Birileri bir şeyler dese ve dönüşse her bir şey. Hani işe yaracaksa ben bile söylesem ya da sussam sahiden. Şöyle sevgi dolu bir barış türküsü şimşekler çaktırsa insanlığın diyalektik yüreğinde. Ya da kadim bir anlatı, Ahd-i Atik ya da Cedid’den uslandırabilse insana dair tüm azgınlıkları.. Olmadı, Ku’ran’dan bir Ayet’i önemseyip şiar edinerek kendisine, durdursa ya bir Müslüman önder her bir masum ölümlerini!… Ya da yüce insanlık adına büyük bir hümanist çıkıp etkili bir söylevle son verse ya tüm bu azaplara!..
Kadim karada ölüm rengi var, denizdeki mavi cesetler gözlerimizin içine içine kulaç atıyor. Yukarıdan yağan bombalarda leblebi tadı yok, bir düğünün havai fişek kutlamalarına hiç benzemiyor ışıklı ölüm. Tamam alıştık biz, mecburen alıştık her gün yüzlerce ölmeye, e be birader tüm dünya da zevk mi duyuyor ölü bedenler, parçalanmış çocuk resimleri görmekten her yeni bir gün?
Tamam anladık, Müslümanları hiç sevmiyorsunuz, sizin köpekleriniz olmayı kabullenmedikleri sürece. Sizin çıkarlarınız için kendi halklarına ihanet edip onlarla savaşmadıkça. Bu sizin dünyaya tapınış ritüelinizin bir parçası, bunu iyi bildik de, sizlerin kudretli iradenizle hala ayakta tutulan rejimlerle savaşmayı göze alamayıp ve sadece evlatlarının yaşaması uğruna her şeylerini terk edip kendilerini göç yollarına vuran masum mültecilerle derdiniz ne?
Tarihsel bir intikam zevki mi alıyorsunuz, Müslüman evlatlarının sizlerin “merhametli” ellerine kavuşmak üzere Akdeniz’de telef olmasından?
Bağırıp haykırmalıyım!.. Ya da birileri yapmalı bunu…
Akdeniz ceset kusuyor… Tarih boyunca görmediği kadar ölü insan bedenini serin sularında taşıyor… Esed ve benzeri katillerin ateş dolu ölümlerinden çocuklarını kaçırmaya çalışan insanlar, sahillerinde tatil yapabilmek için binlerce lira ödenmek zorunda olan Akdeniz’in serin sularında ölüp çoluk çocuk o sahillere vurarak, hem bu “bedeller” ödemiş tatilcilerin hem de tüm dünyanın huzurunu kaçırıyorlar. Madem öldünüz, niye karaya vuran cesetlerinizle yaşayan dünyaya rahatsızlık veriyorsunuz birader?
Rahatsızım, hem de çok!…
Selam ve dua ile…