21. yüzyıla damgasını vuran liderlerin başında Recep Tayyip Erdoğan geliyor. Türkiye gibi konum itibariyle oldukça zor bir ülkede 20 yıl seçilerek tek başına iktidar olma başarısını göstermek kolay bir iş değildir. Türkiye Cumhuriyeti’nin yüzyıllık tarihinde çok az sayıda lider ortaya çıkmıştır. Erdoğan, 20 yılda 80 yılda yapılandan daha fazla icraat yapmış, eser meydana getirmiştir. Sadece yurt içinde değil dünyanın her yerinde milletimizin alnının ak, başının dik olmasını sağlamıştır.
Recep Tayyip Erdoğan içine kapanık, kendi komşularıyla bile ilişki kurmaktan korkan devleti, bölgesinde lider dünyada önemli bir oyuncu yapmıştır. Bugün Türkiye; Katar, Libya, Suriye, Somali, Azerbaycan gibi birçok yerde üstlendiği hayatî görevler sayesinde bu ülkelerde emperyalistlerin oyununu bozmuştur.
Son 20 yılda ülkemizin güçlü izlerini dünyanın birçok yerinde görme imkânı buldum. TİKA, Yunus Emre Enstitüsü, YTB, Maarif Okulları gibi güzide kurumların yanı sıra sivil toplum örgütleri ve iş adamları; siyasî, ticarî, kültürel diplomasi sayesinde dünyanın her yerinde merhametli destekleriyle maşerî vicdanın sesi olmuştur. Bütün bu başarı hikâyelerinin arkasında güçlü ve kararlı kişiliğiyle Tayyip Erdoğan vardır. Şimdi size kendi yaşadığım bazı küçük hatıraları anlatmak istiyorum.
2011 yılında Washington’dayım. Kasırga New York olmak üzere birçok şehri vurmuş, hayat durmuştu. Uzun süre uçuşlar iptal edilmişti. Ancak benim uçağımın iptal olmadığını öğrenince otelden taksi çağırdım. Resmî kıyafetli bir Latin Amerikalı limuziniyle geldi. Ben o lüks aracı çağırmamıştım ama artık yapacak bir şey de yoktu. Bedeline katlanacağız, dedik ve araca bindik. Sürücü meraklı bir şekilde nereli olduğumu sordu. Türk olduğumu söyleyince Tayyip Erdoğan’ın güçlü bir lider olduğunu ifade etti. Ben de kendisine nereli olduğunu sordum; Kolombiyalı, olduğunu söyledi. Türkiye ve dünya üzerine yol boyunca sohbet ettik.
Belgesel çekimleri için Moğolistan’dayım. Cengiz Han’ın başkenti Karakurum’dan Ötüken Vadisi’ne gideceğiz, yolun girişindeki tabelada “Bilge Kağan Yolu” ifadesi var. Burası Moğolistan’ın en güzel asfaltlı yolu. Yanındaki tabelada “Bu yol Başbakan Tayyip Erdoğan tarafından yaptırılmıştır.” yazıyordu. Ötüken’deki müze, Tonyukuk Abidesi ve Müzesi ihya edilirken çok sayıda eser de bu dönemde koruma altına alınıyordu.
Brezilya’nın turistik şehri, Rio De Janerio’dayım. Şehirde İslâm kültür merkezine gitmek istiyoruz. Ancak Arjantinli rehberimiz bizi bir kiliseye götürdü. Ve verilen adresin burası olduğunu söyledi. Ancak biraz araştırmadan sonra gerçek merkezi bulduk. Kapısında başbakanın talimatıyla TİKA tarafından yapıldığı yazıyordu. Sonradan Müslüman olmuş, Ömer isimli genel sekreterle sohbet ettik ve güzel dualarla uğurlandık.
Etiyopyalı Saad ve Osman, Türkiye’de yaşıyordu. 15 Temmuz gecesi Türkiye’nin bu musibetten kurtulması için sabaha kadar ağlayarak dua ettiklerini anlattılar. Yine Amerika’da Houston’da uluslararası bir toplantı yemeğinde kalabalık bir heyetle birlikteyiz. Karşımdaki zenci genç bana Somali asıllı olduğunu Birleşmiş Milletler’de yöneticilik yaptığını söyledi. Ülkesine yaptığımız yardımlar için özellikle teşekkür etti.
Bir fuar nedeniyle Katar’ın başkenti Doha’ya gittik. Büyük İslâm âlimi Prof. Dr. Yusuf el-Karadavi’yi ziyaret ettik. Türkiye’ye, Tayyip Bey’e dua etti. Ve bize verdiği öğüdü şuydu; “Türkiye’nin ve liderinizin kıymetini iyi bilin.” Anlatacak çok hatıra var ama yerimiz dar. Pazar günü oy verirken Türkiye’nin dışarıdaki bu fotoğrafları bilinmeli ve hatırlanmalı.