Düşmanımızı artık açıkça bilmemiz gerekiyor. Bunu söylemekten de çekinme dönemi bitmiştir. Türkiye üzerine kurgulanan senaryonun artık sahibine bakacağız. Bu senaryoların oyuncuları değişik isim ve adla olabilir, ancak senaristi aynı. Bunu bileceğiz. DEAŞ, PKK, PYD, YPG, FETÖ hepsi aynı üst aklın oyuncularıdır. Birbirinden de farkları yoktur. Kim bunlara sempati duyuyorsa, ya kendini düzeltsin, ya da sonucuna hazır olsun. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti asla ve asla çaresiz değildir. Milleti ile birlikte en son terörist temizlenene kadar bu mücadeleyi sürdürecek ve sonunda hak edenlere hak ettikleri dersi verecektir.
15 Temmuz’u kimler planladı? Ne amaçlandı? Ne zaman planlandı?
Bizler bu soruların net cevabını buluncaya kadar bu işin peşini de bırakmayacağız.
Afganistan’ın NATO Karargâhı’nda Türk Ordusu’nun görev aldığını hepimiz biliyoruz değil mi?
Bir dönem (2003-2006) Dışişleri eski Bakanı ve Meclis eski Başkanı Hikmet Çetin de NATO’nun Afganistan Karargâhı’nda sivil üst düzey yöneticilik yaptı.
Bunu neden hatırlatıyorum söyleyeyim. Afganistan’da görev almış bir görevliden aldığım bilgiyi aktaracağım ve bu konuda herkesin düşünmesi, yetkililerin de araştırmasına katkı sunmaya çalışacağım.
15 Temmuz alçak darbe ve işgal kalkışması Afganistan’da CIA ajanları tarafından planlanıp, üst rütbeli havacı Türk komutanı işe dahil etmesiyle başladı. Yani plan bayağı eski ve profesyonelce işlendi. Planın uygulayıcıları FETÖ üyeleri olarak seçildi. Amaçları Türkiye’de darbe yapmak olmadığı da açıkça 15 Temmuz’da ortaya çıktı. Amaç, askerleri, polisleri birbirleri ile çatıştırmak, halkın arasına da karışacak ajanları aracılığı ile iç savaş çıkartmaktı. Yani Türkiye’yi Suriye’ye çevirmekti amaç. Tutmadı, Allah (cc) izin vermedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kararlı ve inançlı duruşu ile halkı sokağa çağırması, halkın da canı pahasına bayraklarıyla devletlerine sahip çıkması ile sonuçsuz kaldı. CIA’in bu sefer planı tutmadı.
15 Temmuz gecesi, Güvercinlikten kalkan helikopterin içinde 2 CIA ajanı vardı. O ajanların verdiği talimatlarla jandarma, emniyet, özel harekât ve meclis bombalanıyor. Ellerinde sadece Türk bayrağı bulunan halka ateş açılıyor. Burada tek amaç var, iç savaş çıkarmak.
İçinde 2 CIA ajanının bulunduğu helikopter Yunanistan’a kaçtı. Helikopterin Yunanistan’a inmesi ile birlikte 2 CIA ajanı orada bekleyen diğer ajan arkadaşları tarafından kaçırıldı. Yani kullandıkları hain asker kılıklı zavallıları orada yem olarak bıraktılar. Şimdi Yunanistan kıvranıyor. Bu hainleri Türkiye’ye teslim ederlerse ve bu kişiler 2 CIA ajanını deşifre ederse, Yunanistan’a Türkiye bu 2 ajanı soracak diye.
Ey Amerika, pisliğe sonuna kadar battın, daha da batacaksın. Çünkü dünyanın sahibi sizler değilsiniz. Türkiye 15 Temmuz’da size dersinizi verdi. Suriye’de ve Türkiye’de desteklediğiniz terör örgütlerinin de sonu geldi. Türkiye ayağa kalktı ve Fırat Kalkanı ile de sizlere insanlık dersi veriyor. Tek olmadığınızı da biliyoruz. Destekçileriniz de deşifre oldu ve kendilerini masum gösterme adına son Reina saldırısından sonra sizlerle birlikte Türkiye’nin yanında olduklarını açıklama yarışına girdiler.
İnsan hakları zırvalarınıza kimse inanmıyor artık. Çünkü sizler tarihe insan katliamcıları olarak geçiyorsunuz. Bu yazıdaki anlatımlarla da sizleri tarihe havale ediyorum.
Şimdi Yunanistan’ın sadece kaçak hainleri değil, 2 CİA ajanını da teslim etmesini istiyoruz. Kaçak helikopterin iniş görüntüleri ve oraya gelen diğer helikopter ile kaçırılan 2 ajanın isimlerini de istiyoruz.
Ayrıca 15 Temmuz Darbeleri Araştırma Komisyonu’nun Hikmet Çetin’i de dinlemelerini öneriyorum. Hikmet Çetin, Afganistan’da görev aldığı dönemde CİA ile nasıl ilişki içinde olduklarını anlatsın.
Ayrıca, 15 Temmuz gecesi İstanbul Büyükada’da çok gizli bir toplantı gerçekleştiriliyordu. 10 yabancı, 6 Türk’ten oluşan toplantı grubunun başkanı ise eski CIA’ci ve Türkiye uzmanı ABD’li Henri Barkey’di. Bunun soruşturması ne durumda millet merak ediyor?
Peki FETÖ elebaşının ABD’de kalmasını sağlayan referansı kim? CIA…
Ben şimdi Türkiye’deki terör saldırılarını ve suikastların sorumlusunun ABD olmadığına nasıl ikna olacağım…