Gündem

Türkiye’de hayvanlar neden sokakta?

Son günlerde sokak hayvanlarının çeşitli sosyal mecralarda ortaya çıkan saldırı görüntüleriyle birlikte, sokak havanları meselesi “uyutma” söylemleriyle yeni bir boyut kazandı! Diriliş Postası Gazetesi olarak Türkiye’de evde olması gereken hayvanların sokaklarda bulunmasının nedeni konusunda güncel rakamlarla hayvan bakım maliyetlerini çıkararak, Veteriner Hekimlerle de veterinerlik hizmetleri konusunu konuştuk.

Abone Ol

Tuğçe Huy - Diriliş Postası 

Hayvan hastanesi uygulama merkezinde evcil hayvanlarını tedavi ettirmeye gelen vatandaşlarla yaptığımız görüşmelerde ise ana gündem konusu bakım masraflarının ağırlığı oldu.

İlk etapta Veteriner Hekim Alperen Maral, bilgisizlik ve ihmalkarlığın hayvan sağlığını olumsuz yönde etkilediği konusunda değerlendirmelerde bulundu.

BİLGİSİZLİK VE İHMALKARLIK, HAYVAN SAĞLIĞINI TEHDİT EDİYOR

Veteriner Hekim Alperen Maral, hayvan bakım ve tedavi ücretlerinin yüksek olmadığına, ancak aşı yaptırmayan hayvan sahiplerinin daha yüksek tedavi maliyetleriyle karşı karşıya kaldığına dikkat çekti. Maral, "Aşının hasta sahibine maliyeti örneğin 1x iken, hayvan hasta olduktan sonra tedavi maliyeti aşıya nazaran çok daha yüksek oluyor. Vatandaşımız bu konuda bilinçsiz ya da durumu yakından takip etmediği için hayvanlar hastalıklara maruz kalıyor," dedi.

1 KİLO MAMA 1 KİLO KIYMAYA EŞ!

Maral, sokağa bırakılan hayvan sayısındaki artış nedenlerinden birinin de insanların çocuklarına, eşine dostuna karne veya doğum günü hediyesi olarak köpek aldığını, ancak hayvanların bakım maliyetlerinin fazla gelmesi üzerine sokağa atıldığını belirtti. Maral, "Hayvanların neticede yediği bir yem var ve bunlar yurtdışından ithal edildiği için rakamlar bizim gelir seviyemize göre yüksek kaçıyor. Ekmeğin 10-12 lira olduğunu düşünürsek, 1 kilo mama yaklaşık 750 gram kıymaya eş değer. Ve hayvan bunu her ay yiyecek. Bir yandan da aşıları var ki bu toplumun gelir seviyesiyle de alakalı bir durum," ifadelerini kullandı.

IRKA GÖRE DEĞİL YAŞ GRUPLARINA GÖRE

Cinsler arasında mama ayrımının olup olmadığı sorusuna ise konuyu kaliteli-ucuz mama kullanımı üzerinden anlatan Maral, "Petshop veya yerli üretim mamalar fiyat anlamında uyguna kaçtığı için hayvanlarda tüy dökümü, alerji gibi problemlere yol açıyor. İçerisindeki proteinleri iyi hidrolize edemiyorlar ve bu tarz sorunlara yol açtığı için ithal mama kullanması lazım. Doğal olarak yurt dışından getirilen mama da bizim gelir seviyemize göre yüksek" olduğunu bildirdi. Maral ayrıca, hayvan mamalarının ırklara göre değil, yaş gruplarına göre ayrılması gerektiğini vurgulayarak: "Bir hayvanın yavruyken alması gereken protein oranı yüzde 28-32 oranındayken, yetişkin hayvanların alması gereken protein oranları yüzde 24-26 seviyelerinde. Sadece paketinin üzerine o ırkın fotoğrafını yapıştırıp albenisini artırmaya yönelik bir yöntem" diye konuştu.

