İnsanlar arası ilişkilerde, bazen istemediğimiz şeyler olur. Bu kimi zaman bizden kimi zaman da karşımızdakinden kaynaklı olabilir. Yolunda gitmeyen bir durumda ilk iş olarak suçlamak; insanın doğasını, psikolojisini ve ne söylersek yolunda gitmeyen şeyin yolunda gitmesine katkısı olur, bunu bilmediğimizdendir. Bu da çoğunlukla, çocukken gördüklerimizin hayata geçmiş halidir. Ne kadar kendimizi eğitirsek, sözlerimiz ve davranışlarımız da o nispette incelir. Çünkü eğitim, insan olabilmek ve insan kalabilmek için gereklidir. Karşımızdakini rencide etmenin ilişkimizi bozmaktan başka bir işe yaramadığını öğretir.
Bütün eğitimler, insanın zarar vermeyen ve fayda verip koruyan bir insan olması içindir. Hayatın hakikatini anlayabilmesi içindir. İnsanın değerli olduğu ve çok önemli işler yapmak için Allah (cc) tarafından yeryüzüne gönderilmiş olduğunu öğrenmesi içindir. Kendisinin iyi bir örnek olmaya çalışması içindir. Tek seferlik geldiğimiz bu dünya hayatını, güzelliklerin kaynağı olarak yaşamanın mücadelesini vermemiz içindir. Velhasıl, suçlamak, azarlamak, söyleyeceklerini ölçüsüzce söyleyivermek, acil bir eğitim ihtiyacının dışavurumudur. Çünkü zarar verdiğinin farkında değildir ya da bilerek zarar veriyordur. Bu da, kendi içinde çok zarar gördüğü ya da daha iyisini bilmediği içindir. Bu ya da ilâve edilecek başka hangi gerekçe ile olursa olsun, zarar vermek, zarar görmüş olmaktandır. Bunun hem kendisini hem de karşısındakini tahrip ettiği fark edilip acilen tedbir üretilmelidir. İnsanı rast gele üzen, onurunu zedeleyen, özür bile dilemeyen ve her yaptığını haklı gören; ne yazık ki, diploması hangi üniversiteden olursa olsun, insanlık üniversitesine gitmemiştir.
İnsanın okuryazar olması bir şey, kendisini eğitmesi başka bir şeydir.
Üniversite bitirmek bir şey, bu eğitimden bir incelik, bir saygın tutum, bir güzel ahlâk çıkarmak başka bir şeydir.
Meslek edinmek için tahsil görmek bir şey, o mesleğin ahlâkını ve en güzel şekliyle nasıl yapılacağını öğrenip hayata geçirmek başka bir şeydir.
İnsanların bize itibar etmesi ve bir statü elde etmek için eğitim almak bir şey, kendi içimizde değer kazanmak ve bir nitelik kazanmak için çaba sarf etmek başka bir şeydir.
İnsanlarla konuşurken, kendisini haklı çıkarma çabası bir şey, karşısındaki kim olursa olsun, “Evet burada ben yanlış yapmışım, farkında değilim, çok af edersiniz” diyebilmek başka bir şeydir.
İyi bir yerde çalışmak, iyi para kazanmak bir şeydir, makamın ve paranın insanı insan yapmadığı, ancak derdi insan olmak olanların çabayla elde ettiği insanlık ayarının insanı insan yaptığını bilmek başka bir şeydir.
Suçlayarak söze başlamak ve ses yüksekliği ile karşısındakini paylamak bir şeydir, karşımızdaki yanlış yapsa bile, suçlamanın daha iyi olmaya ve yapılanı geri almaya bir katkısının olmadığını bilerek, sözlerini Allah’ın (cc) çok değerli bir kuluna söylediğini fark ederek söylemek başka bir şeydir.
Eğitilerek daha iyiye doğru evrilelim çünkü eğitilirsek, sözlerimiz ve davranışlarımız nezaketin rengine boyanır ve saygın bir insan oluruz. Biz ve dünya bunu hak ediyoruz.