Gündem

Türkiye'nin en karanlık ve kanlı gecesinde yaşananlar

15 Temmuz hain darbe girişiminin üzerinden 8 yıl geçti. Cumhuriyet tarihinin en uzun gecesi sayılabilecek darbe girişimi esnasında ülkenin dört bir yanında örnek bir milli duruş sergilendi. Peki saat saat, o gece neler yaşandı?

Abone Ol

Tarih 15 Temmuz 2016 saat 14.00 sularında Kara Havacılık Komutanlığı'nda görevli bir binbaşı Yenimahalle'deki Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Yerleşkesi'ne giderek darbe girişimi olacağına ilişkin ihbarda bulundu. 

İhbar üzerine MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Genelkurmay Başkanlığı'na geçti. Gerçekleştirilen kritik toplantıda, Kara Havacılık Komutanlığı'ndan 3 helikopterin izinsiz uçuş yapacağı bilgisi alındı. Bilginin araştırılmasına, şüphelilerin gözaltına alınmasına karar verildi. Kışlalardan tank ve zırhlı araçların çıkışı yasaklandı. İkinci bir emre kadar askeri uçuşlar iptal edildi. 

Darbe saatini erkene çektiler
Genelkurmay Karargahı'nda o gece, üniformalı sinsi düşmanlar da olan biteni takip ediyordu. Komuta Kademesi'nin etrafında üst düzey darbeci isimler de vardı. Fidan'ın gelişiyle, darbe planının deşifre olduğu anlaşılınca kritik bir karar verdiler. Darbe saatini gece 03.00'ten erkene çektiler. 

Hakan Fidan ayrıldıktan sonra darbeciler, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'ın odasını bastı. Darbenin başladığını bildirdiler. 

Ancak Hulusi Akar, bu duruma sert tepki gösterdi. Önüne konan darbe bildirisini imzalamadı. Bunun üzerine kemerle boğazı sıkılarak, derdest edildi. Akıncı Üssü'ne götürüldü. Darbeciler, Genelkurmay 2. Başkanı Yaşar Güler'i de aynı şekilde rehin aldı. 

Whatsapp grubundan ölüm talimatı
Saat 21:14'te darbe girişiminin koordine edilmesi için 'Yurtta Sulh' isimli bir whatsapp grubu kuruldu. Gruptaki yazışmalarda sivil vatandaşlara yönelik; "Ezin, yakın, taviz yok" şeklinde vur emri verildi. 

Saatler 21:23'ü gösterdiğinde bir grup darbeci asker Kuleli Askeri Lisesi'nden çıkış yaptı. 

Darbeci askerler 21:52'de köprüye ulaştı. Askeri araçlarla, Avrupa Yakası'na geçiş güzergahını trafiğe kapattılar.

Başbakan'dan ilk açıklama
Herkes neler olduğunu sorguluyordu. İlk yanıt, canlı yayına bağlanan Başbakan Binali Yıldırım'dan geldi.

Doğrusu bir kalkışma ihtimali üzerinde duruyoruz. Belliki emir komuta zinciri olmadan, askerin içerisindeki bazı kişilerin kanunsuz bir eylemi söz konusu. Vatandaşlarım ve milletim bilsin ki, demokrasiye herhangi bir zarar getirecek hiçbir faaliyete izin verilmeyecek.

O dakikalarda İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne gelen telefonda, sıkıyönetim ilan edildiği, dönemin emniyet müdürü Mustafa Çalışkan ve ekibinin teslim olması istendi.

Ankara'da alçak uçuş
Saatler 22.00'yi gösterdiğinde ise Ankara'da savaş uçakları alçak uçuşa başladı. Darbecilerin hedefindeki en önemli yerlerin başında Milli İstihbarat Teşkilatı geliyordu. FETÖ'cü pilotlar helikopterlerle Ankara Yenimahalle'deki MİT yerleşkesini taramaya başladılar.

İstanbul Atatürk Havalimanı da hareketliydi. Bir grup darbeci, tanklarla havalimanına gelerek Kontrol Kulesi'ni işgal etti. Uçuş trafiğini durdurdu.

Saatler 23.00'ü gösterdiğinde bu kez hedef İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı binasıydı. İBB binasını basan darbeciler kendilerine direnen sivil halkın üzerine ateş açtı. 14 kişi darbecilerin silahından çıkan kurşunlarla şehit düştü.

TRT'ye baskın
Darbecilerin işgal ettiği bir başka kritik kurum ise TRT'ydi. 16 Temmuz'un ilk dakikalarında korsan bildiri okutuldu.  Bunun üzerine TÜRKSAT üzerinden TRT'nin yayın akışı durduruldu.

Aynı dakikalarda Marmaris'te tatilde bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Atatürk Havalimanı'na doğru hareket etti. Cumhurbaşkanı ayrıldıktan kısa bir süre sonra, darbecileri taşıyan helikopterler Marmaris'teki oteli bastı. Çıkan çatışmada, Cumhurbaşkanı'nın koruması özel harekat polislerinden bazıları şehit oldu. 

