DEMET İLCE / MUHABİR
Yeni bir çalışma, plasentada gizlenen "zombi hücrelerin", hamileliğin sonlarında veya doğumdan kısa bir süre sonra ortaya çıkan bir tür kalp yetmezliğinin temelini oluşturabileceğini ortaya koyuyor.
Bu ölümsüz hücreler, doğum sonrası kardiyomiyopati (PPCM) olarak bilinen ve kalbi zayıflatarak kanı verimli bir şekilde pompalayamayan, tam olarak anlaşılamayan durumu tedavi etmenin potansiyel yollarına işaret ediyor. Bu tür kalp yetmezliğinin semptomları hafif ila ölümcül arasında değişmektedir ve ABD'de tahminen 1.000 canlı doğumda 1'i, Nijerya'da ise yaklaşık 100 canlı doğumda 1'i etkilemektedir.
Science Translational Medicine dergisinde 17 Nisan Çarşamba günü yayınlanan yeni çalışma, en azından bazı ölçütlere göre hamilelik sırasında hızlandığı görülen bir süreç olan biyolojik yaşlanmaya da ışık tutabilir.
Harvard Tıp Fakültesi'nde tıp alanında yardımcı doçent ve Massachusetts Genel Hastanesi'nde kardiyolog olan ilk çalışmanın yazarı Dr. Jason Roh, "Burada bir bağlantı olabileceğine inanıyoruz" dedi.
Hamilelikte biyolojik yaşlanmaya ilişkin çalışmalar çoğunlukla epigenetiğe baktı, ancak yeni çalışma plasentadaki hücreler tarafından üretilen proteinlere baktı. Henüz bu iki süreci birbirine bağlayan doğrudan bir kanıt yok, ancak bu daha sonraki araştırmalarda potansiyel olarak ortaya çıkarılabilir.
Plasentada biyolojik yaşlanma
PPCM'nin kesin nedeni bir gizemdir, ancak bu durum, hamileliğin ortası ile doğum sonrası dönem arasında ortaya çıkan kalıcı yüksek tansiyonu içeren bir durum olan preeklampsiye bağlanmıştır. Preeklampsinin bu tür kalp yetmezliği için bir risk faktörü olduğu iyi bilinmektedir, ancak son yıllarda ortaya çıkan kanıtlar, iki durumun aslında altta yatan nedenleri paylaşabileceğini öne sürmektedir.