Sözlerim, bu memleketin ekmeğini, suyunu içip Allah’a şükredenlere. Kökleri ve ruhuyla bu topraklara ait olan, Anadolu’nun kadim kültür ve inançlarının kodlarını taşıyan, memleketine gelecek olan zararı kendisine gelecek gibi addedip hassasiyet gösteren, bu milletin seçtiği idarecileri eleştirecekse de yerecekse de art niyet taşımadan, yapıcı, halisane tenkitlerde bulunanlaradır sözüm. Ülkesini ve milletini dışarıya şikâyet eden, çözümü, bu memleketin hasımları olanların sofrasında, masasında arayanları avuçları çatlarcasına alkışlayanlar ötede dursun.
İdeolojik, hamasetle meseleye bakmadan, bir an için dur ve seçimi şer ittifakının kazanmış olduğunu düşün. Akabinde olacaklarını tahayyül et. Eminim aşağıda sıraladığım sonuçlara sen de ulaşacaksındır zira şer ittifakı kendi ağızlarıyla bunu ifade ediyorlar. Hem de seçim vaadi olarak. Evet “seçim vaadi”… “Yakmak, yıkmak, talan etmek, bozmak, iptal etmek vs. diye seçim vaadi mi olur?” deme, oluyor işte! “Yeter ki Tayyip gitsin” korosu bu “vaadleri” açıkça dile getiriyorlar. Bu ifadeleri kimlerle (örtülü) ittifak kurarak yaptıklarına baktığın zaman nasıl bir fırıldaklığın döndüğünü, nasıl bir senaryonun sahnelendiğini anlamak zor olmayacaktır. AB(D)’ye sırtını yaslayıp Türkiye’yi yıkmaya ahd etmiş terör örgütleri ve onların siyasi temsilcileriyle hareket ederek Türkiye’yi “kurtaracaklarını” söylüyorlar. Bakalım bu “kurtarma”nın formülü neymiş onların itikat ve fikirlerine göre. Şer ittifakının kazanmasından sonra karşı karşıya kalacağın tablo işte burada.
-Hükümet, “orada kimse kalmadığı” gerekçesiyle “Kandil operasyonu”nu durdurma kararı aldı. (Halihazırda Karayılan, “buradayız Erdoğan’ı bekliyoruz” diyor, şer ittifakı “şart olsun kimse yok boşuna gitmeyin” modunda).
-Münbiç’te (Fırat’ın Batı’sı) devriye görevini icra eden Mehmetçik geri çağırıldı. (“Mal mal bakın” parolası eşliğinde)
-Afrin tekrar PYD/YPG’nin kontrolüne bırakıldı.(HDPKK, “Afrin’i geri alacağız” derken karnından konuşmuyor!)
-ElBab’ta tesis edilen huzur ve sükûnet ortamı ABD’nin inisiyatifine terk edildi.
-Türkiye’nin kontrolünde bulunan Suriye’deki bütün kontrol noktalarından çekilme kararı alındı, feragat edildi.
-AB(D) öncülüğünde Türkiye’nin güneyinde bir terör koridorunun teşekkülüne onay verildi.
-Yerli ve milli savunma sanayi kazanımları hurdaya ayrıldı. Mevcut ve yapılacak projeler iptal. (Nuri Demirağ’ın uçak fabrikasının başına ne getirdiklerini ibretle oku, bak.)
-(Erdoğan’ın, Montrö’ye alternatif ve gelir kapısı olarak düşündüğü) Kanal İstanbul, AB(D)’nin itiraz ve talimatları neticesinde kağıt üstünde kaldı. (Süveyş, Panama gibi kanalların nasıl para bastığını araştır, oku.)
-Bütün nükleer santral projeleri yarım bırakılarak, anlaşmalar iptal edildi. (Bütün gelişmiş ülkeler çevreci oldukları için bu santrallere sahip!)
-S400’lerin alımı iptal edilip, Türkiye’nin, NATO’ya sadakati sağlandı.
-Yerli otomobil projesi iptal edilerek, konsorsiyum dağıtıldı. Alman marka otomobiller dururken, yerli otomobil üretiminin gereksizliği üzerinde ittifak edildi.
-Hızlı trenler, “göçü hızlandırıyor” diye iptal edildi.
-Ortak yapım F-35 uçakların alınmasına gerek olmadığı kanaatine varılıp, Türkiye’nin hakkı olanlar, Amerika’ya iyi niyet göstergesi olarak hediye edildi.
-”Zahmet çekip 15 Temmuz’ları tasarlayarak yormayın kendinizi” denilip, Batı’nın istediği idari pozisyonu sergileme kararı alındı.
-Mazlumların umudu haline gelip yurt dışında ne kadar proje ve icraat varsa hepsinin kadük sayılmasına karar kılındı.
-Afrika’da, Balkanlarda, Kafkasya’da, Doğu Türkistan’da, Arakan’da, Filistin’de Türkiye’ye umut bağlayan bütün mazlum ve mağdur Müslümanlar, insanlar kendi hallerine terk edilerek Türkiye’nin eski kabuğuna çekilmesi sağlandı.
-(Türkiye’nin yurt dışındaki eli, ayağı, vitrini olup gönül hinterlandımızla bağlarımızı devam ettiren, medeniyet tasavvurumuzun o coğrafyada yaşamasını sağlayan) TİKA, dernekler, vakıflar, bütün kuruluşlar kapatıldı.
…
Ve daha bunlar gibi yüzlerce rezilce, zelilce bir tablo.
Bu durum senin bu topraklara aidiyet hissini törpülemiyorsa, burnunun direğini sızlatmıyorsa buyur şer ittifakı lehine oy kullan, manda perverlerin tezgahına hizmet et. Karar senin…