Her geçen gün gelişen sektörlerden biri olan sinema sektöründe ülkemizin geri durması, hamle yapmaması ya da yapamaması düşünülemez. Türkiye’de bir çok yapımcı, yönetmen, senarist, oyuncu, gelişen bu sektöre kendilerini güncelleyerek yoluna devam etmekte. Bir çok insanın hayıflandığı, sitem ettiği aslında perde arkasında göremedikleri, göremediği ve göremediğimiz Türk sinema sektöründe güzel işler oluyor. Türk sinemasının beyaz perdesinde son dönemlerde görülen birbirinin kopyası olan filmlerin içinde hakaretler ve toplumun temel taşlarını oynatmayacak yapımlar görüyorduk. Ancak işler artık değişmeye başlıyor. Bu değişimi göğüsleyecek yapımlardan birisi de 28 Şubat 2020‘de beyaz perdede izleyiciyle buluşacak olan Nasipse Olur filmi. Hadi gelin hep beraber büyük heyecanla beklenen ve gişeyi kasıp kavuracak olan bu filmin içeriğine biraz bakalım.
Nasipse Olur isimli film güzel Anadolumuzun nadide güzellikte olan illerinden biri olan Sinop’ta çekildi. Ağırlıklı olarak Boyabat ilçesinde çekilen filmin bazı sahneleri de Sinop’un diğer ilçelerinde de çekildi. Uzun zamandır yürütülen proje beyaz perdeye çıkmak için gün saymaya başladı.
Romantik Komedi kategorisinde beyaz perdeye çıkacak olan Nasipse Olur filminin yapımcılığını Greenart Group ve Vahdet Erdoğan üstlenmiş durumda. Filmin yönetmenliğini ise hepimizin yakından tanıdığı Selahattin Sancaklı yapıyor. Oyuncu kadrosunda ise birbirinden ünlü ve Türk sinemasının efsane isimleri var. Bu isimlerden bazıları; Nur Sürer, Erdem Baş, Selahattin Taşdöğen. Türk sinemasının bu efsane isimlerine dizide ayrıca bir çok dizi ve filmden tanıdığımız Zeyno Eracar, Algı Eke, Burak Sevinç, Erdem Baş, Ünal Yeter, Barış Başar ve Yeşim Dalgıçer gibi isimler rol alıyor.
Nasipse Olur filminin konusu üst üste gelen yıkıcı olaylara karşı inatla ayakta durmaya çalışan genç bir kadının başına gelenleri konu ediniyor. Günfer ismiyle izleyici karşısına çıkacak olan karakter, geçimini pastacılıktan sağlıyor. Babasının vefatıyla ilk yıkımı alan Günfer’in tek başına nasıl hayat mücadelesi verdiğini ve mahallenin zengin çocuğu olan Gökhan ile tanıştıktan sonra değişen hayatını anlatıyor.
Türk sinemasının bu tarz konusu güzel ve anlaşılır yapımlara ihtiyacı var. Artık sabitleşmeden, kopyacılıktan çıkıp Türk sinemasını hep birlikte daha üst seviyelere çekmemiz gerekiyor. Bu konu ve yolda verdiği emekler için Nasipse Olur filminin yapımcısı Vahdet Erdoğan ve yönetmeninden senaristine kadar emeği olan tüm oyuncularına da teşekkür ediyoruz. Gişesi bol olsun…