının çok kıymetli olduğunu defaatle vurguluyor ve çalışmalarımızı bu minvalde sürdürüyoruz. Aileye şu anda her zamankinden fazla sahip çıkmamız gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.

Demografik bir değişimin de gerçekleştiğini belirten Göktaş, nüfusun yaşlanması, doğurganlık hızının düşüş göstermeye başlaması nedeniyle, ailenin güçlenmesine yönelik vizyon belgesinin önem arz ettiğini sözlerine ekledi.

Editör: Hazal Mihrace Göksun