Türk’üm, doğruyum, çalışkanım…

Abone Ol

Mesele vatan, millet, ülkenin bekası olduğunda kaçacak delik ararım. Millet, sokaklarda darbecilere darbe yaparken ben marketlerde bisküvi, çikolata, ekmek; bankamatiklerde para; akaryakıt istasyonlarında benzin, mazot, gaz kuyruğuna girerim.

Vatan, millet için kılımı kıpırdatmam.

Ama olsun; Türk’üm, doğruyum, çalışkanım…

Milletin dinine, diyanetine, inancına, ibadetine düşmanım. Başörtülü görünce tüylerim diken diken olur, sakallı görünce DAEŞ’çi derim; namaz kılana illet, oruç tutana zillet olurum.

Ama olsun; Türk’üm, doğruyum, çalışkanım…

Tüm terör örgütlerine arka çıkarım; PKK’nın arka bahçesi olan partiyle ittifak yapar, ittifak yapanlara destek olurum. Devlet operasyon yaparsa katliam yapılıyor derim; terör örgütleri hendek kazar, molotof atar, emniyet güçlerine saldırırsa “direnişçi arkadaşlar” derim. Ağaç bahanesiyle ülkeyi hallaç pamuğu gibi atıp devlet, millet mallarını gözünü kırpmadan yakıp yıkan, ülkemize milyarlarca dolar zarar verenlere destek verip alınlarından öperim…

Ama olsun; Türk’üm, doğruyum, çalışkanım…

Varlığım, Türk varlığına armağan olsun deyip döviz yükselirken döviz alırım; döviz %30 artarken ben dövizle alakası olmasa da ürünlere %100 zam yaparım. Yine de en büyük vatansever kendimi görürüm; ülkemin, milletimin menfaati için parama kıyamasam da vatana, millete, ümmete kendi menfaatim için hiç çekinmeden kıyarım…

Ama olsun, Türk’üm, doğruyum, çalışkanım…

Ne diyordu Abdurrahim Karakoç:

Başımız ayıkmaz binlerce halttan,

Örf, adet gemimiz delindi alttan,

Analar Muğla’dan, Van’dan, Tokat’tan

Bebek Avrupalı, bez Avrupalı…

Türklük bu mu desem bu diyecekler,

Şampanyayı sorsam su diyecekler,

Bir gün kökümüze “Hu” diyecekler,

Kabuk Avrupalı, öz Avrupalı…