Amasra’da partililere seslenen Bakan Tunç, yeni anayasa çalışmalarına vurgu yaptı. Türkiye’nin artık darbe dönemlerinin izlerini taşıyan anayasalardan kurtulması gerektiğini belirten Tunç, “Milletin iradesine dayanan, çağın gereklerine uygun bir anayasa hedefimizdir. Çalışmalarımızı bu doğrultuda kararlılıkla sürdürüyoruz” dedi.
"Şiddeti ve terörü lanetliyoruz"
AK Parti Beylikdüzü İlçe Başkanlığı’na düzenlenen taşlı saldırıya değinen Bakan Tunç, şiddet ve teröre karşı sıfır tolerans politikası yürütüldüğünü ifade etti. Tunç, “Beylikdüzü’nde maskeli bir saldırganın ilçe başkanlığımıza yönelik gerçekleştirdiği bu menfur saldırıyı lanetliyorum. Güvenlik güçlerimiz olayla ilgili titizlikle çalışıyor ve saldırganın kısa sürede yakalanmasını bekliyoruz. Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı hızlı bir soruşturma başlattı. İstanbul teşkilatımıza, ilçe başkanımız ve tüm teşkilat üyelerimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum” dedi.
"Yargıya yönelik eleştiriler mantık dışı"
Ekrem İmamoğlu’nun yargılandığı dava kapsamında bir hakimin tayinine yönelik eleştiriler hakkında sert açıklamalarda bulunan Bakan Tunç, “Bazı çevreler, yargıya yönelik mesnetsiz iddialarla kamuoyunu yanıltmaya çalışıyor. Sözü edilen hakim, ‘reddihakim’ talebinde bulunulan, yani taraflarca davaya bakmaması istenen biriydi. Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun bu tayin kararını ‘sürgün’ olarak nitelendirmek abesle iştigaldir. Yargıya yönelik bu haksız suçlamaları reddediyoruz. Yargımız, anayasanın 138. maddesi gereğince tarafsız ve bağımsızdır. Hiçbir kurum ya da kişi yargıya talimat veremez” dedi.
Tunç, İmamoğlu’na yönelik eleştirilerini sürdürerek, “Bu tür mesnetsiz iddialar yerine, İstanbul halkının sorunlarıyla ilgilenmesi gerekir. Seçildiği günden bu yana abesle iştigal eden bir tutum sergiliyor” ifadelerini kullandı.
Uluslararası hukuk ve basın endekslerine eleştiri
Bakan Tunç, Türkiye’nin hukuk sistemine ilişkin uluslararası endekslerdeki sıralamalar üzerinden yapılan eleştirileri sert bir dille yanıtladı. “Bu endeksler objektif kriterlere dayanmıyor. Parayla desteklenen kuruluşların masa başında oluşturduğu bu sıralamalar, Türk yargısını hedef alıyor. Özellikle ABD Dışişleri Bakanlığı gibi bağışçılar tarafından finanse edilen bu endekslerin, bağımsız bir ölçüm sağladığını kim iddia edebilir? Türk yargısını bu tür manipülatif yöntemlerle karalamaya çalışmak beyhudedir” dedi.
Tunç, basın özgürlüğü endeksine yönelik de çarpıcı bir değerlendirme yaparak, “Türkiye’nin, çocukları katleden, gazetecileri öldüren İsrail’in gerisinde gösterildiği bir endeksin ne kadar güvenilir olduğunu halkımızın takdirine bırakıyoruz. Bu tür sıralamalar, tamamen algı yönetimi amacıyla hazırlanmış manipülasyonlardan ibarettir” şeklinde konuştu.
Yenidoğan çetesi davası başlıyor
Bakan Tunç, kamuoyunda büyük yankı uyandıran Yenidoğan Çetesi soruşturmasının dava aşamasına geldiğini açıkladı. “İlk duruşma bu hafta gerçekleşecek. Mahkeme tarafından iddianame kabul edildi. Davada ortaya çıkan detaylar yargılama sürecinde netleşecek. Süreci hep birlikte yakından takip edeceğiz” dedi.
Tunç, konuşmalarında adalet ve hukuk konularında kararlılık vurgusu yaparak, "Türkiye Cumhuriyeti, bir hukuk devletidir ve bu değerleri yüceltmeye devam edeceğiz" ifadeleriyle konuşmasını noktaladı.