Haşeratla mücadele çerçevesinde, ‘CHP’nin İmamı’ (bu benim yakıştırmam değil Soner Yalçın’ın) Enis Berberoğlu tutuklanınca, kırım-kongo kanamalı ateşi nüksetti…
“Türkiye dünyada 180 ülke arasında basın özgürlüğü noktasında 155. sıralarda imiş”…
Nedeni, bilumum haşarat ve dahi kene ile yapılan mücadele…
Herhalde Avrupa ülkeleri ve Amerika bu noktada, yukarıdan aşağı 1, 2, 3. diye sıralanmaktadır…
Çünkü Trump’ın babası bir keneyi kurtarmak için öldü. Kraliçede zaten kırkayak gillerden…
Hain Katar, haşeratla mücadeleyi finans ederek yüzlerce zavallı kenenin ölümüne sebep oldu. Türkiye utanmadan bunca keneyi telef edip birde demokrasiden dem vuruyor. İnanmazsanız bakın belgeleri Birleşik Arap Emirlikleri’nin elinde…
“15 Temmuzda Fetoş darbesi olsaydı, ‘Lale Devri’ başlasaydı, bir iftar yemeği verilseydi, bu davete icabet etmeyecek delikanlı bir sanatçı çıkar mıydı? Seçilmiş iktidarı zorbalıkla devirenlerin masasında ne işim var benim” diyen bir yiğit çıkar mıydı? Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iftar davetine katılan sanatçı ve sporcularımızı bu açıdan değerlendirin…” diyor Zerdüşt.
Belli ki, kene ısırmış, Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi var…
Rahmetli Erol ile Kuzguncuk’ta beni davet ettiği bir yemekte, ‘Amerika, Fetoş vs. ile mücadele nasıl olmalıdır’ diye konuşurken, ‘Kene ile nasıl mücadele ediyorsak öyle mücadele etmeliyiz ve çokça GDO’suz yirli tavuk yetiştirmeliyiz’ demiştim, çok gülmüşlerdi…
Bu önerimi yetkili yerlere ulaştırdı mı bilmem ama Fetoş ile mücadele yönteminin kene ile mücadele yöntemine benzer sürmesinden keyf almaktayım…
İkide bir arkadaşlarım, FETÖ’ye, ‘Fetoş’ dememem için uyarıyorlar, Gerekçeleri şu; ‘Ş’ harfinin yumuşak olması. Ben de tam bu gerekçe ile ‘Ş’ harfini kullanmaktayım, ‘Ş’ harfi vakayı hakikatine uygun bir ifadeye kavuşturuyor. Bir itirazı olan varsa kerttirenkele ile ilgili belgesellere bakabilir.
“Rabia selamının sonu, Mavi Marmara’nın batışı, ümmet hayalinin hüsranı, topunu alt alta yazarsan da netice şudur; Siyasi İslam’ın sonu… ” Öyle mi beyaz hacı abi, topu bırak yalan söyleyene gülle hediye edelim…
Şimdi kene severler Abdi İpekçi Parkı’nda, arkasında Atos, Portos, Doritos, fotoğraf veriyor. Bizde sanki keriz ağacıyız Gülhane parkında vesselam…