24 Haziran seçim sonuçlarının dumanı tüterken, Cumhurbaşkanı Erdoğan hızla yerel seçimlerin startını verdi. Hatta seçim sloganını da, “gönül belediyeciliği” olarak ilan etti. Ne diyordu Erdoğan; “Önümüzde mahalli seçimler var. Nerede yanlış yaptık? Bunları değerlendirip düzeltmek ve mart yerel seçimlerine de böylece girmek durumundayız. Ancak bu şekilde milletimizin karşısına MESAJINI ALDIĞIMIZIN HUZURUYLA, GÜVENİYLE, CESARETİYLE çıkabiliriz.
Millete yanlış yapan hiç kimsenin AK Parti’de yeri olamaz. Bu seçimlerden sonra bana gelen raporlara baktığımızda özellikle bazı eleştiriler var ki bu çok çok önemli. Vatandaş özellikle TEVAZU ARIYOR TEVAZU. ‘Belediye Başkanı, benim dükkanıma gelip bir çayımı içmedikten sonra ben bu belediye başkanını ne yapayım’ diyor. ‘Yani seçimden seçime mi belediye başkanı, milletvekili beni ziyaret edecek’ diyor. En güçlü olduğumuz yerlerde eğer ciddi bir puan kaybı olmuşsa bunu kendi nefsimize soracağız. Kusura bakmayın, bu millet şamar oğlanı değil. Bir oy verir, iki oy verir sonra kenara koyar!”
AK Parti’nin en çok oy kaybettiği illerden biri Konya!
*
Türkiye’de 16 yılda 13 seçim kaybeden muhalefet partileri ve terör örgütleri de “yerel seçimler” için hazırlıklarına başladılar. CHP, her seçimden sonra olduğu gibi “Geleneksel Olağanüstü Kongre” hazırlıklarına tam gaz devam ediyor…
HDP, terörist cenazelerine milletvekili göndermeye devam ediyor…
İP, Pensilvanya’dan gelen şifreli mesajları çözmekle meşgul…
PKK, seçimi düşünecek durumda değil. Kandil yanıyor. Seçim değil, can derdinde…
FETÖ, çalışıyor. Elebaşı Gülen’den gelen bir mesaj çok dikkat çekici: “Bulunduğunuz makamlarda sabredeceksiniz. Ama oturarak değil. Bulunduğunuz görevlerde, hükümeti seçmenle, vatandaşla karşı karşıya getirecek, AK Parti’ye oy kaybettirecek icraatlar yaparak sabredeceksiniz.”
*
AK Parti teşkilatları seçim için harekete geçmeden bazı bürokratlar startı vermiş bile. Tabi AK Parti’ye “oy getirecek”, “vatandaşın gönlünü alacak” icraatlar için değil; “vatandaşın canını yakacak”, “AK Parti’ye oy kaybettirecek” icraatlar için!
AK Parti’nin yönettiği bir belediyede bürokratlar; hükümetin ve AK Parti’nin vatandaşa açılan penceresidir. Halk bunu böyle bilir. Ancak darbe girişimden sonra gördük ki, bazı bürokratlar, kendisine o görevi veren partiye ve devlete değil; FETÖ’ye hizmet etmişler…
26 Nisan’da Konya Büyükşehir Belediye Başkanı, milletvekili olmak için istifa etti. Yerine seçilecek kişi için çalışmalar yürütülürken birileri harekete geçiyor. AK Parti’ye oy kaybettirecek, vatandaşla karşı karşıya getirecek, on binlerce mağdur oluşturacak altın vuruşu yapıyorlar. Bu büyük operasyon eski başkan ve yeni başkanın haberi olmadan yapılıyor!
Büyükşehir Belediyesi’nin 1999 yılında ilan ettiği “Nazım İmar Planı” seçimin toz duman ortamında, ortada Başkan yokken, “kısmen” iptal ediliyor. On binlerce yatırımcı, gurbetçi ve binlerce köylüyü mağdur edecek bir icraata (!) imza atılıyor.
19 yıllık imar planı bir bürokratın hiçbir gerekçe göstermeden keyfi kararıyla iptal ediliyor. Devletine güvenip milyarlarca doları buraya yatıran vatandaş şaşkın. Diyorlar ki; “Devlet, vatandaşını aldatır mı, kandırır mı? Biz bu paraları belediyenin 19 yıl önce ilan ettiği imar planına güvenerek yaptık. Şimdi bizi devlet mi, bürokrat mı kandırdı?”
Görüldüğü gibi muhalefet partileri hariç; her seçimin tarafı olan tüm aktörler sahaya inmiş durumda. Vatandaş ise malum seçim günü sahaya iniyor!