Uçaklar bomba yağdırdı
Bir süre sonra, onlarca kişiye ölüm yağdıran uçaklar darbenin merkezlerinden olan Akıncı Üssü'nden havalandı. Sırasıyla, TBMM, Gölbaşı Polis Özel Harekat Daire Başkanlığı, Ankara Emniyeti ve TÜRKSAT'ı bombaladılar. Onlarca sivil vatandaş ve özel harekat polisi şehit düştü.

Darbecilerin hedefindeki bir diğer isim Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal'dı. Ünal dahil 17 general, Moda Deniz Kulübü'ndeki bir nikahtayken derdest edildi.

Cumhurbaşkanı, darbecilere meydan okudu
Gecenin dönüm noktası ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bir televizyon programına telefonla bağlanması oldu. 

Milletimizi illerimizin meydanlarına davet ediyorum. Havalimanlarına davet ediyorum ve milletçe meydanlarda havalimanlarında toplanalım ve bunların o azınlık grubu tanklarıyla toplarıyla gelsinler, ne yapacaklarsa halka orada yapsınlar, halkın gücünün üstünde bir güç ben tanımadım bugüne kadar.
Bu çağrı yüz binlerce kişinin caddelere, meydanlara akın ederek darbecilere karşı direnişini tetikledi. O direnişin en büyük sembollerinden biri köprülerde sergilendi. Darbeciler Boğaz Köprüsü'ne gelen sivillerin üzerine uzun namlulu silahlarla ateş açıyordu. 

Camilerden sala'lar yükseldi
Diyanet İşleri Başkanlığı Türkiye'nin tüm camilerinde sala'lar okunması için talimat verdi.

Gazi Meclis darbecilere karşı dik durdu. Ankara'daki milletvekilleri Meclis'e koştu. Genel Kurul salonu açıldı. Bu direnişi takip eden darbeci alçaklar Meclis'i bombaladı. 

Ömer Halisdemir, darbe planının seyrini değiştirdi
En çarpıcı anlardan biri ise Özel Kuvvetler Komutanlığı Karargahı'nda yaşanıyordu. Darbenin Özel Kuvvetler Komutanı olarak seçilen Semih Terzi, 02:16'da Şırnak Silopi'den Karargah'ı ele geçirmeye geldi.  Ancak astsubay Ömer Halisdemir Terzi'yi vurarak darbe planının seyrini değiştirdi.

Cumhurbaşkanı'nın Marmaris'ten ayrıldığını öğrenen darbeciler harekete geçti. Bomba yüklü F-16'lar, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bulunduğu uçağı vurmak için havalandı. 

Akıncı Üssü'nde sivillere ateş açıldı
Millet, darbecilerin uçakları havalandırmasını önlemek için Akıncı üssünün etrafında toplandı. Üs çevresinde toplanan kalabalığa ateş açıldı, 5 kişi şehit düştü.

Başbakan Binali Yıldırım, tüm askeri uçakların inmesi, inmeyenlerin de düşürülmesi talimatını verdi.
Bu arada cuntanın uçakları, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı taşıyan ATA Uçağını arıyordu. Cuntanın F-16'ları ATA uçağının rotasını ve bulunduğu noktayı tespit edemedi. Saatler 03:20'yi gösterdiğinde Cumhurbaşkanı İstanbul Atatürk Havalimanı'na güvenli bir şekilde iniş yaptı. 1 saat sonra basın mensuplarının karşısına çıktı.

Milletin üzerinde hiçbir güç yoktur. Bu bir ayaklanma, vatana ihanet hareketidir. Bunun bedelini çok ağır ödeyecekler.
O esnada bir askeri helikopter ve alçak uçuş yapan F-16 savaş uçağı tarafından taciz yapıldı.

Sabahın ilerleyen saatlerine doğru darbeciler, psikolojik üstünlüğü iyice kaybetmeye başladı. Ancak hala tehlike tam olarak atlatılabilmiş değildi. Sabah 06.30 sularında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne bomba atıldı. İstanbul Boğazı'nda bir TOMA, tank atışıyla vuruldu. 

Darbeci hainler, milletin ordusuna ait tankla tüfekle saldırdı. Ancak millet, Türkiye'nin 81 ilinde demokrasiyi korumak için meydanlardaydı. Kışlaların önü, tankların çıkışını engellemek için belediye kamyonlarıyla kapatıldı. Eskişehir'den kalkan dost uçaklar, Akıncı Üssü'ndeki pistleri vurdu. 

Darbeciler kaybetti, millet kazandı
Sabah 08.30 sularında Jandarma Genel Komutanlığı darbecilerden temizlendi. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ve derdest edilen üst düzey komutanlar kurtarıldı. 

MİT yaptığı açıklamada; "Sistematik operasyon bitti, nokta operasyonuna geçtik, 1-2 saate tamamlanır" dedi. Darbenin planlayıcısı ve uygulayıcısı olan sivil ve askerlerin çoğu yakalanarak gözaltına alındı.