iğde kokar bu mevsim
sokaklarının denize çıkma ihtimali olmayan şehirler
belki bir denizi vardır içinde de kimseler bilmez
nereden bileceksiniz bayım
o şehirlerin orta yerinden akan nehiriz biz
fırat’ız , orontes’iz , dicle’yiz
iğde kokar bu mevsim
sokaklarının denize çıkma ihtimali olmayan şehirler
âh bayım bazıları kan kokarbir de elleriniz
bilmezsiniz siz
anaların gözyaşındandır içindeki deniz
halkın bomba sesiyle uyandığına şahidiz sabahları ezan yerine
yıldızlar şahittir kandil geceleri uçuşan şarapnellere
bir şeytan gelmiştir uzaktan büyük şeytan
alıp şehri anaların elinden teslim etmiştir bir avanesine
arş-ı âlâ da şahittir üzerimizde dönen dolapların iniltisine
mezarlıklarından tanırız biz bu şehirleri bayım
en taze mezarlar çocukların ve kadınlarındır
gözümüzü kapatıp akarız kıyımızdaki cenaze merasiminden
ölenler mi sağdır kalanlar mı bilmem
bildiğim
baba şehit
bir botta bir ana dört çocuk
enkazdan çıkan bez bebek küçük kızın elinde
konuşmuyor oğlan hiç ağlıyor bebek
mezar yeri bakıyorlar akdeniz’de
bakın bayım
bundan ibaret değilortasından nehir akan şehirelbette
köln frankfurt bilmem ne city
meselâ paris
bırakın bombayı karanlığa gömülür bir grevle