Bir devletin gerçek bir devlet olduğunu belli eden iki önemli işareti vardır:
1. Kendi kökünden ve kendi tarihinden gelen özgün bayrağı
2. Üzerinde kendi diliyle yazıyla tek dilli parası.
Suud parası iki dillidir. Türkiye’de doğup büyümüş yani ömrü boyunca gerçek bir devlete şahit olmuş birisine bunu anlatmak biraz zor olabilir; ama Suudi Arabistan bizim gibi gerçek anlamda bir devlet değildir. Evet çok zengindir, evet hiç bitmeyen paraları vardır; ama devlet değildir. Kralları kral değildir, devlet adamları devlet adamı değildir. Bütün Suud kralları bu eziklik içinde kahrolur ve saçmalar. O kadar para aktarırlar ama saygı görmezler, o kadar para aktarırlar ama hiçbir politikada etkin olmazlar hep edilgen olurlar. O kadar para aktarırlar ama bir türlü söz geçiremezler. En son Kral Selman’ı da sinir krizlerine sokan durum bu işte… Kral kendi kendine delirebilir bizim için bir sakıncası yok; ama bu eziklikleri onları kullanılır yapıyor, Müslümanlar’a karşı kullanılır maşa oluyorlar.
ABD emperyalizminin vitrine en son koyduğu Trump, dün Twitter denilen akıp giden fitne deresinden aynen şunları söyledi: “Ortadoğu’ya ziyaretim sırasında radikal ideolojinin daha fazla fonlanmaması gerektiğini söyledim. Liderler Katar’ı işaret etti.” Yine ezik Kral “Kimse benim sözümü dinlemiyor” diye kriz geçirmiş demek ki sarayında…
“Katar senin sözünü dinlemiyor. Bahreyn gibi değil, Katar’ın sana ihtiyacı yok. Böyle giderse şimdilik ortada duruyor ama Kuveyt de sana isyan edebilir” demişler Selman’a. Bunu söyledikten sonra ve söz dinlemeyince yeğenin eliyle öldürttükleri Kral Faysal Abdülaziz’i örnek göstermişler bir de. Bir toplantıda durup dururken Kral Faysal Abdülaziz’i aziz hatırasından söz eden Trump başka ne demek istemiş olabilir ki…
Şimdi Katar’ı abluka altına alıyorlar. Ulaşım, gıda ve askeri anlamda abluka. Acilen gerekli bahaneler için de İran devreye giriyor en başta. Durup dururken Katar’ı destekleyen açıklamalar yapıyor Tahran. Kral’ın adamları da “Gördünüz mü bak” diye göbek atıyorlar. Yetmiyor, İran’ın Yemen’e kan dökmek için gönderdiği ağabeyi çeteler de açıklama yapıyor. “Katarı destekliyoruz” diyorlar. Kral’ın adamları bir göbek daha atıyor “Gördünüz mü bak” diyorlar. “Sırada nükleer silah var sanırım” diyor bir Suudlu gazeteci. Kral Selman duymasın diye adını gizliyor ama “Selman her an ‘Katar nükleer silah yapıyor’ diye iftira atabilir” diyor.
Görünen o ki; küresel güçler Suud’un bu ezikliğini kullanarak daha çok kan dökecekler. Ama öte yandan hesaplamadıkları başka bir ateşi büyütüyorlar. Pek seslerini çıkarmıyorlar ama Suud içinde özellikle gençler içten içe Katar’ı destekliyor. Selman ve adamları ne desin Arap gençlerini ikna edemiyorlar. Şimdi kötü gibi görünen bu tablodan Ümmeti Muhammed’e hayırlı olacak bir netice tevdi olabilir. Her şey o kadar da kötü değil yani. Bunlar büyük sürecin daha ilk adımları ve şu anda bize düşen Katarlılar’ın aynı 15 Temmuz’da yaptığı gibi, aynı Rusya gaz krizinde yaptığı gibi kalkıp Katar’ın yanında dimdik ayakta durmak…