Kendinden umudu olmayanın başkasının iyiliğini hor görmekten başka çaresi yoktur. Bu hal tam olarak CHP’nin temsil ettiği halin tarifidir.
Türkiye’de bir darbeye teşebbüs edilmiş, darbe sonrası işgal planları yapılmış, yüzlerce şehidimiz, binlerce yaralımız var; ama CHP, BBC’ye Türkiye’yi şikâyet ediyor. Geçmişi darbelerle dolu, başından beri darbe yaparak devleti gasp etmiş bir dikta geleneğinin temsilcisi CHP’nin memleket hayrına bir planı olmadığı gibi inşallah dediği bir şey de yok.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun dün grup toplantısındaki konuşmasını dinlerken, “Bunların bizi oyalamaktan başka derdi yok o yüzden sürekli sataşıyorlar” dedim içimden. Bu yazıdan sonra CHP’yi, CHP’li siyasetçileri ciddiye almama, ademe mahkum etme kararı almış bulunuyorum.
Çünkü iyilik yapmak, yorucudur aslında. İyilik emek ister, zaman ister, disiplin ister, bakım ister. Kötülük öyle değildir, başlatman yeter kendiliğinden büyür yayılır. Mesela bir damla haram, karıştığı helalin tamamını haramlaştırabilir; ama bir damla helal, haramı helale çeviremez. İyilik sürekli diri tutulması, desteklenmesi ve emek verilmesi gereken bir haldir. Bu durumda CHP, kendinden hiç umudu olmadığı için bütün iyiliklere sataşarak, iyilik yapanların dikkatini dağıtma görevini üstlenmiş görünüyor. Görevi kim vermiş bilmem ama bunun adının vesvese olduğunu biliyorum.
İşte bu sebepten dolayı bence yapılması gerek CHP’iademe mahkum edip yok etmek olacaktır. Sataşmalarını ciddiye alırsak iyi insanların, fedakârların hayalleri olanların emek verenlerin oyalanmasına sebep oluruz. Suriye, Musul, Kerkük, Yeni Anayasa,başkanlık derken çok işimiz var. Evlatlarımıza hür ve bağımsız büyük Türkiye miras bırakmak için çıktığımız yolda, cama atılan her taşın peşine koşarsak yolumuzda yürüyemeyiz. Vesveseye abdest bozdurmayın. Soldan gelen sese kulak tıkayıp işimize bakalım…