Demek Ortadoğu coğrafyasında Müslümanlar birbirini öldürüyor, öyle mi?
Yani her taraftan örgüt ve çeteler türemiş demek! Hunharca katlediyorlar birbirlerini Müslümanlar. Hatta bunların adı da “İslami terör” ha?
Yapmayın Allah aşkına!
Bu durumu sağlıklı analiz etmek için uzağa gitmenize gerek yok.
Ortadoğu’ya falan bakmanıza hiç mi hiç gerek yok.
En azından biz Türkiyeli Müslümanlar olarak bunu daha iyi biliyoruz diye düşünüyorum.
Geriye dönüp bu ülkenin son 35 yılına bakmanız yeterli sanırım.
Yaklaşık 30 bin insanımız öldü ve öldüren de ölen de kardeşti.
O halde bu yaklaşımı yeniden gözden geçirelim.
Bu işin aslına ve bu sorunun köküne inmemiz gerekir. Bunu başarabilirsek “Müslümanlar birbirini öldürüyor” demeyiz bence. Müslümanların Batılılar tarafından birbirine öldürtüldükleri çok rahat anlaşılır.
Biliyorum, şimdi bana “Peki bu Müslümanların iradesi yok mu?” diye soracaksınız. Elbette vardır; ama o irade de işgal altındadır.
Tabir-i caizse iradelerine ipotek konulmuş Müslümanların.
Habire bize birbirimize öldürtmek için çalışıyorlar. Her türlü fitne ve fesadı yayıyorlar.
Yüzlerce örgüt kuruyorlar ve bu örgütlerin adını da İslam’a yakın kavramlarla isimlendiriyorlar.
Hatta bazılarına “İslam’ın ta kendisi” diyorlar.
İşte algı operasyonu buna denir.
İşte düşünceyi ve zihni kirletmek ve zehirlemek budur.
Yoksa kokuşmuş bir medeniyetin mensupları olan Batılıların bizden daha insani, daha merhametli olduğunu kim iddia edebilir? Bunun çözümü ancak ümmetin bağımsızlığıyla mümkündür.
Yani Batılılar bu coğrafyadan pılını pırtını toplayıp gitmedikleri müddetçe bize huzur ve rahat yok.
Bize mutluluk ve saadet yok.
Çocuklarımızın geleceği diye bir şey yok.
Dünümüz işgal edildiği gibi yarınlarımız da işgal tehdidi altındadır.
Kimse çıkıp “Ey Batı, biz sizin topraklarınızda var mıyız?” demiyor.
Ya da “Ey aşağılık ABD, sen buralarda ne geziyorsun, senin burada olman bizim için en büyük işgal değil mi?” demiyor.
Bunun dışında yaptığımız tüm çalışmalar fasit bir dairede dolanıp durmaktan ibarettir.
Biz bir yapıyoruz, Batı 5 yıkıyor.
Bunun adı 10. Haçlı Seferi’dir.
Başta Anadolu olmak üzere bu topraklarda yaşayan tüm halkların el ele vererek kurtuluş için harekete geçmeleri kaçınılmazdır.
Ancak buna öncülük edecek liderlere ihtiyaç vardır.
Yani Selahaddinlere…
Bunca imkâna ve sayısal çoğunluğuna rağmen neden İslam yurtlarının tecavüzcülerin tasallutu altında olduğu, aç bilaç oldukları üzerinde bir kez daha düşünmeli ve yeniden iman etmeliyiz.
Bu hale Yaratan razı mıdır? Haşa!
Mesele bizde, sakat yaklaşımlarımızda.
Kendimize çeki düzen verip yeni bir başlangıç yapmadıkça emperyalizmin eli yakamızdan düşmeyecek, servetlerimizi yağmalamaya, canlarımızı öldürmeye devam edecek.