İzmir’deki “Askeri casusluk soruşturması”nda, “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY)” üyelerinin sahte delil ürettiği iddialarına ilişkin, 12’si tutuklu, 68 sanığın yargılandığı davada, örgüt lideri Fetullah Gülen hakkında tutuklama, 8 sanık hakkında ise “tutuklamaya yönelik” yakalama kararı çıkartıldı.
2. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki, “Askeri casusluk soruşturması” için hazırlanan İzmir Adliyesi Sosyal Tesisleri Konferans Salonu’ndaki duruşmaya, tutuklu ve tutuksuz yargılanan bazı sanıklar, müşteki ile taraf avukatları katıldı.
Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi’yle (SEGBİS) kayıt alınan duruşmada sanık savunmalarının alınmasına devam edildi.
Tutuklu sanık Özcan Karanfil, savunmasında, soruşturma sırasında Organize Suçlarla Mücadele Müdürlüğünde büro amir yardımcısı olarak görev yaptığını, “Askeri casusluk davası”nda yargılanan ve beraat eden Safiye Köten, Davut Yıldız ve Saygın Özdemir’in ev aramalarına katıldığını belirterek, sadece 3 aramaya katılmasına rağmen her şeyden kendisinin sorumlu olduğu algısından rahatsızlık duyduğunu söyledi.
Aramalar sırasında suç işleyecek herhangi bir eylemde bulunmadığını, tutuklu olmasına rağmen kafasının rahat ve huzurlu olduğunu dile getiren Karanfil, FETÖ üyeliği iddialarını kabul etmedi.
“MİT tırlarını durduran eski savcı Şişman akrabam”
İddia makamının “Safiye Köten, evinde bulunan kan tüplerinin ısrarla kendisine ait olmadığını söylemesine rağmen neden parmak izi almadınız?” sorusuna Karanfil şu karşılığı verdi:
“Olay sırasında, aramaya odaklandığımdan, Köten’in sesini duymamış olabilirim. Ayrıca o kan tüplerinin içinde yer alan ajandanın üzerinden sonradan Köten’in DNA’sı çıkmıştı.”
Karanfil, bir soru üzerine, HSYK tarafından MİT tırlarına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında meslekten ihraç edilen eski savcı Özcan Şişman’ın akrabası olduğunu ifade etti.
Mahkeme heyeti, sanık savunmalarının ardından sanık, müşteki ve taraf avukatlarının taleplerini aldı.
Tutuklu sanıklar, sabit ikametgah adreslerinin sabit olduğu, toplanan delilleri karartma şüphesi ve kaçma ihtimallerinin olmadığı yönünde beyanda bulunarak, tutuksuz yargılama isteklerini mahkeme heyetine iletti.
Fetullah Gülen hakkında tutuklama kararı
Mahkeme heyeti, FETÖ lideri Fetullah Gülen, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından gerçekleştirdiği sohbetlerinde örgüt üyelerine kaçmaları yönünde talimat verdiği dolayısıyla tutuklu sanıkların kaçma şüphesinin var olduğunu gerekçe göstererek 11 sanığın tutukluluk hallerinin devamına, tutuklu sanık Yasin Çakmak’ın tutuksuz yargılanmasına karar vererek Fetullah Gülen hakkında tutuklama kararı çıkarttı.
Müştekilerin davaya katılma talebini kabul eden heyet, ayrıca Behzat Tuzcu, Özcan Kezzap, Hakan Arık, Kürşat Şenol Yılmaz, Fahrettin Karaağaç, Mehmet Oduncu, Osman Sağlam ve Müjdat Karagöz hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı vererek duruşmayı aralık ayına erteledi.
Dava ve iddianame
“Askeri gizli bilgi ve belge bulundurma” iddialarına ilişkin İzmir Emniyet Müdürlüğü’ne 10 Ağustos 2010’da gelen ihbar e-postası üzerine başlatılan ve aralarında muvazzaf askerlerin de bulunduğu 357 sanık ve üst düzey askeri yetkili, devletin gizli bilgi ve belgelerini yabancı istihbarat servislerine vermekle suçlanmıştı. İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi, şubat ayında tüm sanıkların beraatine hükmetmişti.
Sahte deliller üretilerek kumpas kurulduğu iddiaları üzerine başlatılan soruşturmada 25 kişi tutuklanmış, 5 zanlı ise daha sonra tahliye edilmişti. Soruşturmaya ilişkin İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan ve Fetullah Gülen’in bir numaralı sanık olarak yer aldığı 68 sanıklı iddianame, 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmişti.
İddianamede, sanıklar hakkında Türk Ceza Kanunu’nun ilgili maddeleri kapsamında, “silahlı terör örgütü kuruculuğu, yöneticiliği, üyeliği, örgüt faaliyetleri kapsamında devlet ve ülkenin bütünlüğünü bozmak, hukuka aykırı kişisel verileri kaydetmek, iftira, kamu görevlisinin resmi evrakta sahteciliği, kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek ve yaymak, özel hayatın gizliliğini ihlal, suç delillerini yok etmek, gizlemek, değiştirmek ve suç uydurmak” gibi suçlamalar yer alıyor.
24 Haziran’da görülen duruşmada 2. Ağır Ceza Mahkemesi, aralarında eski İzmir Emniyet Müdürü Ali Bilkay’ın da bulunduğu 8 kişi hakkında tahliye kararı vermişti. Böylece dosyada tutuklu sayısı 12’ye inmişti.