Son 10 yılın en yüksek seviyesine ulaşan küresel ısınmaya dair detaylar, Ledes Üniversitesi'nde gündeme geldi.
Leeds Üniversitesi tarafından bu yıl ikincisi hazırlanan ve 50'den fazla uluslararası bilim insanının katkı sağladığı Küresel İklim Değişikliği Göstergeleri (IGCC) raporu, Earth System Science Data (ESSD) dergisinde yayınlandı.
Rapora göre, küresel sıcaklık artışı 2013-2022 döneminde sanayi öncesi döneme göre 1,14 dereceye ulaşmasının ardından, 2014-2023 döneminde 1,19 dereceye yükseldi.
Tüm zamanların rekoru
Bilim insanları, insan faaliyetlerinden kaynaklanan küresel ısınma oranının her 10 yılda 0,26 derece artış oranına ulaşarak tüm zamanların en yüksek seviyesinde olduğunu ve benzeri görülmemiş bir hızda arttığını tespit etti.
Dünyanın kalan karbon bütçesi sadece 4 yılda aşılacak
Bu rekor ısınma oranının temel nedeni yılda 53 milyar ton karbondioksit eş değerinde olan sera gazı emisyonlarının sürekli yüksek kalması olarak öne çıkarken, küresel sıcaklık artışını 1,5 dereceyle sınırlandırmak için dünyanın kalan karbon bütçesi 200 milyar ton seviyesinde bulunuyor.
Bu da emisyonların mevcut hızda devam etmesi durumunda, dünyanın kalan karbon bütçesinin sadece 4 yılda aşılabileceği anlamına geliyor.
"Her zamankinden daha hızlı ilerliyor"
Leeds Üniversitesi Priestley İklim Geleceği Merkezi Direktörü ve IGCC Projesi Koordinatörü Piers Forster, rapora ilişkin değerlendirmesinde, insan faaliyetlerinin neden olduğu küresel ısınma oranının geçen yıl da artmaya devam ettiğini belirterek, "Küresel sıcaklıklar hala yanlış yönde ve her zamankinden daha hızlı ilerliyor." uyarısında bulundu.
"Daha dirençli toplumlar inşa etmeliyiz"
Fosil yakıtlardan kaynaklanan emisyonların tüm sera gazı emisyonlarının yaklaşık yüzde 70'ini oluşturduğunu dile getiren Forster, "Bu emisyonlar, iklim değişikliğinin başlıca nedeni, ancak çimento üretimi, tarım ve ormansızlaşmadan kaynaklanan diğer kirlilik kaynakları da ısınmaya neden oluyor. Sera gazı emisyonlarını net sıfıra doğru hızla azaltmak, nihayetinde yaşayacağımız küresel ısınma seviyesini sınırlayacaktır.
Aynı zamanda daha dirençli toplumlar inşa etmemiz gerekiyor. Dünyanın 2023'te gördüğü orman yangınları, kuraklık, sel ve sıcak hava dalgalarının yol açtığı yıkım, yeni normal haline gelmemeli." ifadelerini kullandı.