Uzun zamandır, bir kesimin ısrarla dillendirdiği, bir kesimin ise şiddetle karşı çıktığı bir söylem var
biliyorsunuz. Bu söylem nedir? ‘’Tayyip Erdoğan bir diktatördür.’’
Karşı çıkanları anlayabilmiş değilim doğrusu… Güneş balçıkla sıvanmaz, demiş atalarımız. Her şey o
kadar aşikâr ki… Siz neyi reddediyorsunuz? Siz reddedince gerçekler değişecek mi?
Evet, Tayyip Erdoğan “bal gibi” bir diktatördür. Hem öyle sizin bildiğiniz diktatörlerden de değil
ha… Dünya bugüne kadar ne diktatörler gördü, ama böylesini görmedi. Analar bugüne kadar ne
diktatörler doğurdu, ama böylesini doğurmadı.
Diktatörlerin en bariz özelliği, hiç kimsenin ona karşı duramamasıdır. Tayyip Erdoğan’a karşı durabilen
bir muhalefet lideri gördünüz mü siz? Adam, bugüne kadar karşısına çıkan her muhalefet partisini ve
muhalefet liderini sandığa gömmedi mi? Başka diktatörler, rakiplerini mezara gömerken bu adam
sandığa gömüyor.
Siyasi partiler dışında da muhalif bir kanat vardı biliyorsunuz. Kimdi bunlar? Postallı muhalefet ve
postal yalayıcıları… Adam, onlara da gün yüzü göstermedi. Ya karizmasıyla onları pasifize etti ya da
yaptığı anayasa ve yasa değişiklikleriyle onları da hapishanelere gömdü.
Bir de halk içinde muhalifleri vardı. Körü körüne, ideolojik muhalif olmayanlar… Vatanını, milletini
seven ama Tayyip Erdoğan’a muhalif belli bir kitle… Adam onları da muhalefette bırakmadı. Onlara da
Tayyip Erdoğan sevgisini dikte etti. Şimdi birçoğu, Tayyip Erdoğan’ın yılmaz savunucusu oldu. Değil
Tayyip Erdoğan’a muhalefet etmek, gönüllü bir şekilde propagandasını yapıyorlar şimdilerde. Tayyip
Erdoğan’ın bu millete ve bu devlete kattıklarını ve de ona yapılanları görüp de bir vatanseverin daha
fazla muhalif kalabileceğini sanmıyorum.
Bundan önceki başbakanlar, cumhurbaşkanları halk için ulaşılmaz, devletin soğuk yüzünü temsil
ederken şimdi Cumhurbaşkanı’na isteyen herkes ulaşıyor, kocaman cumhurbaşkanı halkın dilinde
oldu ‘’Bizim Tayyip…’’
Konvoyla giderken bir kadın ya da çocuk evine çay içmeye davet ediyor. Hooop, bir bakıyorsunuz
Cumhurbaşkanı, mütevazı bir gecekonduda insanlarla çay içip sohbet ediyor. Eve öyle ayakkabılarıyla
falan da girmiyor ha!.. Ayakkabılar çıkarılmış, yere bağdaş kurulmuş içimizden biri olarak her şeyiyle
aynı bizim gibi…
Bir kadının, çocuğun, gencin ya da yaşlı bir adamın hastalığı veya yoksulluğu ile ilgili ajanslara bir
haber düşüyor. Hooop, bir de bakıyorsunuz ki o haberden daha biz yeni haberdar olmuşken
Cumhurbaşkanı o kişiyi bizzat aramış, hâlini hatırını sormuş, gönlünü hoş etmiş ve derdiyle ilgilenmesi
için gerekli yerlere talimatlar vermiş.
Anadolu’nun herhangi bir köşesinden bir çocuk kargacık burgacık yazısıyla samimiyet kokan bir
mektup yazmış. Okumak, okula gitmek istediğini ama imkânları olmadığını söylemiş. Cumhurbaşkanı;
o mektubu almış, okumuş, yırtıp çöpe atmamış; belki zaman zaman gözyaşlarını o kâğıtlara dökerek
aynı samimiyetle o mektuba cevap yazmış. Bununla da yetinmemiş, bazen devletin imkânlarıyla
bazen nazının geçtiği iş adamları vasıtasıyla o çocuğun eğitim hayatını garanti altına almış.
Yolda karşılaştığı yaşlı teyzenin onun boynuna sarılmasına burun kıvırıp korumaları aracılığıyla onu
yanından uzaklaştırmamış. Aynı içtenlikle o da ona sarılıp ellerinden öpmüş. Dualarında kendisine de
yer vermesini istemiş.
Bazen de sitem geldiği olmuş tabii… Eşi yıllar önce ölmüş, yeniden evlenmek istemiş ama uygun bir eş
adayı bulamamış olan yaşlı amca, Bingöl’den ‘’Ben Tayyip Erdoğan yüzünden evlenemiyorum. Bütün
dul kadınlara maaş bağladı, onlar da artık evlenmek istemiyor.’’ diyerek sitemlerini de göndermiş.
Bu ülkede Koçların, Doğanların, Sabancıların, Şahenklerin, Karamehmetlerin, TÜSİADların gönlüne
girmek için uğraşmayıp halk ve Hakk’ı memnun edip onların gönlünde taht kurmaya çalışan biri,
diktatörün dik âlâsıdır. Herkese kendini sevdirdiği için, sevgi yumağını her geçen gün büyüttüğü
için, Tayyip Erdoğan sevgisini bu millete dikte ettiği için Sayın Cumhurbaşkanımız bir diktatördür.
Tekrar söylüyorum: Evet, Tayyip Erdoğan bal gibi de bir diktatördür. Hem öyle sizin bildiğiniz
diktatörlerden de değil ha… Dünya bugüne kadar ne diktatörler gördü, ama böylesini görmedi.
Analar bugüne kadar ne diktatörler doğurdu, ama böylesini doğurmadı.