IŞİD’in Libya’nın Sirte kentinde kaçırdığı 21 Mısırlı Kıpti’yi sahilde boğazladığını gösteren video görüntüleri kamuoyunu sarsarken ekranlara yansıyan görüntülerin çekiminde kullanılan teknik ve teknoloji ile örgüt üyelerinin iri cüsseleri kafalarda soru işaretleri bırakmıştı.
Kıptilerin öldürülmesinin ve videoya kaydedilmesinin IŞİD’in değil, Mısır İstihbaratı ile Ahmed Kaddafi’d-Dem’in adamlarının işi olduğu iddia edildi.
Tüm dünya tarafından kınanan olayın ardından Mısır ordusu Libya’nın Derne kentine hava saldırısı düzenledi.
Bombardımanda kadınlar ve çocuklar hayatını kaybetti.
Misillemenin Sirte’ye değil yüzlerce kilometre ötedeki Derne’ye yapılması ve sivillerin yaşadığı mahallelerin hedef alınması da şaşırtıcıydı.
Abdülfettah El Sisi’nin Libya’ya müdahale için yanıp tutuştuğu sır değil.
Mısır’ın petrol zengini komşusuna müdahalesi ve hava saldırıları da Derne’ye düzenlenen saldırıyla başlamadı.
Birleşik Arap Emirlikleri ve Mısır, “karşı devrim” için görevlendirilen ABD vatandaşı emekli general Halife Hafter’e başından beri her türlü desteği veriyor.
Darbe rejiminin Kahire’de konuk ettiği Ahmed Kaddafi’d-Dem, Libya eski lideri Muammer El Kaddafi’nin amcasının oğlu.Kaddafi’d-Dem, Arapça’da “kan fışkırtıcı” anlamına geliyor.
Adı bile vahşi ve ürkütücü…
Ahmed Kaddafi’d-Dem, Ocak ayında katıldığı bir televizyon programında “tertemiz gençler” dediği IŞİD üyelerine övgüler yağdırıp örgütü desteklediğini açıkça ilan etmişti.
Örgütün aslında 50 yıl önce kurulması gerektiğini ve ortaya çıkışının geç bile kaldığını söylemişti.
Oysa Kaddafi’d-Dem, Mısır televizyonu ekranlarından IŞİD’e övgüler yağdırırken 30 Aralık ve 3 Ocak’ta Kaddafilerin kalesi Sirte’de kaçırılan Kıptiler örgütün elindeydi.
Normalde çok büyük tepki çekmesi gereken o sözleri Kahire’nin duymazdan gelmesi hayli ilginçti.
Devrimci “Libya Şafağı” güçleri, önceki gün yaptığı açıklamada, devrik rejim yanlılarından bir grubun Sebha kentinde IŞİD üyeleri görünümünde yeni bir video çekmeye ve “İslam devleti” ilan etmeye hazırlandığı uyarısında bulundu.
Açıklamada, daha önce Libya’nın eski bayrağını kullanan grubun bayraklarını siyah sancaklarla değiştirdiği ve üyelerinin çoğunun Sirte kentinden kaçan Kaddafi yanlıları olduğu belirtildi.
Libya’da IŞİD adıyla hareket edenlerle ilgili bu tür iddiaların kaynağı sadece devrimciler değil.
Benzer tespitlerde bulunan başkaları da var.
Örneğin, Sirte’de geçirdiği birkaç saatle ilgili gözlemini Twitter hesabında aktaran Fransız gazeteci Mathieu Galtier, IŞİD üyeleri denilenlerin aslında bir avuç “Kaddafici” olduğunu söylüyor.
IŞİD olgusunu tümüyle istihbarat örgütlerine bağlamayı doğru bulmuyorum.
Fakat Libya’da oynanan kirli bir oyun olduğu kesin…