Irak’ta geçen yıl yapılan seçimlerden zaferle çıkan Sadr grubunun lideri Mukteda es-Sadr’ın çoğunluk hükümeti kurmakta ısrar etmesi üzerine seçimin kaybedeni olan grupların oluşturduğu Koordinasyon Çerçevesi, Irak Parlamentosu’ndaki oturumlara katılmayarak sistemi kilitledi.
İran destekli Şii grupların boykotu sebebiyle 10 Ekim 2021’den bu yana cumhurbaşkanı seçilemedi ve yeni hükümet kurulamadı.
Koordinasyon Çerçevesi’nin parlamentoyu çalışamaz hale getirmesi üzerine sine-i millete dönen Sadr grubu, eski başbakanlardan Nuri el-Maliki’nin ya da onun adamı kabul edilen Muhammed Şiya’ es-Sudani’nin başbakan olarak yeni hükümeti kurmasını engellemek amacıyla sokağı harekete geçirdi.
Sadr grubu taraftarları başkent Bağdat’ta parlamentonun, bakanlıkların ve elçiliklerin bulunduğu Yeşil Bölge’ye girdi ve Irak Parlamentosu’nu bastı.
Güvenlik güçlerinin 50 dereceye yaklaşan aşırı sıcağa rağmen toplanan öfkeli kalabalığa ateş açması sonucu onlarca gösterici yaralandı.
Koordinasyon Çerçevesi, Mukteda es-Sadr’ın yeni hükümeti kurmasını parlamento oturumlarını boykot ederek engellemişti.
Mukteda es-Sadr da karşı adım olarak istemediği bir ismin başbakan olmasına izin vermeyeceğini ve onay vermeyeceği bir hükümetin kurulmasına parlamento baskınlarıyla mani olacağını gösterdi.
Sadr grubu taraftarlarının önceki gün gerçekleştirdikleri baskın sonrası Irak Parlamentosu’ndaki oturumlar ikinci bir karara kadar askıya alındı.
Bağdat’ta gerilimin yükselmesi Sadr grubu ve Koordinasyon Çerçevesi arasında Şii-Şii çatışması ihtimalini gündeme getirdi.
Mukteda es-Sadr’ı “korkaklıkla” ve “İngiliz ajanı olmakla” suçlayan Nuri el-Maliki’nin geçenlerde elinde silahla poz vermesi de “Olası bir çatışmaya hazır olduğu mesajı veriyor” şeklinde yorumlandı.
Nuri el-Maliki, Irak’taki mezhep çatışmalarının ve Musul gibi birçok kadim kentin yerle bir edilmesinin önde gelen sorumluları arasında yer alıyor.
Mukteda es-Sadr ile kavgalı olan Nuri el-Maliki’nin internete düşen ses kayıtları ikilinin arasının iyice açılmasına sebep oldu.
Geçenlerde Irak’ı ziyaret eden İran Devrim Muhafızları Ordusu Kudüs Gücü Komutanı İsmail Kaani ve Hizbullah lideri Hasan Nasrallah gibi isimlerin devreye girmesiyle olası bir Şii-Şii çatışması belki önlenebilir.
Fakat Irak’ın içinde bulunduğu siyasi krizden çıkması kolay olmayacak.
Mevcut koşullarda en mantıklı adım parlamentonun feshedilip erken seçim kararı alınması gibi görünüyor.
Sorun şu ki erken seçimde de sandıktan yine benzer bir tablonun çıkması ihtimali hiç uzak değil.
Yeşil Bölge’ye giren ve parlamentoya baskın düzenleyen Mukteda es-Sadr yanlılarına güvenlik güçlerince ara sıra ateş açılsa da ciddi bir mukavemet gösterilmediği kesin.
Bunun sebebi olarak Irak Başbakanı Mustafa el-Kazımi gösteriliyor.
Sadr grubunun gösterilerinin ve Irak’ta sistemin kilitlenerek yeni hükümet kurulamamasının Mustafa el-Kazımi’nin işine yaradığı kesin.
Parlamento feshedilip erken seçim kararı alınırsa mevcut Irak Başbakanı seçimler yapılıp yeni hükümet kurulana kadar görevini sürdürecek.
Mustafa el-Kazımi’nin gelecek seçimlerin ardından da koşulların değişmemesini ve bir numaralı başbakan adayı olmayı ümit ettiğini söylemek yanlış olmaz.