Fenerbahçe alt yapısında yetiştikten sonra Kadıköy’de taktığı eldivenleri Anadolu’nun birçok farklı kulübünde başarıyla taşıyan Ertuğrul Taşkıran, spor muhabirimiz Bora Akyol’a özel açıklamalarda bulundu. İşte tecrübeli file bekçisinin gündem yaratacak açıklamalarından öne çıkanlar:
Trabzon’da yaşanan olaylar hakkında ne düşünüyorsun?
"Daha önce bu ve buna benzer olaylar Trabzon’da yaşandı. 2014-15 sezonunda benim Sivasspor’da oynadığım dönemde taraftarların kafama attığı bir cisimle yaralanmıştım. Kanama olmasına rağmen bir şekilde maça devam ettim. Daha sonrasında hakeme saldırı, şampiyon oldukları sezonda Antalyaspor maçında yaşananlar... Bunun gibi birçok şey yaşandı. Elbette sadece Trabzon’da yaşanmıyor. Ancak üst üste Trabzon’da olaylar yaşandığı için caydırıcı cezalar olması gerekiyor. Bunun yanında bazı Fenerbahçeli oyuncuların maç esnasında ve yedek kulübesinde yaptığı hareketler de kabul edilebilir değil. Ama ne olursa olsun seyircilerin sahaya girmemesi ve buna engel olunması gerekiyordu. Kaotik ortamlar Türk futboluna zarar veriyor. Umarım bu bir son olur ve bir daha yaşanmaz."
Bir futbolcu olarak kendini deplasmanlarda güvensiz hissediyor musun?
"Türkiye’de kupa maçları dahil birçok farklı deplasmanda sahaya çıktım. Hiçbir zaman güvenlikle alakalı endişe ve korku yaşamadım. Bundan sonra da yaşamayacağım. Bu tarz şiddet olaylarının arkasında bazı farklı hikayeler var. Bu doğrultuda olaylar yaşanıyor. Bir şekilde insanları kitleler halinde buna yönlendiriyorlar. Doğru olan futbolda kardeşliğin ve dostluğun önde olması. Üzerine görev düşen yöneticilerimiz bu doğrultuda yönlendirme yaparlarsa bu olayların bir daha yaşanacağını düşünmüyorum."
Türk futbolunun içinde bulunduğu durumu nasıl değerlendiriyorsun?
"Yöneticilerin oyuncu seçimleri ve kadro yapılanmalarında yaptığı hatalar kulüpleri borç batağına sürüklüyor. Nitekim Bursaspor, Gaziantepspor, Eskişehirspor ve Kayseri Erciyesspor gibi takımlar, bu yanlış politikaların ve o dönemki yöneticilerin yaptığı hataların kurbanı oldu. Bu koca camialar şu an amatörde ya da alt liglerde mücadele etmeye çalışıyorlar. Türk futbolu yönetici eksikliğinden kaynaklanan çok ciddi problemlerle yüzleşiyor. Bu durum değişir mi değişmez mi bilmiyorum. Volkan, Emre, Burak, Egemen, Selçuk, Hamit ve Servet gibi abilerimiz yeni görev almaya başladılar. Bu isimler Türk futbolunda söz sahibi oldukça bazı şeylerin iyiye gideceğini düşünüyorum. Ama yönetici profili değişmezse Türk futbolu şu an içinde bulunduğu halden daha da kötü durumlara gelecek. Özellikle kulüpler ekonomik anlamda çok ciddi borç yükü altındalar. Günü kurtarmaya yönelik harcamalar yapılıyor. Bu da bana çok sürdürülebilir gelmiyor. Gidişat iç açıcı değil."
Fenerbahçe maçında yaşadıkların için ne söylersin?
"Saraçoğlu'nda Fenerbahçe'ye kolay kolay kafa tutması karşılık vermesi mümkün olmuyor. Biz oyun olarak öne geçtik, geri düştük. Berabere ayrıldık. Bizim için altın değerinde bir 1 puan oldu. Benim altyapım Fenerbahçe. Ben Fenerbahçe alt yapısında aldığım terbiye ve ahlak gereği armasını taşıdığım takımın menfaati doğrultusunda elimden gelen mücadeleyi sergiledim. Fenerbahçe'ye karşı oynadığım maçlarda da bu bağlamda gerekeni yaptım. Fenerbahçe maçında zaman geçirdiğimi düşünüyorlar. 2-1 geriye düştüğümüzde ayağıma kramp girdi ve yerde kaldım. Sağlık ekibi adaleme en sonunda iğne batırmak zorunda kaldı. Taraftarın bir bölümü bana ısınma esnasında bile ağır küfürler etti. Maç sonunda da özellikle sosyal medyada çok ciddi tepkiler gösterdiler. Olabilir, sonuçta Fenerbahçe şampiyonluğa oynuyor. Baskı doğrultusunda olabilir ama edilen küfürler hakaretler, bunlar hoş şey değiller. Gerçek Fenerbahçe taraftarı neyin ne olduğunu biliyor. Her zaman beni Fenerbahçe kimliğimle takip ediyor. Bulunduğun her takımda destek veriyor."
Milli takımın kaleci seçimleri için ne düşünüyorsun?
"Açıkçası A Milli takımın kaleci seçimleri beni tatmin etmedi. Farklı kaleciler değerlendirilebilirdi. Ancak taşların yerine uzun vadede oturacağını düşünüyorum. Eğer bende davet alırsam tecrübemle elimden gelen yardımı milli takıma vermeye hazırım."
Süper Lig'de beğendiğin genç kaleciler kimler?
"Konyaspor'un kalecileri Deniz Ertaş ve Mehmet Erdoğan 15-16 yaşlarında ara ara A takımda antrenmana gelen genç oyunculardı. O havayı solusunlar diye geliyorlardı. Deniz ve Mehmet'in karakter, fizik ve çalışma istekleri ile gelecek vaat ettiklerini düşünüyorum. Ayrıca Bartu Kulbilge ile antrenman yapma imkânı buldum. Onun da fiziksel kapasitesi koordinasyon ve oturaklılığı iyi. Onun da önünün açık olduğunu düşünüyorum."
Enis Destan, Dzeko ve Icardi...
"Ligde çok öne çıkan kaliteli oyuncularla oynadık. Oyun olarak beni etkileyen Enis Destan oldu. Beni oyunuyla çok şaşırttı. Yaşı genç ve oyunu oturaklı. Hem mutlu oldum hem de kendini bilerek oynaması fiziksel olarak rakiplerine üstünlük sağlaması beğendiğim oyunculardan oldu. Dzeko'yu söylemeye gerek yok o dünya yıldızı. Icardi de öyle Galatasaray maçında mağlup olduk ama saha içinde var mı yok mu derken bir anda yıldızlaşıyor."
Alanyaspor olarak hedefleriniz nedir?
"Fatih hoca geldikten sonra son 6 haftada 3 galibiyet ve 3 beraberlik serisi yakaladık. Takımda güzel bir hava oluştu. Kalan haftalarda zor maçlarımız var. Ancak ligde üst sıra hedefimiz devam ediyor. Puanlar hem alta hem üste çok yakın. Gelecek hafta Gaziantep'i yenersek çok farklı şeyler konuşulabilir."