MUHAMMED ŞİMŞEK
FETÖ’cü teröristlerin Rus savaş uçağını düşürmesiyle bozulan Türkiye-Rusya ilişkileri normalleşme yolunda ilerliyor. Sinsi kumpasın getirdiği uçak krizinin aşılmasıyla başlayan normalleşme süreci devam ederken Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Putin’in İstanbul’da üçüncü kez bir araya gelmesiyle iki ülke için ekonomik ilişkilerde yeni bir yol haritası belirlendi.
İki liderin son görüşmesinden sonra varılan mutabakat, uzmanlara göre Türkiye ve Rusya’nın bundan sonraki dönemde gerek enerji ve serbest ticaret gerek turizm alanında yapacağı atılımlar açısından tarihi öneme sahip.
Zira iki ülkenin işbirliği yapacağı “Türk Akımı” ve “Akkuyu Nükleer Santrali” projeleri Türkiye’yi hatırı sayılır bir enerji üssü haline getirecek. Rusya rezervlerini kendi doğalgaz ağına dâhil eden Türkiye sahip olduğu işbirlikleriyle en çok Avrupa’yı tedirgin ediyor.
İki ülkenin ekonomi kurmaylarının da masaya oturduğu görüşmelerin ana gündem maddesini ekonomik ilişkiler belirledi. Görüşmelerde enerjiden uzay teknolojisine, savunma sanayinden tarıma, kültürden turizme kadar pek çok konu masaya yatırıldı. Tüm bunlara ek olarak normalleşme sürecinin hızla tamamlanması için daha fazla gayret gösterilmesi konusunda mutabık kalındı.
Bu yönüyle bakıldığında önümüzdeki dönemde enerji alanında atılacak adımlar ve ekonomik alışverişin üzerinden kaldırılacak kısıtlamalar sayesinde iki ülke arasındaki ticaret hacminin hızla artış göstermesi bekleniyor.
1- Akkuyu Nükleer Enerji Santrali’nde son durum ne?
İlk olarak 2010 yılında Türkiye ve Rusya arasında atılan imzalarla somutlaşan Akkuyu sahasına kurulacak olan Nükleer Güç Santrali Projesi’nin çalışmaları kaldığı yerden devam edecek. Bu projeyle Türkiye hem yeni bir nükleer güce hem yeni bir sanayi kulvarına sahip olacak. Santralin her biri bin 1200 MW (MegaWatt) olan dört güç ünitesinden oluşacak ve yılda yaklaşık 35 milyar KWH (Kilovat Saat) elektrik enerjisi üretecek. Projenin Türkiye’nin, elektrik üretiminin yaklaşık yüzde 10’unu nükleer enerjiden karşılaması yönündeki gelecek hedefine de önemli bir katkı sunması bekleniyor. Kalifiye personel yetiştirme ve teknolojiyi de kapsayan projede kapsamında Türkiye’den giden 200’den fazla öğrenci Rusya’da eğitim alıyor. Önümüzdeki dönemde bu öğrencilerle birlikte nükleer güç uzmanı olacak çok sayıda genç Rusya’daki ilgili kurumlardan eğitim alacak.
2- Türk Akımı kaç metreküp kapasiteye sahip olacak?
‘Türk Akımı’ projesiyle Rusya’nın doğalgaz rezervi Türkiye üzerinden Avrupa’ya ulaşacak. 910 kilometresi Karadeniz’in altında 260 kilometresi karada inşa edilecek olan Türk Akımı 2 hattan oluşacak. Hatlardan biri Türkiye’nin ihtiyaçlarını karşılayacak. Diğer hat ise Rus gazını Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşıyacak. Projenin ilk kısmında yer alan Türkiye’ye uzanacak olan hat, 15,75 milyar metreküp kapasiteye sahip olacak ve sadece Türkiye’yi besleyecek. Dev projeyle inşa edilecek boru hattının taşıma kapasitesinin yılda 63 milyar metreküp olması planlanıyor. Proje kapsamında yaklaşık 14 milyar metreküp gazın Türkiye’de kullanılması geriye kalan 49 milyar metreküplük kısmın Avrupa’ya ihraç edilmesi hedefleniyor.
3- Türkiye–Rusya ortak yatırım fonu ne işe yarayacak?
İki ülkenin ekonomik işbirliği yol haritasında beliren bir başka somut adım Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci ve Rus mevkidaşının imza attığı ortak bildiride yer aldı. Buna göre iki ülke ticaretinin önündeki engellerin tespiti için Türk ve Rus teknik heyetleri birlikte çalışacak. Başta ticari ve ekonomik yaptırımlar olmak üzere tüm engellerin kaldırılması için ortak bir fon oluşturulacak ve ulusal paralarla ticaretin artırılması sağlanacak. Bildiride 5-8 Ekim tarihlerinde iki ülkenin teknik heyetlerinin 3 kez müzakere masasında ele aldığı hizmet ticareti ve yatırımlar anlaşması da ele alındı. Anlaşma müzakerelerinin sonuçlandırılması için hedef 2017.
4- Türk narenciyesinin tamamı Rus pazarına girecek mi?
Rusya’nın 1 Ocak 2016’da ithalatı yasaklamasıyla Türk narenciyesi Rus pazarından çekilmişti. Sınırda Türk F-16’larının düşürdüğü Rus uçağının yol açtığı krizle birlikte gelen bu ambargo kararı yeni dönemde ortadan kaldırıldı. Rusya’da ithalatı yasaklanan bazı ürünlerin tekrar ithal edilebilmesinin önün açan kararname Başbakan Medvedev tarafından imzalanarak yürürlüğe girdi.
Buna göre Rusya, Türkiye’den kayısı, mandalina, şeftali, erik, kuru veya taze portakal ithal edebilecek. Rusya, 1 Ocak’ta Türkiye’den bu ürünlerle birlikte domates, elma, lahana, tuz, brokoli, mandalina, salatalık, armut, üzüm, çile, kuru soğan, karanfil, tavuk ve hindi eti ürünlerinin ihracatını yasaklama kararı almıştı.
5- Türkiye-Rusya turizminde yeni bir sayfa mı açılıyor?
Yeni dönemi başlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Putin’in görüşmesinin gündeminde kültür ve turizm alanında işbirliği de yer aldı. İki lider Türkiye ile Rusya arasında karşılıklı olarak hem turizm hem kültür yılları yapma konusunda teklife bulundu. İki tarafında desteklediği bu önerinin somutlaşması durumunda ilgili bakanlık devreye girecek.
Normalleşme süreciyle buzların erimesi zor bir yıl geçiren turizm sektörünü umutlandırmıştı. Bir süre önce başlayan charter seferlerinin gelecek dönemde sektördeki hareketliliği artırması bekleniyor.