Ruhumuzun Arayışındayız! – 2

Abone Ol

İslama has ve öz fikirlerimiz ile yoğrulamazsak, batının fikirleri ile yoğruluruz.

Yirminci asırla beraber hızlanan, kendi medeniyetimizin ruhi muhtevasına mutabık üretilen ufukçuları inşa eden, müesseseler kurulmaya çalışılıyor… İnsanlarımızın ufki bakışa sahip olmaları, onları yönlendirecek ufuk hocalarının inşası ufuklu bir medeniyetin inşası demektir. Bizler aslımızı unutup batıya aşık olduğumuz için kendi medeniyetimiz ile yücelmeyi seçmeyip batının bir sütunü olup onu yüceltiyoruz.

Unutmayalım ki; Başka medeniyetlere tabii olmaya çalışmak çok ağır travmaları da beraberinde getirir.

Bizim asıl meselemiz, kendi “medeniyet tasavvurumuza” doğru yüceltme hamlesi yapma istidadımızı kaybedip kaybetmediğimiz bahsidir. Bu yüceltme hamlesinin istidadı kaybedilirse, asıl ruhun mecazi anlamdaki ölümü o zaman gerçekleşir. Ruhunu arayanlar, ruha kavuşmak için ruhi arzularını 15 Temmuz’da fazlasıyla ortaya koymuştur. Asıl bundan sonra ki sürecin nasıl işleyeceği meselesi mühimdir… Medeniyetimizin inşasında ne gibi bir güzergâh takip edileceğidir. Mevcut batı hayat standartını üreten batının alenen yaptığı birçok saldırılarına rağmen, batıdan alınan ödünç kanunlar ile mi devam edeceğiz yoksa bir medeniyet inkılâbına adım atarak, kendi ruhunu insanlara geri verecek aracı müesseselerin inşasını mı sağlayacağız?

Bizim medeniyetimiz kadimden günümüze akıp gelen medeniyet ırmağına Osmanlı’nın son deminde batı tarafından akıtılan kısa süreli bir necasetin geçmesini beklemekte… Zamanın medeniyet inkılâbına gebe olduğu bu hassas dönemin idrakinde müesseselere (medreseler) olan ihtiyaç had safhadadır. Değişim ve medeniyet inkılâbının seyrini istikbale doğru sevk edecek, medreseler… Dünya görüşümüz çerçevesinde, altı oyulan medeniyetimizin yeniden doldurulmasını sağlayacak ve ümmete liderlik edecek Gazali’leri yetiştirecek medreseler… Kendi medeniyetimize ait bir dünya görüşü ortaya koyacaksak, bu müesseselerin (medreseler) varlığı ve yetişecek Gazali’lerin de meydana çıkması elzemdir.

Gazali’ler, ruh köklerimizin, yani İslamın ve yaşantısını insanlara ulaştıracak, bunun ile batıya saldıracak öncülerdir.

Batı tarafından işgal edilmiş medeniyetimiz medreseler marifeti ile inşa edilecektir. Medreselerimiz inşa edildikçe hayatın altyapısı da inşa edilecektir.

Medrese medeniyettir. Medeniyet ise hayattır. Hayatın yoksa ölüsün demektir.

Vesselam.