Kış ayının yavaş yavaş kendini hissettirmeye başladığı, ülkemizin birçok şehrinde kar yağışının yoğunlaştığı, yeni bir senenin başladığı şu günlerde ülkemiz turizminde önemli bir yere sahip olan kış turizmine değinmenin gerekli ve önemli olduğunu düşünüyorum.
Türkiye bulunduğu jeopolitik konumdan ötürü daha önceki yıllarda dört mevsimin tamamen yaşandığı fakat küresel ısınma vesilesiyle son yıllarda mevsim geçişlerinin biraz daha karıştığı bir ülke konumundadır.
Turizmde ülkelerin jeopolitik konumları oldukça büyük önem arz ettiği için ülkemiz bu anlamda rakiplerine oranla daha kısmetli durumdadır.
Örneğin ülkemizin kış turizm alanı Yunanistan’dan çok daha büyüktür. Bu avantajı iyi kullanmak gelirimizi de artırıcı bir özelliktir.
Bunun yanında yapılması gereken bir dizi öneriyi şöyle sıralamakta mümkün gözükmektedir;
Yirmi civarında kış turizm merkezine sahip ülkemizin iyi bir destinasyon yönetimiyle bu merkezlerin sayısını artırma olasılığı oldukça yüksektir.
Birbirine yakın merkezlerin bir koridor haline dönüştürülmesi buraya gelecek olan yerli ve yabancı turistlerin daha rahat hareket etmelerine olanak sağlayacaktır.
Öyle ki Bursa (Uludağ)-Kocaeli (Kartepe)-Bolu (Kartalkaya) Kış Turizm Koridoru iyi bir şekilde organize edildiğinde gelen turist yedi günlük bir programın 3 gününü Uludağ’da, 2 gününü Kartepe’de ve kalan 2 gününü ise Kartalkaya’da kayarak geçirebilir.
Özellikle yabancı turist için merkezlerin birbirine yakınlığı az zamanda daha fazla pistte spor yapabilmek anlamında çok ama çok önemli bir ayrıntıdır.
Kış spor dallarıyla ilgili farklı projelerin hayata geçirilmesi ülkemiz kış sporları merkezlerinin daha fazla tercih edilmesine sebep olacaktır.
Uluslararası kış spor müsabakalarının yanında ülke içerisindeki farklı organizasyonlara da ev sahipliği yapmak kış turizmini etkileyen diğer etkenler olarak sıralanabilmektedir.
Diğer ülkelerin pazarda hızlı hareket etmek istemesiyle ortaya çıkan pazar sıkışıklığını aşabilmek için gerek tesisleşme gerekse de verilecek hizmet kalitesini artırmak yönündeki girişimlerin hızla artırılması gerekmektedir.
İklimlerde yaşanılan değişimler kış turizmi için en büyük tehditlerden birisidir.
Bu yüzden değişimlerin daha az yaşanabileceği bölgeler tesis yapımında tercih edilmelidir.
Veya mevcut tesislerin bulunduğu bölgelerde iklim değişikliği fazla yaşanıyorsa da yapay kar üretim tesisleri hayata geçirilmelidir.
Yurtdışından gelecek olan turist için ülkelerinde yapılan Türkiye nin güvenli olmadığı ile ilgili haberlerin doğru olmadığı karşı reklam kampanyalarıyla her fırsatta dile getirilmeli ve ciddi bir lobi faaliyeti sürdürülmelidir.
Yerli turistin kış turizmine ilgisinin fazla olduğu ülkemizde planlama ve programlamaların birçoğu bu kitleye uygun yapılmalıdır.
Her bütçe tipine uygun imkânlar üzerinde çalışılarak kış spor dallarından herhangi birisini yapmak isteyen insanımıza rahat bir şekilde istediğini yerine getirebilme fırsatı tanınmalıdır.
Bunların yanında anaokulu çağlarından itibaren çocuklar için kış spor dallarıyla ilgili eğitimler düzenlenmeli ve uluslararası arenada isimleri duyulacak sporcuların yetiştirilmesine ön ayak olunmalıdır.
Dünyaca meşhur bir kayakçı yetiştirebilmek bile ülkemizin kış turizmine müthiş derecede bir etki ortaya koyacaktır.