"ZARURİ İHTİYAÇLARI BULUNDURUYORUZ"

Muayenenin yanı sıra kliniklerde yan ürünlerin bulunmasının nedenlerine de açıklayan Maral, kliniklerde genellikle hayvanlar için gerekli olan mama, su, taşıma kabı gibi malzemelerin bulunduğunu belirterek, konuyu bir örnek üzerinden şöyle açıkladı:

"Örneğin yolda vatandaş sokak kedisi buluyor ve sahiplenmek istiyor. Petshotan ayrı malzemeler almak, sonra kliniğe götürüp iç-dış parazit ve aşısını yaptırmak gerekiyor. Bu nedenle kliniklerde en azından zaruri ihtiyaç gerektiren şeyleri bulunduruyoruz"

“Ekonomik sıkıntılar sorunu derinleştiriyor”

İsmini vermek istemeyen bir Veteriner Hekim ise 10 yıllık meslek hayatı boyunca hayvanların sokağa bırakılmasındaki en büyük etkenin kontrolsüz üremek ve insanlardaki cins takıntısının yarattığı sıkıntılar olduğunu söyledi.

Evde olması gereken hayvanların sokakta bulunmasındaki en büyük etkenleri sıralayan Veteriner Hekim, ekonomik sıkıntılarında sorunu derinleştirdiğini iyi mama almaktansa kötü mama almaya başlayan insanlar hastalanan hayvanların maliyetini gördükçe sokağa atmaya başladıklarını bildirdi.

"Çünkü atmak daha kolay" diyen uzman, "Veteriner ücretleri fazla geliyor, zira dişi bir kediyi kısırlaştırma 5 bin lira, erkek kedi 4 bin lira, köpekler için de 6 bin liradan başlıyor. Bunlar çoğu ilin fiyatı ki İstanbul fiyatı çok çok üzerinde. Yani aylık 17 bin lira maaş alan biri bir kereye mahsusta olsa 5 bin lira kısırlaştırmaya veremez, çünkü zorlayacaktır. Yani her zaman ekonomik sıkıntılar da var ancak şuanda insanlarda geçim problemi olduğu için sokağa atıyor." dedi.

“HAYVANLAR EN ÇOK PANDEMİDEN SONRA SOKAĞA ATILDI”

Sokak hayvanlarının kaderi konusunda pandemi dönemine de dikkat çeken uzman, hayvanlar sayesinde dışarı çıkma izninin olduğunu, belirterek bu durumun mevcut sisteme olan etkilerini şöyle anlattı:

"Pandemi döneminde çok iyiydi çünkü hayvanlarını gezdirebiliyorlardı. O nedenle hayvan almaya başladılar. Çünkü dışarı çıkma izni vardı. Veterinere gidebiliyorlardı. İnsanlar, hayvanlarını veterinere bırakıp, kahve alıp sonra da veterinerde keyif yapıyorlardı. Ben bunları da yaşadım. Pandemi döneminde hiç sahiplendirilemeyecek hayvanları bile sahiplendirdik, bu hayvanlar pandemiden sonra hastalanmaya başladı, bakım malzemeleri fazla olmaya başladı, kısırlaştırılmayan hayvanlar doğurdu, bu doğan yavrular da sokağa atıldı. Çünkü sizin şuanda kısırlaştırma gibi bir zorunluluğunuz yok. Evde istenildiği gibi kedi üretilebilir." 

“MAMA VERDİK YETER!”

İnsanların hayvan bakımı konusunda bilinçsiz olduğunu belirten uzman, "Ne yazık ki insanların hayvan bakmaktan anladıkları sadece 'bakmak'" diyerek tedavi ettirmenin beslemenin ya da bir şeyler öğrenmenin ne olduğunu bilmedikleri vurgulayarak insanların bu konuya hassasiyet göstermeleri gerektiğini bildirdi. İnsanların hayvan besleme konusunda "Mama verdik yeter!" mantığı güdüldüğünü ancak hangi mamanın verildiğini, ne kadar verildiğini ve doyurucu olup olmadığına dikkat edilmediğini ifade etti.

