Bizim tarihimizde kölelik yok. Kölecilikte en önde giden ülkelerden Hollanda, Doğu Hindistan Şirketi adıyla, Madagaskar, Endonezya, Hindistan ve Sri Lankalı köleler çalıştırdı, hem de ne çalıştırmak en ufak bir insanlık belirtisi göstermeden. Hayâsızca, arsızca, buyurgan ve acı veren bir tavırla.
Bazı dönemlerde sömürgelerdeki bir Hollandalıya yaklaşık 200 köle düştüğü görüldü. Özellikleri neydi ki bu Hollandalıların? Onları üstün kılan neydi? Bu hakkı nereden alıyorlardı pervasızca?
17. yüzyılda Avrupa’da Amsterdam köle ticaretinin merkezi haline geldi. Amsterdam limanında kayıtlı köle gemilerinin sayısı 10.000’i aşıyordu. Bu mu medeniyet? Bu mu insan hakları temsilciliği? Bu mu modernlik?
Kuzey Amerika’daki ilk Hollanda kolonisi 1615’te Fort Nassau’da kuruldu. Hollandalılar ilk başta daha kârlı olan kürk ticareti ile uğraştı. 1640’dan itibaren bölgedeHollandalı yerleşimcilerin sayısı arttıkça yerli katliamı da artmaya başladı. Asla insan olmanın bir değeri yoktu onlar için. Kürk insanoğlundan daha değerliydi. İnsan olmak sadece onların tekelindeydi gerisi ise sadece bir araç.
Hollandalı yerleşimciler kendilerine sığınmak isteyen yerleşimcileri katletti. 5-6 yaşındaki çocuklar annelerinin kucaklarından alınarak parçalandı. Bazıları alevlere bazıları ise nehirlere atıldı. Bunu keyifle izlediler, bundan zevk aldılar bunu maharet bildiler.
1740’da Hollandalı koloni askerleri, bugün Jakarta’da bulunan Batavia sahil kentinde 10-12 gün içinde 10 binden fazla yerli Çinliyi katletti. Zira Çinliler onlar için insan değildi. Hayvandan daha aşağı bir varlıktı, kürk kadar değerleri yoktu.
9 Aralık 1947’de Hollanda sömürge birlikleri bugün Java adasında bulunan Rawagede köyünde silahsız 430’dan fazla kişiyi katletti. Bu aslında Hollanda özelinde bütün sömürgeci batının ruh halini, felsefesini, insanoğluna bakışını anlatması için çok ciddi bir gösterge.
Nisan 1992’de Bosna Hersek savaşı başladı. Sırplar Boşnakların elindeki bölgelere yönelik saldırıya geçti. BM Srebrenitsa’yı güvenli bölge ilan etmiş olmasına karşı Hollanda Barış gücü askerinin varlığı katliamı önlemedi. Katil Sırplarla kadeh tokuşturdular, binlerce insanın ölümüne sebebiyet verdikten sonra kafaları çekip danslar ettiler. Hiç de eski değil daha dün oldu bu yaşananlar.
Sırp ordusu 6 Temmuz’da Srebrenitsa’ya girmesiyle iki gün içinde katliam başladı. 5 gün içinde 8 binden fazla Bosnalı Müslüman soykırıma uğradı. Güya Hollanda barış gücü buna engel olacaktı. Ne acıdır engel olmayı bırakın tezgâh kurdular ve ağızlarının salyalarını akıtarak dans ettiler.
Biz Hollanda’dan ne bekliyoruz ki. Güya belediyeler kardeş belediye ilan edilmiş. Katillerle mi kardeş şehir olacağız? Şimdi iptal ediyoruz.
Biz Hollandalılar ile iyi ilişkiler kurmak için gayret etmişiz! Katillerle ve bütün tarihleri canilik, katliam, acı ve utanç ile dolu bir millet ilemi?
Hollanda kraliçesi bizim bir kısım siyasilere devlet nişanları taktılar bunu neden yaptıklarını çok iyi biliyoruz.
Ne yazık ki kabul ettik.
Amaçları bizi bölmek ve parçalamak içindi, sebepsiz değildi.
Zavallı batı, zavallı Hollanda ve zavallı sözde medeni dünya, pisliğinizde boğulun.
Hollandalı yerleşimciler kendilerine sığınmak isteyen yerleşimcileri katletti. 5-6 yaşındaki çocuklar annelerinin kucaklarından alınarak parçalandı…