Dizi-Film

Stath Lets Flats: Keşfedilmeyi bekleyen gizli komedi hazinesi

2018 ve 2021 yılları arasında üç sezon boyunca yayınlanan, BAFTA ödüllü "Stath Lets Flats", son yıllarda İngiliz komedisinin en absürt ve eğlenceli örneklerinden biri olarak öne çıkıyor.

Abone Ol

Ufuk Coşkun – Diriliş Postası

Jamie Demetriou'nun canlandırdığı Stath, Kuzey Londra'da babasının emlak ajansında çalışan sakar bir Rum-Kıbrıslı emlakçı. İşinde tamamen beceriksiz olan Stath, bencil ve yeteneksiz emlakçıların mükemmel bir parodisini sunuyor. Dizinin ana konusu, Stath'in iş yerinde babasının onayını kazanma çabasına odaklanıyor; bu, Stath’in en çok arzuladığı şey.

Jamie Demetriou’nun gerçek hayattaki kız kardeşi Natasia Demetriou (What We Do in the Shadows), Stath’in dizideki kız kardeşi Sophie’yi canlandırıyor. Ayrıca, dizinin kadrosu İngiliz komedi dünyasından tanınmış yüzlerle dolu. Her karakter, absürtlüğünü sergileyerek dizinin kahkahalarının sürekli olmasını sağlıyor. Ancak, unutmayın ki bu dizinin yıldızı Jamie Demetriou ve onun yarattığı Stath karakteri, televizyon dünyasının en tuhaf karakterlerinden biri olarak hafızalara kazınıyor.

Jamie Demetriou’nun Stath karakteriyle çıkışı

Jamie Demetriou, Stath karakterini ilk olarak Channel 4'ün Comedy Blaps dizisinde televizyon dünyasına tanıttı. Burada Stath, daireleri kiraya verme girişimlerinde başarısız bir emlakçı olarak izleyiciyle buluştu. Tam bir dizi olarak "Stath Lets Flats"e evrildikçe, Stath’in aptallıkları ve hataları daha da büyüdü. Ancak aynı zamanda, Stath’in aslında iyi niyetli bir insan olmaya çalıştığı da vurgulanmaya başladı.

Jamie ve Natasia Demetriou’nun yanı sıra, dizide birçok komedi oyuncusu da yer alıyor. Katy Wix (Ghosts UK), Stath’in bebeğinin annesi olmasına rağmen ondan nefret eden, bir nevi aşk ilgisi olan Carole karakterini canlandırıyor. Kiell Smith-Bynoe (Ghosts UK), ajanstaki işinden nefret eden meslektaşı Dean'i oynarken, Al Roberts (Industry) ise Stath’in en yakın arkadaşı ve Sophie'ye platonik aşık olan Al karakterini canlandırıyor. Diziye, Nick Mohammed (Ted Lasso) ve Ellie White (The Windsors) gibi ünlü isimler de konuk oyuncu olarak renk katıyor.

Dizinin ana mekanı, Stath ve Sophie’nin babası Vasos’a (Christos Stergioglou) ait olan Kuzey Londra’daki Michael and Eagle emlak ajansı. Stath, işinde tamamen başarısız bir emlakçı olarak, iş arkadaşları Carole ve Dean tarafından sürekli küçümseniyor. Aynı zamanda Londra’daki diğer emlak ajanslarıyla da rekabet halinde olan Stath, özellikle komşu ajans Smethwicks’le sürekli bir çekişme içinde.

Stath'in komedi dâhisi: garip dil ve beden dili

Stath’in komedisinin özünde hem tuhaf dil kullanımı hem de sakar bedensel hareketleri yatıyor. Vücut dili sert ve dengesiz olan Stath, bir enerji topu gibi duruyor. Sürekli bir yerlere çarpıyor, düşüyor ya da kazara etrafı dağıtıyor. Örneğin, bir su şişesinden su içerken, nasıl oluyorsa yarısını yere dökmeyi başarıyor.

Stath’in konuşmaları, yanlış anlamalar ve karışık metaforlarla dolu. Sıklıkla, yanlış İngilizce-Yunanca ifadelerle ne söylediği anlamsız hale geliyor. Örneğin, "omza konuşmak" derken "ağlamak" demek istiyor, ya da "dünyayı ve karısını" gibi tuhaf ifadeler kullanıyor. Ancak Jamie Demetriou’nun bu saçmalıkları soğukkanlı bir şekilde sunması, diziyi izleyiciler için son derece komik kılıyor. Stath, tamamen kendi yarattığı bir gerçeklikte yaşıyor gibi ve bu, izleyiciler için büyük bir keyif kaynağı oluyor.

Dizinin aptallık üzerine kurulu mizahı

Stath’in Rum-Kıbrıslı kültürü de mizahın önemli bir parçası. Karakterlerin, özellikle Stath ve ailesinin hayat karşısındaki benzersiz bakış açıları ve dil kullanımları, dizide sıkça vurgulanan komik unsurlardan biri. En komik sahnelerden biri, "A Actually Good Person" bölümünde gerçekleşiyor. Bu bölümde grup, yerel bir Rum televizyon programına katılıyor ve Vasos, yeşil ekran teknolojisi başarısız olduğunda sadece bir kafadan ibaret olarak görünüyor; ancak kimse bu durumu umursamıyor. Bu gibi sahneler, dizinin ne kadar absürt olabileceğinin güzel bir örneği.

Sezonlar ilerledikçe, Stath’in iş arkadaşları ve ailesiyle olan ilişkileri gelişiyor, ancak dizi gerçekçilikten asla kopmuyor. Onun rakipleri ve iş arkadaşlarının Stath’e olan nefreti, dizinin mizahını daha da güçlendiriyor. Stath’in anlamsız tepkileri ve çocukça geri dönüşleri, izleyicileri kahkahalara boğuyor.

Aptallığın zirvesinde bir komedi

Stath o kadar tuhaf, garip ve kendi bedeninde bile rahatsız ki, hem ona gülmek hem de onun için üzülmek arasında kalıyorsunuz. Bu diziyi mükemmel kılan şey, Stath’in ne kadar kötü olursa olsun, izleyicinin hala ona sempati duymasını sağlayabilmesi. "Stath Lets Flats", slapstick, cringe, absürt, hiciv ve karakter komedisinin kusursuz bir birleşimini sunuyor. Bu komedi, izleyiciyi her an güldürmeyi başarıyor ve daha fazlasını arzulatan bir yapım olarak öne çıkıyor.