Listeler YSK’ya teslim edildi.
Partiler artık bütün enerjilerini seçimi kazanmaya harcamaya başlayacaklar.
Şunun şurasında kırk gün kadar az bir zaman kaldı.
Küsenlerin ve küstürülenlerinin bol olduğu seçim zamanı yaşıyoruz.
Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı derken partiler arasındaki duvar yıkılmış gibi…
İttifaklar arası gidiş gelişler hayret edilecek noktalara ulaştı.
İttifaklar sebebiyle kendilerine partisinde yer bulamayanlar karşı ittifakın listesine girmek için topyekûn siyasi geçmişine sünger çekerek dün savunduklarına taban tabana zıt sözler sarf edip, icraatlar taahhüt etmeye başladı.
MHP’de yani Cumhur İttifakı’nda yer bulmayanların bir kısmı Samsun’da olduğu gibi bağımsız aday olurken bir kısmı da İYİ Parti’den aday oldu.
Daha da tuhafı, AK Parti’den aday gösterilmediği için İYİ Parti’den aday olanlar da var.
Yıllar yılı AK Parti’nin muhtelif kademelerinde görevler yapmış, kimi zaman milletvekili, kimi zaman da belediye başkan adayı olmuş bazı siyasetçiler de İYİ Parti’den aday gösterilmek için AK Parti’ye sırtlarını döndüler.
Dava bir anda kül oldu rüzgârla birlikte savrulup gitti.
AK Parti’de de karşı tarafın oylarını düşürmek için partiyle alakası olmayanların aday olduğu veyahut meclis üyesi listesine yazıldığını da eklemeliyim.
Dahası da var;
En büyük sıkıntı ve kriz o veya bu sebepten ötürü yeniden aday gösterilmeyen mevcut belediye başkanlarında yaşanıyor.
AK Parti’den yeniden aday olamayan başkanlar, 31 Mart’a kadar halen belediye başkanı oldukları için başka partilere geçemediler belki ama listelerin teslim edildiği son saate kadar el altından diğer partilerle ‘transfer’ görüşmelerini sürdürdüler.
El altından lafın gelişi…
Bu görüşmeler ayyuka çıkmış durumdadır ve yukarıdan bir müdahale olmadığı takdirde seçim kazanmak için gece gündüz çalışan yeni adayın işini ciddi ciddi zorlaştıran adımlarla devam edecektir.
Partilerin belediye meclis üye listelerine bakarak ne demek istediğimin; kimin, nerede saf tuttuğunun ve durumun hangi ahvalde olduğunun ipuçlarını yakalayabilirsiniz.
“Belediyeyi teslim etmem!” diyerek yeni adayı makamına kabul etmeyen, belediyenin sosyal tesislerinde program yapılmasına izin vermeyen ve rakip adayın kazanması için her türlü kirli ittifakın içine giren belediye başkanları var.
Kendisine makam veren, itibar kazandıran partisinden kendisinin yerine geçecek adayının kazanmaması için muhalefete maddi ve manevi desteklerini esirgemeyen, meclis üyelerinin listesini hazırlamaya kadar işi götüren belediye başkanları var.
Ve “sizinle bir alıp veremediğim yok. Benim tavrım Genel Merkez’e” diyerek partisine, partisinin genel merkezine savaş açmış belediye başkanları var.
Kanuni süresi 31 Mart’ta dolacağı için halen belediye başkanı olan ve eğer durdurulmazlarsa hem partiye hem partinin genel merkezine ve Genel Başkanı’na hem ilçesine ve hem de ilçedeki yeni adaya telafisi imkânsız zararlar verecek bu belediye başkanlarının isimlerini burada yazmayacağım.
Ancak bu tavırlarında bir değişiklik olmaz ve partiden veyahut partinin genel merkezinden fiili ve önleyici tedbir gelmezse isimlerini teker teker açıklayacağım.
Şimdilik bu kadar…