Bilinçsizlik konusunda kendi kliniğinde yaşadığı olayı anlatan uzman, bir hayvan sahibinin, "Bu hayvanın bana ne faydası var ki ben buna bu kadar para harcıyorum?" sözlerini aktardı.

Sokak hayvanlarındaki yaşanan artışı temelde 3 nedene bağlayan Veteriner Hekim, şöyle açıkladı:

1-     Bilinçsiz sahiplenme

2-     Evde üretim

3-     Ekonomik nedenler

Bir hayvan sahibinin evde üretim yapmasının önünde hiç bir engelin bulunmadığının altını çizen Uzman,

"Hayvan üretmeye ve ülkeye kontrolsüz hayvan sokmaya devam edildikçe bu sıkıntılar olmaya devam edecek" diye konuştu.

"HASTALIK YOKTUR HASTA VARDIR"

Irksal nedenlerden dolayı değişen mama fiyatlarına ilişkin konuşan uzman, bu durumun klinik ve petshoplardan ziyade mama firmalarının yaptığını ancak burada bazı cinslere göre ise özel bir ihtiyaç olduğunu belirtti.

Bazı ırklarda spesifik hastalıkların olduğunu belirten uzman, konuyu İran kedisi üzerinden örneklendirdi.

Uzman, "İran kedilerinin böbrek yetmezliği vardır. Cavalier ırkına mensup köpeklerin kalp problemleri vardır. Buna yatkın olarak ekstra takviyeler bulunur. Bundan dolayı ırksal mamalar bir tık faydalı olabilir. Ama net onu yesin demiyoruz, çünkü bizim için hastalık yoktur hasta vardır." ifadelerini kullansa da örneğin İran kedilerinin yüzlerce yıldır devam eden soyunun mama öncesinde ne tür yiyeceklerle beslendiği merak konusu oldu.

“BİLİNÇSİZLİK VAR!”

Bu konuda daha çok ihtiyaç olarak görüyoruz. Çünkü bilinçsizlik var. Gidip başka bir yerden yanlık ürünü alacağına bizde hiç yoktan doğrusunu alabilir. En basitinden "tarak" alıyorsunuz ama yanlış tarak alırsanız tüyleri toplamadığı için tüy dökülüyor ve bu seferde tüy problemleri çıkıyor. Bu seferde diyor "ben istemiyorum evimde" halbuki doğru tarağı kullansa daha az tüy dökecek ya da vitamin takviyesi kullanacak. Bundan olabilir mesela kötü yaş mama kullanmaması gerekir, doğru tasma tercihi olabilir. O nedenle veterinerlerde en azından bunların olması gerektiğini düşünüyorum.,

Evcil hayvan sahiplerine sorduk!

Türkiye'de evcil hayvana bakma ve besleme oranının neden bu kadar düşük olduğuna dair soru yönelttiğimiz evcil hayvan sahipleri sorunun; ekonomik sıkıntılar, bilinçsizlik ve önyargılı bakmadan ileri geldiğini savunarak gazetemize açıklamalarda bulundular:

HATİCE ERKAN: 5 EV 20 SOKAK KEDİSİ İÇİN AYDA 4 BİN LİRA

10 senedir evcil hayvan beslediğini belirten Hatice Erkan, evcil hayvan bakım masrafları konusunda, fiyatların her geçen gün arttığını belirterek, kendi hayvanlarına ilişkin şöyle konuştu:

"Biz kedi besliyoruz ve evde oldukları için aşılarını yaptırıyoruz ki sokakta baktığımız hayvanlar gibi olmuyor. Mesela özel veterinerlere götürüyorsunuz, hasta olduğunda daha çabuk müdahale edebiliyorsunuz, kliniğe gittiğinizde ise ki özel klinikler çok pahalı artık! Her zamanda araba olmayabilir şuan İstanbul Üniversitesi'nin uygulama hayvan hastanesindeyiz ve burası evime uzak olduğu için buraya gelemeyebilirim."

