Su testisi suyolunda kırılır
HDP’li Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ dahil 9 milletvekilinin tutuklanmasına karşı çıkmak, terörü bilerek ya da bilmeyerek desteklemektir.
Teröre bulaşan, terörle devleti dize getirmek isteyen herkes mutlaka bir gün adalete hesap verir. Aksi düşünülemez zaten.
Şimdi, terör örgütü PKK’nın HDP ile olan işbirliğini bilmeyen var mı?
HDP Genel Başkanlarından Selahattin Demirtaş, terörist cenazelerine giden vekillerine yönelik eleştirilere karşı, “Gitmezlerse ben soruşturma açarım” diye teröre açıkça destek vermeyen vekillerini dahi tehdit etmedi mi?
Diğer Genel Başkan Figen Yüksekdağ, “Sırtımızı YPG’ye, PYD’ye, YPJ’ye yaslıyoruz” diyerek üst aklın piyonları olarak katliam yapan PKK yandaşı terör örgütlerine sırtlarını dayadığını açıkça itiraf etmedi mi?
Yine HDP vekilleri “PKK sizi Tükürüğü ile boğar” demedi mi?
Bu söz millete hakaret değil mi? Şehitlerin kemikleri sızlamadı mı?
HDP’li vekiller teröristlere silah taşırken yakalanmadı mı?
Terör örgütü PKK neredeyse 40 yıldır Türkiye’de haince ve alçakça katliamlar yapmadı mı? Cinayetler işlemedi mi? Adam kaçırmadı mı? Çocukları zorla kaçırıp terörist yapmadı mı? Anaları ağlatmadı mı? Türkiye’nin temelini yıkmaya kalkmadı mı? Hala alçakça katliamlar yapmaya devam etmiyor mu?
Güneydoğu’da bombalı tuzak kurmadıkları yer kalmadı. Tonlarca bomba yüklü araçlarla insan kanı akıtmadılar mı? HDP’li belediyelerin tüm imkânları ile çukurlar kazıp Türkiye Cumhuriyeti’ne açıkça saldırı düzenlemediler mi? Dolaylı yoldan HDP’li belediyeler terör örgütü PKK’ya para aktarmadılar mı?
Türkiye, ‘silahı bırakın gelin Meclis’te tüm sorunları birlikte çözelim’ diye HDP’ye kucak açtı. Har türlü fedakârlıklar yaptı. Onlar ise “Barış” maskesi ile teröre, teröriste destek verdiler. PKK-HDP işbirliği ile ‘Özyönetim’ adı altında devletin imkanları ile millete savaş açtılar. Kürt vatandaşları tehdit ve baskı altına aldılar. Rüşvet topladılar. Kürtlere korku salmak adına dilediklerini kaçırıp öldürdüler. Polise, askere, sivile, çoluk çocuğa karşı her türlü saldırıyı mubah gördüler. Terör örgütü PKK’nın terör eylemleri ile Türkiye’ye verdiği zararı ben burada anlatmaya kalksam sayfam yetmez. Bir kitap yazsam yine yetmez. Ciltlerle kitaplar yazmak gerek çünkü.
Millet şunu çok iyi öğrendi. Terör örgütü PKK’nın siyasi kanadı HDP’dir. Seçimlerde terör örgütü PKK seçmeni tehdit ederek HDP için oy topladığını bilmeyen yok.
Yine de Türkiye onlara fırsat verdi. Silahları bırakmalarını bekledi. Onlar, alçak cinayetlerine ve katliamlarına devam ettiler. HDP’li Genel Başkanlar Demirtaş ve Yüksekdağ terörden partilerini arındıramadılar. Tabi ki ağa babalarına güvendiler. Şimdi o ağababaları Avrupa’da feryat figan ediyorlar. Böylece kim teröre destek veriyor, kim gerçekten demokrasinin yanında açıkça da ortaya çıkıyor. Adalete hesap vermesinler mi?
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Seçimle gelen seçimle gitsin” sözüne karşı şunu sormak istiyorum. Dokunulmazlıklarının kaldırılmasına sende oy verdin. Senin partinin milletvekilleri dâhil fezlekesi olan tüm vekiller savcılıklara giderek ifadelerini verdiler.
Kimse tutuklandı mı?
Savcıların çağrısına uymayacağını ilan ederek kafa tutan PKK’nın siyasi kanadı HDP’ye destek vermen, sonra da şehit cenazesine gitmen çelişki değil mi? Bu yüzden şehit cenazelerinde, şehit yakınları senden rahatsız olabileceklerini düşünemiyor musun? Bu ülke ne çekti ise böyle çelişkilerden çekti.
Kemal bey, HDP’liler için canınızı sıkmayın, adalete hesap verecekler hepsi o. Suçları yoksa zaten özgür olurlar. Suçları varsa da terörden hayatını kaybeden şehitlerin kemikleri sızlamayacak şekilde cezalarını ödeyeceklerdir. Adil olan budur. Su testisi suyolunda kırılır…
7 Kasım’da neler oldu?
1665 yılında Yaşayan en uzun ömürlü gazete The London Gazette ilk kez yayımlandı.
1892 yılında İstanbul’da Darülaceze’nin temeli atıldı.
1893 yılında ABD’nin Colorado eyaletinde kadınlara oy verme hakkı tanındı.
1917 yılında I. Dünya Savaşı: İngiliz kuvvetleri Osmanlı Devleti idaresindeki Gazze’yi ele geçirdi.
1918 yılında Grip salgını Batı Samoa’ya yayıldı. Yıl sonuna dek 7.542 kişinin (nüfusun %20’si) ölümüne neden olacak.
1920 yılında Türk ordusu Gümrü’yü ele geçirdi.
1964 yılında Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel, ömür boyu hapse mahkûm eski Cumhurbaşkanı Celal Bayar’ı affetti.
1982 yılında 1982 Anayasası için halk oylaması yapıldı. Anayasa, yüzde 91,3 “evet” oyuyla kabul edildi.
2002 yılında Cebelitarık’ta yapılan referandumda, halkın yüzde 99’u Birleşik Krallık’ın sömürgesi Cebelitarık’ın egemenliğinin İspanya ile paylaşılmasına ilişkin öneriyi reddetti.