Salih de İhvan’ı suçladı

Abone Ol

Yemen’de Husileri destekleyerek meşru yönetime darbe yapan ve Körfez koalisyonuna karşı yine Husilerle birlikte savaşan devrik diktatör Ali Abdullah Salih, İran’ın finanse ettiği El Meyadin kanalına konuştu.

Koalisyon güçlerinin başkent Sana’nın kapılarına dayandığı bir dönemde, yeraltında bir sığınakta gizlendiği iddia edilen Salih’in sözleri, kurnazlığı ve manevra kabiliyeti nedeniyle “dans eden yılanın kafası üzerinde oynama becerisine sahip” olduğu söylenen devrik liderin dünyada ve bölgede şekillenen yeni dengeler ışığında çıkış yolu aradığını ve gözünün hâlâ koltukta olduğunu gösterir nitelikte.

Hedef tahtasına Suudi Arabistan’ı oturtan Ali Abdullah Salih, Suudi Arabistan ve Yemen arasında gemişte yaşanan anlaşmazlıkları vesaire gündeme getirerek, koalisyonun aslında darbeye karşı Cumhurbaşkanı Hadi’ye destek için değil, geçmişten gelen kin ve düşmanlık nedeniyle yapıldığı algısı oluşturmaya çalışıyor.

Riyad’a saldırırken, Körfez koalisyonunun bir başka ülkesi Birleşik Arap Emirlikleri’ne ise toz kondurmuyor.

“BAE halkına ve yönetimine saygımız ve sevgimiz tam” diyor.

Salih’in Suudi Arabistan’a saldırırken BAE’ye övgüler yağdırmasında Yemen halkından çalarak bu ülkeye transfer ettiği paraların ve yatırımlarının payı olduğu kadar, Riyad ve Abu Dhabi’nin bölgesel gelişmelere yaklaşımlarındaki farklılığın da etkisi var elbette.

Karşı devrimlerin operasyon merkezi haline gelen BAE, Arap Baharı karşıtı ülkelerin başında geliyor.

Yakın geçmişte BAE’li yetkililerin “Yemen’de tek çözüm Ali Abdullah Salih” meâlinde açıklamaları olmuştu.

Körfez koalisyonunun müdahalesiyle karşı saflarda yer alsalar da, anlaşılan o ki, BAE ile Salih arasındaki “aşk” henüz bitmiş değil.

Oğlunun BAE’den kovulduğu veya ev hapsinde tutulduğu iddialarını yalanlayarak, Ahmed’in hâlâ BAE’de yaşadığını ve güvenliği için evinin kendi adamlarınca korunduğunu anlatıyor.

Yemen’in devrik lideri, El Meyadin’e verdiği röportajda ayrıca Suriye ve Mısır diktatörlerinin yaptığı gibi ve tabii ki BAE’yi oldukça memnun edecek şekilde Müslüman Kardeşler’e yükleniyor.

İran ve Hizbullah yanlısı kanalda aynen şunları söylüyor:

“Müslüman Kardeşler düşmanımız ve vatanın düşmanı. Onlar tüm dünyada ilerlemenin ve siyasetin düşmanları. Çünkü İslam devleti kurmak istiyorlar. Onlar çok tehlikeli bir hareket. Dünyanın en tehlikeli hareketlerinden.”

Hızını alamayan Ali Abdullah Salih, Müslüman Kardeşler’in IŞİD ve El Kaide olduğunu öne sürerek ve herkesten önce IŞİD’e karşı savaştığını söyleyerek IŞİD karşıtı cephede kendisine yer açmaya çalışıyor.

Daha da ileri giderek, Müslüman Kardeşler’i adeta dünyada meydana gelen her türlü kötülüğün kaynağı ilan ediyor:

“Müslüman Kardeşler, Arap ve İslam ülkelerinde yaşanan kötülüklerin ve felaketlerin sebebi. Suriye’de yaşananların sebebi Müslüman Kardeşler. Irak’ta, Ürdün’de ve Mısır’da yaşananların arkasında da onlar var.”

Sanki Yemen halkı kendisine karşı ayaklanmamış ve koltuğunu bırakmak zorunda kalmamış gibi sorunu “Suudi Arabistan’ın Yemen’e düşmanlığı” noktasına indirgemeye çalışan devrik lider, bu arada Arap Baharı karışıtı cephenin yeni liderliğine soyunan Putin’e selam çakmayı da ihmal etmiyor.

“Suudi Arabistan nasıl Amerika’nın Suriye’ye müdahalesini talep etmişse, Başkan Beşşar El Esed de Rusya’nın müdahalesini talep etme hakkına sahip” diyor.

Moskova’ya da mesaj gönderse, Müslüman Kardeşler’i de suçlasa Ali Abdullah Salih’in bu saatten sonra içine yuvarlandığı çukurdan kurtulması artık çok zor.