Türkiye’de medya -2

Abone Ol

Medyamızın şekil şartının yanı sıra içerik şartlarındakikangren olmaya doğru giden kronik yaralara değinmeden kayıpları direkt olarakşekle bağlamak doğru değildir. Yani mecranın dijital mi, geleneksel mi olduğunabakmadan sunulan içeriğin ahlak kurallarına ne kadar sadık kaldığı meselesinebakmalıyız.

Kaynakgösterme ahlakı

Yazının ilk bölümünde bahsettiğim güvenilir ve nitelikliiçerik üretiminden uzaklaşıldığı ölçüde kan kaybetmektedir ve kaybedecektir.

Gazeteler ya da internet siteleri ya da televizyonkanalları, ajans aboneliği sözleşmesini imzalamakla tüm üretimi sadece kendiüretimi olarak görmekte ve haberin altına ajans haberi olduğunu belirtir birifade koymaktan imtina etmektedirler.

Ya da bir internet sitesi gazetelerin haberlerini alıpsadece birkaç cümle ekleyerek ya da başlığını değiştirerek bazen ona bile gerekduymadan verebilmektedir.

Bu durum aynı zamanda editör imzası ve iktibas göstergesibakımından da geçerlidir.

Oysaki haberi yapan editör o haberi yapabilmek için nekadar badire atlatmış o bilgileri alabilmek için tabiri  caiz ise kaçtakla atmıştır ne kadar emek sarf etmiştir.

Evet kaynak gösterme ahlakından bahsediyorum. Örneğin BBCya da Sputnik bir haberi başka bir kaynaktan almış ise haberi aldığı yerin linkbilgisine kadar paylaşırken bizim medyamız bu ahlaktan yoksun bir vaziyettedir.

Bu durumun ortaya koyduğu sonuç sadece haberin buşekilde  alınması değildir. Yeni üretimlere ve özgün içeriğe verilen emeğiazalmakta hatta haber yapma şevkini öldürmektedir.

Araştırmacı gazetecilik denilen, bir konuyu enine boyunatüm muhataplarına zorlu yollardan geçerek ulaşılarak haber yapma tarzınostaljik nitelik kazanmış durumdadır.

Böyle böyle kırılan haber yapma şevki, muhabiri oturduğuyerden ve emeksiz haber yapma kolaylığına götürüyor. Gelinen bu nokta aslındabir sonuç değil daha büyük problemlerin başlangıcını oluşturuyordu.

Yalanhabercilik

Yalan habercilik denen bir illetin medyanın atardamarlarına öldürücü bir virüs olarak girmesine yol açıyordu. Bu yola çıkmışbir muhabir hak hukuk tanımazlığın, kalem satıcılığın, tetikçiliğin ve medyaüzerinden operasyonların kapısını da aralamaktadır.

Bu döngü okuyucuda güveni bitiren bir diğer etmen olarakönümüzde durmaktadır. Güven kaybı dolayısıyla tiraj kaybına, okuyucu kaybına,seyirci kaybına, tıklama kaybına neden olmaktadır.