Evinde 5 kedi baktıklarını söyleyen Erkan, sadece mama için 5 kedinin yanında sokakta 20 kediye baktıklarını ve bunların toplamında sağlık sorunu çıkmazsa ayda 4 bin lira harcadıklarını belirtti. Erkan, "Birde bu fiyata sokakta baktığımız 20 kedinin mama ücreti de dahil. Ancak tek bir kedi için ayda 500 ila 600 lira arasında bir harcama yapılır. Ama biz birden fazla kediye bakıyoruz. Birde mama farkı da oluyor biz çeşit çeşit mama veriyoruz. Kuru ve yaş mamasını ayrı alıyoruz. Kediler sokakta da olsa iyi mama vermeye çalışıyoruz. Mamadan mamaya değişiklik gösteriyor bunu siz kendi bütçenize göre ayarlıyoruz ama bazı mamalar hakikaten çok kötü, vermesiniz daha iyi!" ifadelerini kullandı.

SEMA HANIM: UCUZ MAMA CİNS KEDİLERDE SIKINTI YARATIYOR

Bir yıldır kedi beslediğini belirten Sema hanım, bundan öncede kuş beslediğini söyledi. Evcil hayvanların bakım masrafları konusunda fiyatların fazla olduğunu düşündüğün belirten Sema hanım, 1 ayda 1 kedi ve bir kuş için 500'e yakın bir para harcadığını belirtti. Mama fiyatlarının pahalı olduğunu söyleyen .. Hanım, ucuz olanlarının ise cins kedilerde sıkıntı yarattığının altını çizerek kaliteli mamalarında fiyat olarak pahalıya kaçtığını ifade etti.

Türkiye'de evcil hayvan oranının düşük olmasını ekonomik nedenlere bağlayan Sema hanım, bunu da bakımını üstlendiği kedinin üşüttüğünü ve bunun için de 10 dakika içinde 3 bin lira para verdiğini bundan dolayı ekonomik nedenlerin çok etkili olduğunu söyledi.

ELİF HANIM: HASTANE MASRAFLARI DAHİL AYDA BİN İLA BİN 500 LİRA

Yine bir yıldır evinde kedi beslediğini belirten Elif hanım, evcil hayvanı için yaptığı bakım masraflarına ilişkin pahalı olduğunu ancak hayvanı artık kendi çocuğunuz gibi olmaya başladığı için değdiğini belirtti. Kedisi için ayda hastane masraflarını da içine katarak ayda 1000 ila 1500 lira harcadığını belirten Elif hanım, hayvanının gece doğum yaptığını ve gittiği veterinerin kendisini hayvan hastanesine yönlendirdiğni belirtti. 

BELMA HANIM: VERGİLER ZORLUYOR ARTIK BAKAMIYORUM!

Yaklaşık 12 yıldır kedi baktığını belirten Belma hanım, evcil hayvanının bakım masrafları konusunda yıllara göre artışın çok fazla yaşandığını, özellikle KDV ve ÖTV ile vergilerin zorlamaya başladığını belirtti. Önceden bakım masrafları konusunda bu kadar zorlanmadığını belirten Belma hanım hem evde hem de dışarda kedilere artık eskisi gibi bakamadığını söyledi. Hayvanın hasta olduğunu ve tedavi için parasının yetmediği zamanlarda kredi çektiğini söyleyen Belma hanım 1 ayda bir evcil hayvan için yapılan harcamanın bakımına ve yemine göre değiştiğinin altını çizerek şu örneği verdi:

"Kaliteli bir mama almak istiyorsanız kilosu 1000 liraya geliyor. Ancak şuanda ilaçlı mama kullandığımı düşünürsek 20 günde 3 kilo mamaya 3-4 bin lira veriyorum"

Türkiye'de evcil hayvan besleme oranının düşün olmasını 3 neden bağlayan Belma hanım; 

1-     Çoğu insan hayvan sevmiyor

2-     Birçoğu da hayvanların onlara hastalık bulaştıracağını sanıyor

3-     Çoğu sorumluluk alma istemiyor

LEYLA KIMIL: KÖPEĞİMİN AMELİYAT MASRAFINA 45 BİN LİRA VERDİM

Hayvan hastanesine evcil hayvanını ameliyat ettirmek için getiren evcil köpek sahibi Leyla Kımıl ise şöyle konuştu:

