Ramazan

'Oruç tut, sıhhat bul'

Bedenî bir ibadet olan oruç, bir farzın yerine getirilmesinin yanında Peygamber Efendimizin (s.a.v.) hadisişerifte beyan ettiği gibi sağlık açısından da birçok fayda sağlamaktadır. Düzenli yemekle vücuttaki organların dinlenme fırsatı bulduğu oruç, bizler için yine Peygamber’imizin ifadesiyle hem maddi hem de manevi “kalkan” vazifesi görmektedir.

Abone Ol

Hüseyin Türkoğlu / Diriliş Postası

PEYGAMBER Efendimiz (sav) bir hadisişeriflerinde, “Oruç tutunuz, sıhhat bulunuz” buyurarak ibadet olarak dinimizin esaslarından olan orucun sağlığımız için de sayısız faydaları olduğunu bize öğretmiştir.

  • GÜNÜN AYETİ
    Hâ Mîm. Apaçık olan kitaba yemin olsun. Biz onu (Kur’an’ı) mübarek bir gecede indirdik. Şüphesiz biz, insanları uyarıcıyız. (DUHÂN, 1–3)

BESLENMEYE DÜZEN

Zira oruç, sahur ve iftar olmak üzere günde iki öğün yemekle tutulduğu için oruçlu kimsenin vücudu bir ay boyunca belli bir düzene girer. Normalde üç öğün yemekle birlikte gün içinde ve hatta yatıncaya kadar sürekli bir şeyler atıştırarak ölçüsüz bir beslenme sergilemekteyiz. Normal yemek saatleri dışında davetler, misafirlikler, beş çayları derken vücuttaki organlar neredeyse hiç dinlenemez. Oruç tutan kimsenin ise bu türden sürekli beslenme durumu olamayacağı için pankreas ve sindirim sistemi başta olmak üzere iç azaları dinlenme fırsatı bulur. Uzmanlar, Peygamber’imizin “Oruç kalkandır.” hadisişerifinin, orucun insanları günahlara karşı koruduğu gibi birçok rahatsızlıktan da koruduğu anlamına geldiğini belirtiyorlar.

  • GÜNÜN HADİSİ
    Canımı elinde tutan Allah’a yemin ederim ki oruçlunun ağız kokusu, Allah katında misk kokusundan daha hoştur. (BUHÂRI, MÜSLİM)

ÜÇ ŞEY KALBİ KATILAŞTIRIR

Günümüz insanları önce aşırı beslenme alışkanlığı ile kilo alarak sağlıklarını bozuyor; sonra da çeşitli yöntemlerle bu kilolardan kurtulmaya çalışıyorlar. Hadisişerifte üç şeyin kalbi katılaştırdığı ve bunların “Çok yemek, çok uyumak ve çok konuşmak” olduğu ifade ediliyor. Dolayısıyla Ramazan ayı bu bakımdan çok önemli bir fırsattır. İnsan açlığa tahammül bakımından bir miktar zorlansa da iftar ve sahurda da ölçüyü kaçırmayarak daha sağlıklı olacaktır. Oruç, Ramazan ayına mahsus bir farzdır ancak farklı zamanlarda oruç tutulması da tavsiye edilmiştir. Şevval ayında altı gün oruç tutulması, Ramazan’a hazırlık bakımından Şaban ayında oruç tutulması tavsiye edilirken pazartesi ve perşembe günlerinde düzenli tutulan oruçlarla da manevi bereketinin yanı sıra vücudumuzu dinlendirmiş oluyoruz.

  • GÜNÜN DUASI
    Ey Rabb’im; kıldığımız namazı, tuttuğumuz orucu, bütün dua ve ibadetlerimizi kabul eyle. Bizi doğru yoldan ayırma. Sen bağışlayıcısın, günahlarımızı affet.

ORUCUN FAYDALARI

Uzmanlar, yeme alışkanlıklarına bir düzen getiren orucun sağlık bakımından birçok faydasının olduğunu; özellikle sabır ve irade güçlenmesi sağladığını, zihni keskinleştirdiğini, kilo verdirerek bedeni forma soktuğunu, kansere yakalanma riskini düşürdüğünü, pankreası dinlendirerek diyabet, şişmanlık ve kalp hastalığına yakalanma ihtimalini düşürdüğünü ve alzaymır riskini azalttığını belirtiyorlar.

'Mazeretsiz' oruç tutmamak

Geçerli bir mazereti olmadığı hâlde oruç tutmamak büyük günahtır. Mazereti olmadığı hâlde Ramazan orucunu tutmayan bir Müslüman, tutmadığı bir günlük orucun yerine başka zamanlarda ömür boyu oruç tutsa dahi bunu telafi edemez. Peygamber’imiz (sav) bu konudaki bir hadislerinde şöyle buyurmuştur: “Kim hastalığı ve bir ruhsatı/mazereti olmaksızın Ramazan ayından bir gün oruç tutmazsa bütün günleri oruç tutsa yine bu orucu yerine getiremez.” (Ebu Davud, Tirmizi, İbn-i Mâce)

...

Sadaka taşı

İlk örnekleri Selçuklulara kadar dayanan sadaka taşı, Osmanlı Devleti’nde yaygın olarak uygulanan, veren elin alan eli görmediği bir yardımlaşma geleneğidir. Ecdadımızın uyguladığı insan merkezli mahalle anlayışının en güzel örneklerinden birisidir. Umumiyetle cami civarında bulunan sadaka taşlarının üzerinde para konulabilecek bir oyuk vardır. Zenginlerin Ramazan ayında ya da farklı zamanlarda planladıkları sadaka, şehirlerin veya mahallenin belli noktalarındaki bu sadaka taşlarına konulur; ihtiyacı olan fakirler de buradan ihtiyacı kadarını alır. Böylece veren kimse bir gurur ya da kibre kapılmadığı gibi alan da rencide olmaz.

...

Yüzyılların geleneği: İftar topu

İftar topu, Anadolu’da yüzyıllardır süregelen Ramazan ayına mahsus iftar açma vaktinin bildirilmesi geleneğidir. Ramazan ayında Müslümanlar, oruçlu geçirdikleri günün sonunda akşam ezanı ile birlikte iftar topunun atılmasını beklerler. Şehrin veya semtin yüksek bir yerinde konuşlanmış olan top, ezan okunmasıyla birlikte patlatılarak iftar vaktinin geldiği bütün ahaliye bildirilmiş olur. Böylece Allah rızası için tutulan oruçlar besmele ile açılır. Ramazan davulu gibi iftar topu da günümüzde hâlen birçok şehirde geleneksel olarak devam etmektedir.