İdeolojiler siyaset dünyasının haritalarıdır der Cemil Meriç.[i] Bu haritaların sadece ideoloji ile değerlendirilemeyeceğini ve ideolojilerin yanında ‘şuur’ ’un olması gerektiğini de vurgular. Şuursuz ideolojinin pusulasız olduğunu vurguladıktan sonra bir gemi misali kayalara çarpmanın kaçınılmaz olduğunu belirtir.
Ülkemizde farklı kültürlerin varlığı neticesinde farklı ideolojilerin olması gayet doğaldır. Her farklı kültürün ve ideolojinin diğerini yok sayması ile başlayan süreçte yaşanan çatışma ve kutuplaşma ile beraber kültürel uyumsuzluğun ortaya çıkması da kaçınılmaz oluyor.
Her ideolojinin kendi düşüncelerini slogan söylemlerle dile getirip kendi doğrularını mutlak sayması, ötekine olan üstten bakan tavrı ülkemizin yıllardır üstesinden gelemediği önemli bir sorun.
Slogan insanı, bağırır diyen Meriç, şuurlu insanın konuşmadığı ve dahi konuşturulmadığı bir ortamdan olan rahatsızlığını dile getirir. İnsanların, ideolojilerin sloganı ile yönetilemeyeceğinin önemini fark etmeninin gerekli olduğu bir dönemden geçiyoruz. Ekranlarda ideolojilerini savunmakla beraber şuurla milletin birliğini ve ülkenin geleceğini düşünen insanların kıymeti şimdi daha çok önemli.
‘Yargılanacaksınız! İndirileceksiniz! Hesap vereceksiniz!’ gibi muhalif söylemlere karşılık ‘bedel ödeyeceksiniz, hainsiniz’ gibi iktidar odaklarının söylemleri günümüzde slogan ile yapılan karşılıklı siyasetin varlığını gözler önüne seriyor. Bu da bir nevi siyaset biçimi olsa da kimin haklı olup olmadığına millet olarak bizler karar vereceğiz. Ama slogan atanların söylemlerine bakarak değil, gerçekleri ifade edenlerin dediklerine odaklanarak.
[i] Meriç, Cemil. (2016). Bu Ülke. (47. Baskı), İletişim Yayınları. İstanbul. S. 95-96.