Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, “Bugün Fırat Kalkanı Harekatı‘nın geldiği nokta, sınırlarımızdan yaklaşık 90 kilometre boyunca 20 kilometre derinliğinde bütün DEAŞ unsurlarını temizledik. Artık oralardan topraklarımıza roket atılması çok kolay değil. İnşallah bunu daha da güneye taşıyacağız, o 90’a 45’lik bölgeyi oluşturup, topraklarımıza dışarıdan bir tehdit oluşturmayacak güvenli bir bölgeyi kuracağız.” dedi.
Işık, Kocaeli’de Gaziler Kültür Evi açılışında yaptığı konuşmada, şehitlik ve gazilik bilinci olmayan milletlerin bağımsız yaşamasının çok mümkün olmadığını belirterek, gazilere haklarını teslim ettiklerini, her bir sorunu hakkaniyet ölçüsünde çözmek için gayret gösterdiklerini, gazilerin hayat standartlarının yükselmesi için ellerinden geleni yaptıklarını ve bugüne kadar önemli adımlar attıklarını ifade etti.
Bakan Işık, Türkiye’nin, 15 Temmuz’da tarihinin en büyük ihanetini yaşadığını ancak milletin bu ihaneti bertaraf ettiğine işaret ederek, hainlerin Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) içine sızan, asker elbisesi giyen kişiler olduğunu ve yine onlarla en büyük mücadeleyi TSK’nın şerefli mensuplarının verdiğini vurguladı.
“Hainlerle, onlara karşı duran şerefli askerler arasındaki ayrımı” net olarak yapmaya devam edeceklerini belirten Işık, şunları söyledi:
“Kimsenin 15 Temmuz’u fırsat bilip TSK’ya hasmane bir tutum içine girmesini kabul etmeyiz, edemeyiz. Türkiye’nin ordusuna TSK’nın içine hiçbir haininin ve cuntanın sızmasına müsaade etmemek. Bugün adı FETÖ’dür yarın başka bir şey olabilir. Türk ordusu milletin ordusudur, ancak milletin emir alır. En temel önceliğimiz, sizler darbeyi sokakta engellediniz, bizim de sorumluluğumuz bir daha TSK’nın, bu peygamber ocağının içerisine hiçbir hainin sızmamasıdır.”
“Bazı devletler, ‘MİLGEM Projesi gemilerinden birini bize verin’ diyor”
Işık, Milli Savunma Bakanlığı olarak aldıkları yapısal tedbirlere de değinerek, yaptıkları düzenlemelerle askerin üzerindeki gereksiz yükleri aldıklarını belirtti.
Savunma sanayisindeki gelişmelerle ilgili katılımcılara bilgi veren Bakan Işık, 16. Atak helikopteri orduya teslim ettiklerini, dost ülkelere satmak için de hazırlıklara başladıklarını kaydetti.
Bakan Işık, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“MİLGEM projesi kapsamında Heybeliada denizlerde 5 senedir, Büyükada denizlerde 3 senedir, Burgazada’yı 4 ay önce indirdik, Kınalıada’yı da 2017’de indireceğiz. Şu anda bazı devletler ‘Bu gemilerden birini bize verin’ diyorlar. Artık ileri teknoloji gerektiren silahı yapmaya başladık. Hedeflerimizden biri milli muharip uçağımızı yapmak. Şu anda çalışmalara başladık. Tasarımı, mühendisliği bize ait milli muharip uçağımızı yapacağız. Kendi yerli hava savunma sistemimizi yapmak için çalışmalara başladık. Bu ikisini de yaptığımızda Türkiye bu noktadaki en iyi ülkelerden biri olacak.”
“Askerimizin asli işi harekattır, vatan savunmasıdır”
Son günlerde GATA konusunda gazileri istismar ederek bir tartışma ortamı yaratılmak istendiğine dikkati çeken Işık, şöyle devam etti:
“Bir silahlı devletler düşünün, hastanesi, tersanesi, fabrikası, dikim evi, giyim evi var. Böyle bir silahlı kuvvetler asli işine yeteri kadar zaman ayırabilir mi? Ayıramadığını 15 Temmuz’da gördük. Sağlık hizmetini en iyi asker mi yoksa sağlıkçı mı bilir? Elbette sağlıkçı bilir. Dedik ki ‘GATA’nın hastane kısmını Sağlık Bakanlığına vereceğiz. Ama şartlı vereceğiz.’ Bir, öncelikle şehit yakınlarımız, gazilerimiz ve askerlerimize hizmet verilecek. İki, harbe yönelik sağlık hizmetlerini bugünden daha kaliteli verilecek. Bu noktada en küçük ihmal olmayacak. Sağlık Bakanlığı bu konudaki taahhüdünü bize yazılı olarak da verdi. GATA’nın okul kısmını da Sağlık Bilimleri Üniversitemize verdik. Burada da harp psikiyatrisi, cerrahisi dahil bütün alanlarda uzman yetiştirilecek. Askeri doktor ihtiyacımızı da biz üstlendik. Askeri tabiplik için öğrenci okutmaya devam edeceğiz. Hizmet vermede en küçük bir aksama olmayacak. O konuda kimsenin tereddüdü olmasın. Ama takdir edersiniz ki askerimizin asli işi nedir, harekattır, vatan savunmasıdır. Buyurun askerimiz, askerlik işini yapsın. Sağlık işini Sağlık Bakanlığımız versin. Tek hedefimiz, ordumuzu vatan savunması dışında gereksiz işlerle uğraştırmamak. Bu durum birilerini rahatsız etmiş, yaygara koparıp duruyorlar. GATA’da, hastanelerimizde, öncelikli olarak şehit yakınlarımıza, gazilerimize ve askerlerimize hizmet vermeye devam edecek. Bazı terörle mücadelenin yoğun olduğu bölgelerde belki hiç sivil alınmayacak. Bu konularda tüm düzenlemeleri yapıyoruz, yapmaya devam edeceğiz. Birilerinin gazilerimizi bu konuda istismar ederek GATA konusunda gerçeğe aykırı konularda ortalığı bulandırmasına sizden istirhamım, prim vermeyin.”
