Günümüz dünyasının savaşları silah, ekonomi ve en önemlisi de bir örümcek ağı gibi fikirle örülmüş ideolojilerle yapılıyor. Devletlerin genişleme stratejileri, ekonomik atılımları eğer gelişmekte ise terörle, gelişmiş ise dünya savaşıyla ama orta düzeyde ise fikri akımlarla durdurulabilir. Türkiye, gelişmekte olan ülkelerin üstünde, devler liginin ise yolcusu olan bir ülke.. Türkiye’nin bugününü anlamak istiyorsak, Osmanlı topraklarında 1876-1918 arasında cereyan eden isyan hareketlerinin temelini, ifade özgürlüğü ve demokrasi ile süslenmiş içinde zehir bulunan pastayı analiz etmek gerekir.
Dün ile bugün aynı
Osmanlı’ya sunulan bu pasta dezenformasyonla (Kasti yanlış bilgi, provokasyon) kaplanmış, 624 yıllık bir birikimi yıkanbir görev üstlenmişti. 33 yıl boyunca başta eğitim ve sanayi olmak üzere kalkınma hareketi başlatan Osmanlı, Önce Rus savaşı, sonra Ortadoğu’da Lawrence’ın fitne ateşi ve devamında Emmanuel Carasso’nun İtthat ve Terakki’si ile parçalara bölündü. Kemalist dikta ise bu milleti kabuğuna hapsetti, Türklük üstünlüktür dedi, sonra da bu millet şeftali bile üretemez çıkışları yaptı.Ne yazık ki bugünkü Türkiye, 1876-1908 dönemini yaşıyor. Ya bir şahlanışın yada itaatkarlık rolünün pekişeceği bir arifede. Dünün Çarlık Rusya’sı ve Ermenisine, bin yıllık tarihini silen İttihat ve Terakki’sine karşı bugün PKK- PYD’si, Bolşevik 3. Nikolay Putin’in hayali Sovyetleri ve millet lehine dilini kilitlemiş CHP’si var.
Hırsızın hiç mi suçu yok?
Tarihin akışı daima birlik olmuş halkarın lehine şekillenir. Türkiye 7 Haziran’dan bu yana 5 ayrı büyük terör eylemiyle karşılaştı. Ölülerin öcünü boynumuza takmak bir yana dursun, tek suçluları Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakan Davutoğlu ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan oldu, her seferinde hedef tahtasına kondu. Peki ya Nasreddin Hoca’nın ahaliye sorduğu gibi hırsızın hiç mi suçu yok? Bugün ülkenin sözde muhalefeti partisinin lideri olduğunu iddia eden Kılıçdaroğlu, Putin’in en itaatkâr müttefikidir. PKK’yı- PYD’yi, Putin’i, Esed’i kınadı mı bir kere? Ne kınaması Ya Hu.. Ne diyorum ben.. Türkmenlerin bölgesi olan Bayırbucak için ne bayır kaldı ne bucak demedi mi bu “Milli” muhalefet. Türkiye’nin kaybettiğini söylemedi mi? Vallahi söyledi… Kazanan kim? Tabi ki, kan kardeşleri olan Putin ve Esed. Daha ne ister ki bu diktatörler. Türkiye vurulacak, kendileri kahraman olacak devletin liderine katil diyecekler ve bunu diyenlerde Cumhuriyet’i kuran partinin yöneticileri olacak. Bir de üstüne her geçen gün sesini yükselten bir devşirme Milli beyaz Türk ordusuna sahip olacaklar. Soruyorum, daha büyük müttefiki mi var mı Putin’in? Vay halimize… Bu devşirme beyaz Türk ordusu susmadıkça, Putin vurmaya devam edecek. Allah bizi içimizdeki itaatkârlardan korusun. Şunu herkes bilmelidir, tarihi hataların tekerrür etmemesi için İttihatçı, Rus piyonu, Bolşevik hayranı, İran müttefiki ideolojik cuntayı susturup, tek vücut olmak her Türkiye vatandaşının vazifesidir. Bugün Suriye, yarın Türkiye…