AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, il başkanları toplantısında parti kongrelerinin bir yıl erkene alınacağı sinyalini verdi.
Toplantıdan gelen haber ve kulis bilgilerine bakılırsa önce, 31 Mart yerel seçimlerinde iyi performans göstermeyen il ve ilçe teşkilatları değiştirilecek.
Ve 2023 seçimlerine ‘Vefa, Gelenek ve Yenilik’ temasıyla yapılacak olan 7. Olağan Büyük Kongre’den çıkacak isim ve kadrolarla gidilecek.
AK Parti, il ve ilçelerde kongre öncesi yapılan temayül yoklamalarını hiçbir zaman hakkaniyetli bir şekilde gerçekleştirilemedi.
Yapılan temayül yoklaması sonuçları yoklamanın yapıldığı yerde sayılıp sonuçların ilan edilmesini bekleyenleri her zaman hayal kırıklığına uğradı.
Oylar bir çuvala konuldu ve sayılmak üzere genel merkeze taşındı.
Genel merkez tarafından temayül yoklamalarının sonuçları ne açıklandı ne de temayüle katılanlar sonuçlardan haberdar olabildi.
Bazen il başkanlığı bazen de milletvekilliği için yapılan temayül yoklamaları her zaman sükûtu hayal ile sonuçlandı.
Genel merkezin belirlediği adayları neye göre tespit ettiği hep bir muamma olarak kaldı.
Böyle olunca da delege ve üyelerin parti için seçimlere, yoklamalara güveni kalmadı.
Üye ve delege nezdinde, partide bir yerlere aday olmak ve bir yerlere seçilebilmek için belirli grupların adamı ve epey para sahibi olmak gerektiği fikri hakim oldu.
Kime sorsanız metal yorgunluğunun daha doğrusu teşkilatlardaki yozlaşmaların temel sebebinin bu olduğu söyler.
Üye ve delegelerde temayüllerin ve parti içi seçimlerin bir mana ihtiva etmediği, il teşkilatları parti genel merkezindeki gruplaşmaların belirlediği ‘adamlar’ ve ‘adaylar’ tarafından satın alınır hale geldiği düşüncesi hakimdir.
Genel merkezdeki seçkinci gruplar, illerde kendi adamlarını makama oturtabilmek için ‘genel merkezin tavsiye kararıdır’ diyerek tek liste ile seçimlere girilmesi için baskı yaptıkları bilinen bir gerçektir.
Güçleri yeterse ki çoğunlukla yeter, seçimleri hiç yapmadan atama yoluyla il ve ilçe başkanı belirlemektedirler.
Buna da ‘Genel başkanın talebi’ diyerek parti içi muhalefetin sesini kısmayı başarmaktadırlar.
Sonuçlar hiçbir zaman açıklanmasa bile temayüllerde ilk sıralarda çıkabilmek için adayların kesenin ağzını açtığı iddia ve dedikoduları üyeleri ve delegeleri ümitsizliğin ve küskünlüğün içine sürüklemiştir.
Netice şudur ki il ve ilçelerde teşkilatlar tek adamlar tarafından yönetilir hale gelmiştir.
Tek adama küsenler ve veya tek adamın küstükleri siyaset dışına itilmektedir.
Şimdi, kongreleri beklerken…
Parti üyelerinin seçeceği yeni delegelerle il ve ilçe kongreleri yapılmalıdır.
Genel merkez tarafından bütün il ve ilçe kongrelerinde çok adayla seçimlere gidileceği karara bağlanarak duyurulmalıdır.
Daha da önemlisi seçimler çarşaf listelerle yapılarak başkanın seçtiği yönetimin değil her listeden yönetimin seçtiği başkanın işbaşına gelmesi sağlanmalıdır.
Böylece üye ve delegelerin güveni ve partiye olan itimatları yeniden kazanılmış olacaktır.
Çok adaylı çarşaf liste o veya bu nedenle tek adaya veyahut atamaya mecbur ve mahkûm edilmiş teşkilatlardaki tıkanıklığı açacaktır.
Ve küskünlere yeni bir heyecanla siyasete dönebilme imkânı sağlanmış olacaktır.
Haydi hayırlısı…