"Evcil hayvanlar bizim iyi bir dost ve arkadaşımız. Fakat ülkemizde maalesef evcil hayvanlara yeteri kadar anlayış olmadığı için mama olsun, bakım olsun çok fiyatlı ve maliyetli olduğu için insanlar çekiniyorlar. Özellikle ben operasyon yaptırdım ve fakültede yaptırmama rağmen ortalama 44-45 bin lira ameliyat ve genel bütün bakımları için bugünün şartıyla 70 bin lirayı buldu. Bu çok ciddi bir rakam, özellik 10 bin lira emekli maaşı olan bir kişi için. Bu nedenle Türkiye'de insanlar evcil hayvan sahibi olmak konusunda gerçekten 2 kere düşünüyor."

YENİ SAHİPLENİLEN BİR KEDİ İÇİN İLK AY NE KADAR HARCANIR?

Türkiye'de bir kişinin evcil hayvan bakmaya karar verdikten sonra 2024 rakamlarına göre bir petshop mağazasından yeni sahiplenilen bir kedi için en ucuz ürünleri dikkate alarak neler alındığı ve ne kadar harcandığını sizler için kalem kalem çıkardık.

Cins kedi besleniyorsa burada kaliteli mama alınması gerek! Bunun da yarım kilosu 130 lira, konserve veya “Panç” olarak almak isterseniz 25 lira verilmesi gerekir. Ancak ucuz mama almak istenirse 1 kilosu yaklaşık 85 lira. Ayrıca ödül maması da buluyor, küçük bir paketin tanesi 12 lira.

·        Tuvalet Kumu en ucuzu 5 L için 70 lira, bunun için bir de tuvalet kabının alınması gerekir burada da müşterinin alım gücüne göre en ucuzu 140 lira

·        Taşıma sırt çantası 400 lira,

·        Yemek kabında ise bir mama bir su kabı için 30'ar liradan 60 lira.

·        Kedi yatağı 170 lira,

·        Kedi taşıma kabı 140 lira.

MALZEMELERİN TOPLAM FİYATI

Evcil bir kedi sahiplenildiğinde ilk olarak ital mama yarım kilo 130, yerli mama 1 kilo 85 lira, yemek vu su kabı 60 lira, tuvalet kumu 5 L 70 lira, tuvalet kabı 140 lira, taşıma çantası 140 lira ve son olarak kedi yatağı 170 lira.

Toplamda bir evcil sahiplendikten sonra ilk ay için çıkan toplam masraf:

·        Bir kilo ithal mama ile 925 lira

·        Bir kilo yerli mama ile 750 lira

Muayene ücretleri cep yakıyor!

İstanbul'da veterinerlik hizmetlerinde ücretler, hayvan sahiplerinin bütçesini zorluyor. Özel veteriner kliniklerinde genel muayene 1000 liraları bulurken İstanbul genelinde muayene ücreti kedi ve köpeklerde 870 TL'ye ulaşıyor. Ayrıca egzotik ve kanatlı hayvanlar için bu rakam 490 TL olarak belirleniyor.

Tedavi sonrası kontrol muayenesi de cebi yakıyor: Kedi ve köpeklerde 380 TL olan kontrol ücreti, egzotik ve kanatlı hayvanlarda 220 TL olarak uygulanıyor.  Acil durumlarda ise kedi ve köpekler için 1000 TL talep edilirken, çalışma saatleri dışında yapılan muayenelerde ücret 1400 TL'ye çıkıyor. 

Eğer hayvanı Dr. Veteriner Hekim muayene edecekse, ücret 1500 TL'ye kadar yükseliyor.  Klinik dışı muayene için kilometre başına 170 TL ödeme yapılması gerekiyor. Evde muayene ise 1400 TL'ye mal oluyor ve bu ücrete doktorun gidiş ücreti de ekleniyor.

