15 Temmuz 2016’da 249 vatan evladının şehit olduğu hain işgal girişimini gerçekleştiren Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile eli kanlı terör örgütü PKK arasındaki işbirliği iddianamede çok sayıda somut olay, belge ve itiraflarla deşifre oldu. İddianamede, FETÖ’cü hainlerin, 15 Temmuz işgal girişimini saatler öncesinde terör örgütü elebaşı Murat Karayılan ve eyalet komutanlarıyla paylaşıldığı belirtildi.
İki örgüt arasındaki kirli ittifakın 17/25 Aralık yargı darbesiyle birlikte yoğunlaştığına dikkat çekilen iddianamede, 17 Ağustos 2016 tarihinde Van Polisevi’ne bombalı saldırı düzenleyen ve yaralı olarak yakalanan PKK’lı terörist M.O.’nun itiraflarında şu ifadelerle yer aldı:
DARBE OLACAĞI TELSİZLE BİZE BİLDİRİLDİ
“15 Temmuz günü darbe olacağı telsizle bize bildirildi. Bildiride askerlere yönelik saldırıların, eylemlerin durdurulması, bunun yerine polise ve özel harekata yönelik saldırılar düzenlenmesi emredildi. 16 Temmuz sabahı ise darbenin işlevsiz olduğu, püskürtüldüğü ortaya çıktı. Bunun üzerine en üst karargahtan Karayılan’dan ‘askere yönelik eylemlere geri dönülmesi’ emri verildi…”
DEVLETİ ZAFİYET İÇİNDE GÖSTERMEK İÇİN HER YOLU DENEDİLER
İddianamede, FETÖ ile PKK’nın işbirliğinin seçim sandıklarına kadar yansımasına da yer verildi. Savcılığın somut delillere dayandırdığı tespitler şu şekilde şöyle:
“FETÖ özelikle 17 Aralık 2013 sonrası PKK ve uzantılarının en büyük savunucusu olmuştur. FETÖ, Cumhurbaşkanlığı seçimi ile 7 Haziran ve 1 Kasım seçimlerinde PKK ile irtibat kurmuştur. Böylece PKK’nın siyasi kanadını oluşturan parti sandıkta FETÖ üyelerince desteklenmiştir. Bunun kanıtı FETÖ’cü polis, hakim, savcı ve askerlerin oy kullandığı sandıktan bu partiye çıkan oyların oranıdır. FETÖ, devleti terörle mücadelede zafiyet içinde göstermek için her yolu denemiştir. PKK bunların karşılığında, bölgedeki FETÖ’ye bağlı okul, yurt, şirket, dershane gibi yerlere dokunmamıştır…”