Rektörler ve Seçimler – 1

Abone Ol

Geçtiğimiz Ekim ayında Yeni Akit Gazetesi’nde, Giresun Üniversitesi mescidinin, yemekhanenin büyütülmesi bahanesiyle 4 ay önce kapatılarak depo olarak kullanıldığı, tadilatın tamamlanmasına rağmen öğrencilerin mescidinin açılmadığı haberi yer almıştı.

Haberde AK Parti Giresun İl Başkanı Hasan Aydın ile Giresun Üniversitesi Öğretim Üyeleri Derneği – GÜNİDER Başkanı Prof. Dr. Cevdet Coşkun’un da görüşlerine yer verilmişti.

İkisi de Giresun Üniversitesi’ndeki meselenin mescid ile sınırlı olmadığında ve GÜNİDER üyesi mütedeyyin öğretim üyelerine uygulanan yıldırma faaliyetlerinin Giresun Üniversitesi Rektörü Aygün Attar’ın yönetim anlayışı haline geldiğinde hemfikirdiler.

Haber yayınlandıktan sonra mescid üniversitenin merkez kampüsünde açıldı.

Bugün de, Giresun Üniversitesi Tirebolu İletişim Fakültesi’nde mescid krizi yaşanıyor. Öğrencilerin namaz kılabilecek bir oda talebini dekanlık ‘yer yok’ bahanesiyle sürekli reddediyor.

Biraz dikkat edince, ‘Bu suça ortak olmayacağız!’ başlıklı bildiriye imza atan ‘Hendekçi’ akademisyenlerden birisinin de Tirebolu İletişim Fakültesi’nde görev yaptığını fark ettim. Üniversitede yaşanan ‘İbadet Hürriyetine Tehditler’ tesadüf eseri değil.

Mesele sadece ibadet hürriyetini engellemeyle de sınırlı değil, 26.04.2012 tarihli Sabah Gazetesi’nde, AK Parti Giresun Milletvekili Nurettin Canikli’nin bir açıklaması var: “Giresun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Aygün Attar göreve gelir gelmez ağır bir ideolojik yaklaşım sergilemeye başlayarak üniversitede tam anlamıyla kıyım yapmaktadır. Giresun ve Giresun Üniversitesi’nin gelişimine zararlar verecek şekilde baskıcı bir anlayışla yüksekokul müdürleri, rektör yardımcıları ve bölüm başkanları bir gecede görevden alınıyor. İdeolojik öncelikler ve intikam duygusuyla yapıldığını düşündüğümüz bu tasfiye operasyonunu kınıyoruz. Akademik özgürlüğe yakışmayan bu siyasi kadrolaşmayı çağdışı buluyoruz”

Canikli’nin açıklamasının ardından GÜNİDER, Giresun Üniversitesi Rektörü Aygün Attar hakkında bir rapor hazırlayarak hem BİMER’e hem de YÖK’e de ulaştırdı.

Raporda Giresun Üniversitesi Rektörü Aygün Attar’ın doktorasını 1990’lı yıllarda Azerbaycan’da yaptığı, doçentliğinin Türkiye’de denkliğinin ve geçerliliğinin olmadığı, Kütahya Üniversitesi’nde açılan soruşturmada meslekten ihraç cezası teklif edildiği, Erdoğan Teziç döneminde YÖK Genel Kurulu’nda aklandığından bahsediliyor.

Giresun Üniversitesi Rektörü Attar’ın Kemal Alemdaroğlu, Doğu Perinçek ve Emin Gürses gibi isimlerle birlikte Talat Paşa Komitesi Yürütme Kurulu Üyeliği görevinde bulunduğu, Doğu Perinçek’in oğlu Mehmet Perinçek ile Rusya devlet arşivlerinde çalışmalar yaptığıda raporda yer alıyor.

Raporun sonunda GRÜ’den uzaklaştırılan 30 öğretim üyesinin listesi de var.

Giresun Üniversitesi Rektörü Aygün Attar’ı, gazetelerinde yer alan ‘Mescid Krizi’ haberine rağmen, Yeni Akit Genel Yayın Yönetmeni rahmetli Hasan Karaya“Sadece güvendiğim birçok dosttan, Rektör Hanım’ın iyi ve başarılı biri olduğuna dair bilgiler aldım” diyerek desteklemesi kafaları karıştırmıştı.

Bugün de Serdar Arsever’in, Hasan Abi’nin yazısından devamla Attar’a desteğini devam ettirmesi ise ayrı bir muamma!