“Sınırlarımızın içerisinde savunma dönemi bitti”
Bakan Işık, 15 Temmuz sonrası TSK içindeki hainleri temizledikten sonra Fırat Kalkanı Harekatı’nı başlattıklarını ifade ederek, şunları anlattı:
“Şu anda harekat büyük bir başarıyla yürüyor. Bugün Dabık harekatı da resmen başladı. Şu anda Dabık’a girildi. DEAŞ açısından sonra derece önemli olan Dabık’ta şu anda Fırat Kalkanı Harekatı ÖSO birlikleriyle yürütülüyor. Emir komutada en küçük zafiyet yok. Ama onlar orada başarılı harekat yapsınlar diye bakanlık olarak devletin bütün birimleri teyakkuzdayız. Ne ihtiyaçları varsa karşılıyoruz. Sen harekatı yap, gerisini biz sana temin edelim. Bu anlayışı oturtacağız. Bugün bütün modern ordularda bu anlayış var. Bugün Fırat Kalkanı Harekatı’nın geldiği nokta, sınırlarımızdan yaklaşık 90 kilometre boyunca 20 kilometre derinliğinde bütün DEAŞ unsurlarını temizledik. Artık oralardan topraklarımıza roket atılması çok kolay değil. İnşallah bunu daha da güneye taşıyacağız, o 90’a 45’lik bölgeyi oluşturup, topraklarımıza dışarıdan bir tehdit oluşturmayacak güvenli bir bölgeyi kuracağız. Kendimizi yurdumuzu, sınırlarımızın içerisinde savunma dönemi bitti. Nereden tehdit geliyorsa orada o tehdidin başını ezmek ve o tehdidi orada yok etmek artık önceliğimiz. Bu anlayışla harekata devam edeceğiz.”
Dün gece Musul’la ilgili koalisyon güçlerinin top atışının başladığını açıklayan Işık, sözlerini şöyle tamamladı:
“Burada da koalisyon güçlerine başta ABD olmak üzere şunu ısrarla söylüyoruz, ‘Bu DEAŞ hepimizin ortak düşmanı. DEAŞ, ABD’den daha çok Türkiye’ye zarar verdi. Yüzlerce insanımız hayatını kaybetti. 7-10 yaşında çocuğa Messi forması giydirip katliam yapacak kadar alçak ve şerefsizler. Bunların temizlenmesi hepimizin önceliği. Ama bu temizliği yaparken daha büyük problemlerin fitilini ateşlemeyin. Burada o bölgenin kendi insanlarıyla harekatı yapalım biz de size destek verelim. Rakka’yı temizleyecekseniz bunu PKK, PYD unsurlarıyla yapmayın çünkü yarın DEAŞ giderse orada daha büyük problemler olur. Gittikten sonra orada nüfus problemi çıkar ki bu defa belki on yılları kapsayan etnik çatışmaya dönüşebilir. Bunun yerine bakın siz ÖSO’yu önemsemiyordunuz. Türkiye azcık destek verdi, ÖSO bin 100 kilometre kare üzerinde toprağı DEAŞ’ten temizledi. Gelin Rakka ve Musul’da da bu yerel güçlere destek verin. Türkiye olarak biz de destek verelim, DEAŞ’ı buradan temizleyelim. Orada kendi insanı yaşasın. Eğer siz Musul’u şii milislerle temizlemeye kalkarsanız orada belki 100 yıllık yeni kargaşa ve kaosu tetiklemiş olursunuz. Bunları ABD ile konuşuyoruz. Şu an itibariyle söylediklerimizin dikkate alındığını görüyoruz.”
Konuşmanın ardından Bakan Işık, Kocaeli Valisi Hasan Basri Güzeloğlu ve beraberindekilerle Kültür Evi’nin açılış kurdelesini kesti.
Bakan Işık daha sonra Milli Mücadele dönemi, Kore, Çanakkale, Kıbrıs ile 15 Temmuz darbe girişimini anlatan fotoğraf sergisini gezdi.
Işık, ayrıca sergide yer alan bir fotoğrafta Türk bayrağı tutan Kıbrıs Gazisi Mehmet Gemici’yle hatıra fotoğrafı çektirdi.
Öte yandan, Bakan Işık’ın, program yoğunluğu dolayısıyla TÜBİTAK 2016 İHA Türkiye Yarışması ödül törenine katılamadığı belirtildi.