Kennelde muayene ise tam bir külfet: Veteriner hekimin harcadığı zaman, yolculuk ve ek hizmetler için 1500 TL ödeniyor. Muayene sonrasında yapılacak yazışma ve rapor düzenleme için de 560 TL ücret talep ediliyor.

Hayvan sahipleri, bu yüksek ücretlere karşılık kaliteli hizmet alabilmek için mücadele ederken, veterinerlik hizmetlerinin daha ulaşılabilir olması için alternatif çözümler aranıyor.

Hayvanlarda sağlık ve ilaç maliyetleri

KÖPEK VE KEDİLERDE KISIRLAŞTIRMA:

İstanbul Veteriner Hekimler Odası'nın 2024 yılı için yayınlanan ücret tarifesinde yer alan özel klinikler için kısırlaştırma maliyetini derledik. Buna göre kediler için kısırlaştırma 5 bin lira civarında olurken, köpeklerde ise kilosuna göre 6 ila 9 bin lira arasında değişim gösteriyorken, yaş oranına göre ilave 1000 lira daha ücret talep edilebilmekte.

AŞILAMA VE ANTİPARAZİTER UYGULAMALAR

1.      Kuduz aşısı - kedi ve köpeklerde 710 lira

2.      Köpek karma aşısı - 900 lira

3.      Corona Virüs açısı - köpeklerde 900 lira

4.      Mantar aşısı - köpeklerde 900 lira

5.      Kedi Karma Aşısı - 900 lira

6.      Kedi Lösemi Virüs aşısı - 900 lira

7.      İçirme ve tablet ücreti - kedi ve köpeklerde 240 lira

8.      Parazit ilacı enjeksiyonları - 10 kg'a kadar kedi ve köpeklerde 490 lira

9.      Sprey veya Dökme İlaç ile Dış Antiparaziter İlaçlama - kedilerde 290 lira iken bu ücret köpeklerde 390 lira

10.   İlaçlı Banyo uygulaması - kedilerde 650 köpeklerde ise 990 lira

EN ÇOK KULLANILAN TEDAVİ YÖNTEMLERİNİN MALİYETLERİ:

1. Enjeksiyon Uygulaması kedi ve köpeklerde uygulamanın türüne göre 290 liradan başlayıp, 1200 liraya kadar çıkabilmekte

2. Serum Uygulama, yine damar için verilen ek ilaçlar hariç kedi ve köpeklerde 650 liradan işlem görüyor.

3. Kan transferi, (Bir hayvandan diğer hayvana aktarma) 4 bin 400 lira ile hem kediler de hem köpeklerde aynı ücret tarifesi uygulanıyor.

4. Kan Alımı, kedi ve köpekler için 490 lira,

5. Kan damarlarını açma işlemi, 390 lira,

6. Pansuman Uygulama, yine kedi ve köpeklerde 390 lira ile aynı ücret tarifesi uygulanıyor.

7. İdrar Sondası Uygulaması ise kedi ve köpeklerde 990 lira olurken erkek kedi ve köpeklerde ise 880 lira olarak belirlenmiş durumda.

8. Yara Tedavisi, hem kedilerde hem de köpeklerde de yapılan işleme göre değişmekte olup basit pansuman tedavisinde ücret tarifesi 390 lira olurken komplike uygulamalarda bu fiyat 1100 liraya kadar çıkabiliyor.

10. Oksijen tedavisi, hem kedi hem de köpeklerde yarım saatlik süre için 780 lira talep edilmekte

11. Ötenazi, uygulaması ise özel kliniklerde kediler için 2 bin köpekler içinse 2 bin 900 liradan işlem yapılıyor.

Bütçeye en uygun kedi sahiplenme maliyeti

Bu rehberde, kedi sahiplenmenin farklı bütçelere uygun maliyetlerini ele alıyoruz. Temel ihtiyaçları karşılamanın en uygun fiyatlı yollarından lüks seçeneklere kadar, kedi sahiplenmeden önce bilinmesi gerekenleri sizin için derledik.

