Ramazan ayının ilk gününde olmanın huzuruyla hayata bakan Müslümanların belki de bu müstesna ayda yüce Yaratandan niyaz edecekleri en önemli talep ülkemizin ve insanlığın üzerindeki bela ve musibetlerin kaldırılması olacaktır.
Aylardır farklı problemlerle bunalan gönüller Kur'an ayı olan Ramazan ayında manevi huzura ermek için kalben ve lafzan dualar edecektir. Hakikaten bir yılı aşkındır insanımız sıkıntıların bin bir çeşidiyle imtihan olmaktadır.
Okul ve öğretmenin önemi ortaya çıktı
Pandemi sürecinin en mağdur kesimi eğitimin öznesi olan öğrencilerdir. Bilindiği üzere öğrenciler yaklaşık iki yıldır okullarından uzak, uzaktan eğitimle geleceklerini şekillendirmeye çalışıyorlar.
Pandemi döneminin çocukları, yıllar içinde akademik ve sosyal gelişimlerinde yüz yüze eğitimden uzak kalmanın problemleriyle karşı karşıya gelecektir. Bu süreçte okulun ve öğretmenin önemi de bir kez daha anlaşılmış oldu. Teknoloji, robot yapabilir fakat gönüllere giremez, bir çocuğun gözlerinin içine bakıp ona sevgi ve güven aşılayamaz. Bir çocuğu onlarca robotun ya da bilgisayarın bulunduğu odada aylarca tutsanız da o çocuk insan olma vasfından kaynaklı sosyal ve psikolojik ihtiyaçlarını karşılayamaz.
Not adaletsizliğine dur denilmeli
12. sınıfların ikinci dönem sınavları yapıldı. Sınav gurubunda yer alan 12. sınıflar için artık tek hedef 26-27 Haziran'da yapılacak YKS sınavına girmek. Burada özellikle öğrencilerin yazılı yoklama ve performans notlarıyla ilgili farklı uygulamalardan bahsetmek yerinde olacak. Bazı okullar pandemi zaruretinden dolayı tüm öğrencilerini notla desteklerken bazı okullar ve öğretmenler öğrencilerin derslere katılımı, EBA üzerinden gönderilen ödevlerin yapılması gibi kıstaslarla düşük notlar vermektedir.
İnternet imkânının olup olmaması, evde yeterince bilgisayar olup olmaması, evlerin fiziksel imkân açısından yeterli olup olmadı gibi hususlar dikkate alınmadan yapılacak düşük not verme uygulaması çok ciddi adaletsizliklere sebebiyet verecektir. Bu duruma Milli Eğitim Bakanlığı müdahale etmeli ve dezavantajlı öğrencilerin bir de not bakımından mağduriyet yaşamalarının önüne geçilmelidir.
Merkezi sınavlarla ilgili değişiklik yapılmamalıdır
8 ve 12. sınıflar bir üst eğitim kademesine geçmek için çalışmalarını hızlandırdılar. Pandemi tedirginliği bir yandan belirsizlikler de yaklaşık 4 milyon öğrenciyi kara kara düşündürmektedir. Sınav tarihlerin ertelenmemesi gerekmektedir. Sosyal medyada oluşturulan talepler ve kamuoyu çalışmaları sınav tarihleri konusunda yetkilileri farklı kararlar almaya itmemelidir.
Müfredatla ilgili herhangi bir değişiklik de bu süreçte öğrencilerin çalışma planlarını allak bullak edecektir. LGS’de Türkçe dersi için dil bilgisinin sorulmaması bile gereksiz ve sınava birkaç ay kala öğrencilerin hazırlık süreçlerini olumsuz etkilemiştir. Her konudan kısa bilgelerin sorulduğu bir kitapçıkta çocukların avantajına olan dil bilgisi konularının sorulmayacak olması çocukların anlam bilgisinde daha fazla yorulmalarına sebebiyet verecektir.
Ara sınıfların ikinci dönem sınavları nisan ayına ertelenmişti. Bu süreçte uzaktan eğitim şeklinde eğitimlerine devam ediyorlar. Bu gruplar için de yukarıda bahsedilen yazılı ve performans notları bir cezalandırmaya dönüşmemelidir. Neticede " Korona Kuşağı" diye adlandırılacak bu kuşaklar için toplumun tüm kademeleri iyileştirici ve olumsuz etkiyi azaltıcı tedbirler almak durumundadır.