İstanbul'da yaşayan Çınar Türker, yüzünün sağ tarafındaki büyük boyutlu lenfanjiyom (tümör) ile dünyaya geldi.

Yüzündeki şişlik nedeniyle hem okulda hem de özel hayatında zorluk çeken, gören herkesin şişliği sorduğu Türker, akran zorbalığıyla baş etmeye çalışarak eğitim hayatını sürdürdü.

HEM ÜNİVERSİTEYİ OKUDU HEM MÜZİK YAPTI

Kuzey İtalya'nın kaleleri ve doğa maceraları: Geçmişin izinde bir yolculuk Kuzey İtalya'nın kaleleri ve doğa maceraları: Geçmişin izinde bir yolculuk

14 yaşında ikinci kez ameliyat edilen Çınar Türker'in yüzündeki iyi huylu tümörün bir kısmı alınabildi. Arkadaş çevresinin tepkileri ve insanların farklı bakış açıları nedeniyle rahatsız olan Türker, 18 yaşında müzikle ilgilenmeye başladı ve klasik gitar çalmayı öğrendi. 2004 yılında Marmara Üniversitesi İşletme Bölümü'nü kazanan Türker hem üniversiteye devam etti hem de basgitar çalarak müzisyenlik yaptı.

Çeşitli müzik gruplarıyla çalışan, bir yandan da üniversite eğitimini tamamlayan Türker, 2014-2015 yıllarında kendi bestelerini yapmaya başladı. İstanbul'dan otostopla Çanakkale, Ege sahili ve son olarak Antalya'nın Kaş ilçesine gelen Türker, Antalya'da yaşamaya karar verdi.

"GELEN MESAJLAR, YORUMLAR İNANILMAZDI"

Antalya'da 5 tekli parça çıkarıp, bir de klip çeken Türker, geçen günlerde içerisinde çocukluk ve bebeklik dönemlerine ait yüzünün halini içeren ve bugünlerdeki halinin de bulunduğu videoyu sosyal medya hesabından paylaştı.

Kısa sürede çok sayıda etkileşim alan video, 3 günde 2 milyon kişi tarafından izlendi. Böyle bir tepki beklemediğini ve çok şaşırdığını belirten Türker, "Yüzümün net belli olduğu çocukluk fotoğrafım ve klibimle bir video oluşturdum. Paylaştım ve 3-4 günde 2 milyondan fazla kişi izledi. Çok şaşırdım. Gelen mesajlar, yorumlar inanılmazdı. Bu durumumu destekleyenler de oldu. Çocukluğunda benim gibi zorbalığa uğrayan insanlar da vardı aralarında" dedi.

"GECELERİ ANNEMLE BİRLİKTE AĞLARDIK"

Yaşadığı zorlukların üstesinden kendi çabasıyla geldiğini ve algısının çok değiştiğini ifade eden Türker, "Yüzümdeki şişlik çok büyüktü. Rahatsızlık hissediyordum. Okulda haylaz bir öğrenciydim. Çocukların bir filtresi yok. Çok üzülüyordum. Geceleri annemle birlikte ağladığım dönemler oluyordu. İlk zamanlar çok kızıyordum. Kendimi mağdur hissettim. İnsanlardan anlayış bekledim. Saygı duymalarını ve anlayış bekledim.

Sonra bu durumdan kaçamadım ve her gün yüzleşmek zorundaydım. Sonraları kendimi iyice müziğe verdim ve kendini tanımak üzerine besteler yapmaya başladım" diye konuştu. "İlk zamanlar üzülüyor, kızıyordum. Şimdiyse çok önemsemiyorum" diyen Çınar Türker, insanlara bakış açısının artık çok değiştiğini ve yüzündeki ya da herhangi bir yerdeki olumsuzluğu çok da önemsemediğini sözlerine ekledi.

Editör: Nusret Odabaş