Yedi yıl önce bugün

Abone Ol

15 Temmuz hain darbe girişiminin üzerinden yedi yıl geçmesine rağmen Türk halkının o gece gösterdiği efsanevi direnişin tanıkları, yaşananları daha dünmüş gibi hatırlıyorlar.

Tarihin seyrini belirleyen kırılma noktaları vardır ve 15 Temmuz 2016’nın onlardan biri olduğundan şüphe yok.

Darbe girişiminin başarısız olmasının ülke içinde ve dışında birçok yansıması oldu.

Türk halkının özgür iradesini silah zoruyla gasp etmeyi hedefleyen ihanet amacına ulaşsaydı bugün -Allah korusun- darbecilerin yönetimi altında yaşıyor olacaktık.

Yedi yıl önceki kalkışma, Arap Baharı’nı bastırmak için gerçekleştirilen karşı devrimlerin de bir uzantısıydı.

Türk halkı, demokrasi mücadelesiyle askeri vesayet sistemine son vermiş ve sessiz bir devrim gerçekleştirerek örnek olmuş, Arap gençliğine ilham vermişti.

Arap halklarının diktatör rejimlere karşı savaşını ilkesel olarak destekleyen Türkiye’de gerçekleştirilecek bir darbe, bölge gençliğinin değişim hayallerini ve geleceğe yönelik umutlarını yok edecek, karşı devrimin başarısını taçlandıracaktı.

O gece can verme pahasına, tanklara karşı göğüslerini siper ederek darbe girişimini başarısızlığa uğratan kahramanlar, sadece Türk halkının özgür iradesini korumakla kalmayıp Arap gençliğine,  darbecilere karşı zafer kazanmanın mümkün olduğunu da gösterdiler.

Bugün Arap Baharı devrimlerinin hepsi bastırılmış görünse de Türkiye’nin demokrasi mücadelesi, diktatörlüklerden ve vesayet sistemlerinden kurtulmanın mümkün olduğuna dair inancın devam etmesini sağlıyor.

Yedi yıl önce o gece, diktatör rejimler ve yandaşları ilk başlarda büyük sevinç yaşadılar.

Hain darbe girişiminin başarılı olacağını düşünüyorlardı ve Türk halkının darbecilere karşı eşi ve benzeri az görülür bir direniş ortaya koyacağına hiç ihtimal vermiyorlardı.

Sosyal medyada yapılan paylaşımlar ibretlikti.

Mısır gazeteleri darbe girişiminin başarılı olacağından o kadar emindi ki, ertesi sabah okurlarının karşısına, “ Erdoğan devrildi” manşetiyle çıktı.

Sabaha doğru, darbe girişiminin başarısız olduğu anlaşılınca sevinçleri hayal kırıklığına dönüştü.

Bu kez sevinme sırası gece boyu yürekleri ağızlarında bekleyen ve hain kalkışmanın başarısız olması için dua edenlerdeydi.

İslâm coğrafyasının dört bir köşesinde o gece milyonlarca Müslüman, darbecilerin ve destekçilerinin şerrinden Türkiye’yi koruması için Allah’a yakarmıştı.

15 Temmuz hain darbe girişimi, FETÖ’nün gerçek yüzünü şüpheye mahal bırakmayacak şekilde deşifre etti.

O güne kadar hükümet ve FETÖ arasındaki sorunun “siyasi kavga” olduğunu zannederek iki tarafın barışmasını ümit edenler, olayın çok daha farklı olduğunu anladılar.

Ülke dışında Türk adını ve insanların Türkiye’ye sevgisini istismar eden ihanet şebekesinin, gerçekte başka ülkelerin çıkarlarına hizmet ettiği tüm çıplaklığıyla ortaya çıktı.

“İslâmi bir cemaat” değil, “silahlı terör örgütü” olduğu tescil edildi.

FETÖ, 15 Temmuz 2016’da tamamen deşifre olmasaydı, birçok Arap gencini ağına düşürecekti.

O tarihi gecede örgütün büyüsü bozuldu.

Bu büyük zaferde, en ufak bir korku ya da tereddüt göstermeden halkı darbe girişimine karşı direnişe davet eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da payı var.

En büyük pay ise elbette kahraman şehitlerimizin.

Ruhları şad olsun.