MİNİMUM MASRAFLA KEDİ SAHİPLENMEK

En uygun fiyatlı seçeneklerle kedi sahiplenmek isteyenler için bir rehber:

Mama: Yavru kediler için uygun fiyatlı mama seçenekleri (1kg) 100-150₺ aralığında bulunmaktadır.  Yavru kedinizin günlük mama tüketimi yaşına göre değişir:

·        1. ay: 35gr/gün

·        2. ay: 45gr/gün

·        3-4. ay: 65gr/gün

·        5-9. ay: 75gr/gün

·        9 aylık mama masrafı: 150₺/ay

·        Kedi Tuvaleti: Uygun fiyatlı bir kedi tuvaleti 275-345₺ arası bulunabilir.

·        Kedi Kumu:  En uygun fiyatlı kumlar 80-90₺'dir.  Bir kedi ortalama 10 litrelik bir kumu 1 ayda tüketir.  Aylık kum masrafı 90₺'dir.

Toplam Maliyet:

·        Tek seferlik maliyet:  450₺ (tuvalet + ilk kum)

·        Aylık maliyet:  200-250₺ (mama + kum)

2. ORTALAMA BÜTÇEYLE KEDİ SAHİPLENMEK

Daha kaliteli ürünleri tercih edenler için ortalama bir bütçeyle kedi sahiplenmenin maliyetleri:

·        Mama: Ortalama kalitede bir kedi maması (1kg) 150-200₺ arası bulunabilir.

·        Kedi Tuvaleti: Daha dayanıklı plastik bir kedi tuvaleti 345-450₺'dir.

·        Kedi Kumu: Ortalama kalitede bir kedi kumu 120-150₺ arası bulunabilir.

Toplam Maliyet:

·        Tek seferlik maliyet: 600₺ (tuvalet + ilk kum)

·        Aylık maliyet: 270₺ (mama + kum)

3. YÜKSEK KALİTELİ ÜRÜNLERLE KEDİ SAHİPLENMEK

Kedinizin en iyi ihtiyaçlarını karşılamak için yüksek kaliteli ürünler tercih edenler için maliyetler:

·        Mama: Yüksek kaliteli bir kedi maması (1kg) 200-300₺ arası bulunabilir.

·        Kedi Tuvaleti: Uzun ömürlü, sağlam bir kedi tuvaleti 475-1000₺ arasında bulunabilir.

·        Kedi Kumu: En kaliteli kedi kumu 250-310₺'dir.

TOPLAM MALİYET:

·        Tek seferlik maliyet: 1050₺ (tuvalet + ilk kum)

·        Aylık maliyet: 500₺ (mama + kum)

EK GİDERLER:

·        Veteriner Kontrolü:  Yavru kediler için ilk muayene, aşılar, parazit ilaçları ve kısırlaştırma maliyetleri eklenmelidir. Bu maliyetler 500₺ ile 1000₺ arasında değişebilir.

·        Oyuncaklar: Kedi oyuncakları 20₺ ile 100₺ arasında değişen fiyatlarda bulunur.

·        Tırnak Kesme Aletleri: 30₺'den başlayan fiyatlarla bulunabilir.

·        Kedi Taşıma Çantası: 100₺ ile 300₺ arasında değişen fiyatlarla bulunur.

Unutmayın: Bu maliyetler sadece bir tahmindir.  Kedinizin özel ihtiyaçları ve yaşadığınız bölgedeki fiyatlar bu maliyetleri etkileyebilir.

KEDİ SAHİPLENMEDEN ÖNCE:

·        Kedinizi nerede sahipleneceğinize karar verin (barınak, koruyucu aile, ticari satış).

·        Kedinizin sağlığını kontrol ettirmek ve aşılarını yaptırmak için bir veterinere götürün.

·        Kediniz için uygun bir mama, kedi tuvaleti ve kum seçin.

·        Kedinizin güvenli ve konforlu bir yaşam alanı sağlayın.

Kedi sahiplenmek, büyük bir sorumluluktur.  Kedinizi sahiplenmeden önce maliyetleri ve sorumlulukları dikkatlice değerlendirin.