Nur topu gibi bir sorun: “M Nesli”

Abone Ol

Dünyaya Batı’dan yayılan bir nesil türünden bahsetmek istiyorum; “M Nesli”. Daha çok Müslüman coğrafyanın gençlerini ilgilendiren bir nesil. Bu neslin Batı’da ortaya çıkış amacıyla dünyaya yayılış amacı birbirinden çok farklı özellikler göstermektedir.

Her fikri ve dini hareketin odak noktasını, doğal olarak, gençler oluşturduğundan bu M Nesli akımı da Batı’da yaşayan Müslüman gençler tarafından oluşturulmuştur. Tüm gençlik yazılarımda dile getirdiğim gibi artık yetişkinlerin yazmış olduğu hiçbir gençlik formülü tutmuyor. Yeni dünyada gençliğin meseleleriyle, onlara yol çizme gayretinde olanların dertleri uyuşmuyor. M Nesli tek bir şey istiyor: “Müslüman gençler, dünyadaki herhangi bir dine, görüşe mensup akranları gibi aynı şeyi istiyor.” Bunu da gençler olarak kendilerinin yapabileceğine inanıyorlar.

Batı’da yaşayan Müslüman gençler hayatlarının büyük bir bölümünü; 11 Eylül 2011’in gölgesinde ve sonra düzenli aralıklarla Charlie Hebdo, DEAŞ’ın infaz görüntüleri gibi Müslümanları dışarıya kötü lanse eden durumlar ekseninde geçirdiler. Bu durum oradaki Müslüman gençleri toplum içerisinde devamlı İslamofobi ile uğraşmak zorunda bıraktı. Bunun üzerine Batı’da ötelenen Müslüman gençler yeni bir kimlik politikası arayışı içerisine girdiler. Dönemin ruhuna uygun ve oranın hakim kültürünü taklitten öteye geçemeyen moda anlayışını kendilerine benimsemekle birlikte, önlerine koyulan tabuları da yıkmaya odaklanmışlardır. Böylelikle kendilerini yaşamış oldukları topluma bu şekilde kabullendirme yoluna gitmişlerdir. Buraya kadar aslında bir problem yok. Problem bundan sonra yaşanmaktadır.

Büyüyen bu orta sınıf M Nesli’nin ürün ve marka zevkinin değiştiğinin ve yüksek kaliteli ve lüks ürünlere yöneldiğini görmekteyiz. Günümüz deccali olarak niteleyebileceğimiz kapitalizm bu durumu fırsata çevirerek M Nesli’ne alkolsüz bira ve şarap, Noel süslemeleri, İslami tarzda aşk ve cinsellik gibi meta ve düşünceleri empoze ederek kendisine yeni bir pazar açmış bulunmaktadır. M Nesli aktif bir şekilde “Doğu ve Batı” arasında köprü kurmayı amaçlıyor, Kapitalizm ise bu durumu hızlandırıyor.

The Economist’e göre Batı’daki helal bira tüketimi geçtiğimiz yıla nazaran 2.2 milyar litre artmıştır. M Nesli maskesiyle İran’daki gençlere ulaşan kapitalizm İranlı gençlerin bir önceki seneye nazaran dört kat helal bira tüketmesine neden olmuştur. Ve alkolsüz bira satışının neredeyse 1/3’ü Ortadoğu’da gerçekleşmiştir. Maskelenmiş bu yapıyı çabuk çözen Singapur, İslam Din Konseyi kararıyla alkol kültürünü taklit ettiği için helal bira tüketiminin durdurulduğunu açıklamıştır.

M Nesli’nin Türkiye’ye yansıması ise şu anlık giyim sektöründe kendisini göstermektedir. Sosyal medya üzerinden Insta Girl denilen garip kişilik tiplerinin M Nesli’nin yeni kimlik politikasını Türkiye’deki gençlere benimsetmeye çalıştığını söyleyebiliriz. M Nesli’nin Türkiye’ye girişi sadece giyim sektörüyle sınırlı kalmayacağını önümüzdeki yıllarda daha net göreceğiz. Peki Türkiye olarak ne yapmalıyız? Nasipse haftayaki yazımda da onu irdeleyeceğiz. Sağlıcakla kalın…