Ramazan gelmiş hoş gelmiş!

Abone Ol

Ramazan gelmiş hoş gelmiş. Ama inşallah eli boş gitmez… Ramazan ayında bir ay boyunca tutulan oruç sadece yeme içme orucu değildir. Her hareketimizin kontrolünü Allah (cc) rızası üzerine sağlamaya dönük mücadeledir de aynı zamanda.

Kardeşliğe, sevgiye, saygıya, paylaşmaya daha çok ihtiyaç duyduğumuz bir dönemde Ramazan ayına eriştirildik. Eriştirene şükürler olsun.

Hayat mücadelesinde bazen insan görmesi gerekenleri de göremiyor. Hırslarımızı ve nefsi duygularımızın yerini, empati ve geçici hayatın imtihanı olarak görme ve değerlendirme ayıdır da aynı zamanda Ramazan.

Yaşamı sonsuzmuş gibi görme hastalığı esasen insanlığın da huzurunu bozan büyük bir sorundur. Samimi oruç ile bu hastalıklardan kurtulmamız dileği ile…

Çünkü hiç kimse kendine ölümü yakıştıramaz. Hatta, öleceğini hiç düşünmez bile.

Ama unutulmamalıdır ki, her yaştaki insan için ölüm ani gelebilir. Canımız da malımız da Allah’ın elindedir. Her kul esas hayat öncesi imtihanını yaşamaktadır.

Her zamandan daha fazla Ramazan’da veren el alan elden daha hayırlıdır. Bu vesile ile iyilik ve güzellikte yarışılırsa, toplumsal huzur daha da artar. Her hastalığın anası stres ve sıkıntı ise bunu yenmenin en kolay yoludur da aynı zamanda paylaşmak.

Müslümanın Müslümana güler yüz göstermesi sadaka ise gülen yüzleri görmek ve yüzleri güldürmek de Ramazan ayında daha çok olmalı.

Kendinize ve sevdiklerinize zaman ayırın 11 ayın sultanı Ramazan ayında. Lüks iftar yemekleri Ramazan ayında kontrol etmeye çalıştığınız nefisinizi şımartmasın. Ramazan’ın sevabını alıp götürecek duygularınıza izin vermeyin.

Esas terbiye nefsi terbiyedir. Bir rivayet: Allah (cc) nefsi yarattıktan sonra “Ben kimim, sen kimsin? diye sormuş. Nefis de:

“Ben benim, sen sensin”! diye cevap vermiş. Bunun üzerine Allah ona azap vermiş, cehenneme atmış, sonra yine sormuş:

“Ben kimim, sen kimsin”?Nefsin cevabı aynı olmuş: “Ben benim, sen sensin”!

Hangi azâbı verdiyse, nefis gurur ve enaniyetinden vazgeçmemiş. Nihayet uzun süre aç bırakarakbir nevi oruç tutturmuş, sonra tekrar sormuş:

“Ben kimim, sen kimsin”?Nefis bu sefer şu cevabı vermiş:

“Sen benim Rabb-i Rahîmimsin, bense senin âciz bir kulunum”… (el-Havbevî, Dürretüt’l-Vâizîn, s. 11)

İnsan şöyle bir düşününce arzu ve isteklerinin sonu olmadığını görebiliyor. Ancak, dünyadan hiçbir şey alıp götüremiyor. Benliğimizi ve beden disiplinimizi, sabrımızı ve nefsimizi disipline sokma ayı olarak görelim Ramazan’ı ve kendimizi resetleyelim inşallah. Bu vesile ile okurlarımın ve Müslüman aleminin Ramazan ayını kutlarım.

Allah’ın rızası üzerine bir ay geçirmelerini yine Allah’tan dilerim.

Selam ve dua ile…