Kimi 15 yıllık ömrüne bir tarih sığdırır. Destan olur dillerde, yüreklerde. Ölümünü şehadet karşılar. Milli şairimiz Mehmet Akif’in dediği gibi “Ey şehit oğlu şehit, isteme benden makber, sana ağuşunu açmış bekliyor peygamber” sözüne mahzar olur. Aslında ölümsüzlüğe yürür. Kimisi tüm ömrünü ihanetle geçirir, hain olur, taş olur, ateş olur, yeryüzünde bozguncu olur. Ölünce de leş olur.
Karadeniz insanı bunu bilir. Karadeniz’in çocuğu da iyi bilir. İşte 15’inde haince ve alçakça insan kılıklı kahpelerce şehit edilen Eren Bülbül, 15’inde bu alçaklarla mücadelede milletinin yanında duruşun sembolü oldu. Eren, 15’inde idi belki ama vatan aşkı ile yanan o küçücük yüreğinin olgunluk ifadesinin tarifi yok.
15’inde alçakça şehit edilen Eren Bülbül, 15 Temmuz’un birinci yıldönümünde yaptığı paylaşımda, Mehmet Akif Ersoy’a ait “Sana dar gelmeyecek makberi (mezar) kimler kazsın? ‘Gömelim gel seni tarihe,’ desem sığmazsın” dizelerini yazmasından, dahası paylaştığı Halisdemir görselinde ise “Mehmedim sevinin, başlar yüksekte! Ölsek de sevinin, eve dönsek de” ifadesi yer almasından vatan aşkını dışa vurdu.
Eren, bize kahramanlığın yaşının olmadığını da gösterdi. Çanakkale’de vatan için canını severek veren 15’liklerin hala aynı aşkla bu memlekette var olduklarını kanıtladı.
Eren, vatan sevgisinin okumakla da ilgisinin olmadığını da kanıtladı. Eren nice okumuşların vatanı satmak için yarıştıkları, ihanetin içinde yer aldıkları bir dönemde herkese bir ders verdi.
Vatan sevgisi kazanmanın okulu yok. Şehit olmak için de diploma gerekmiyor. Ama bir insanı devlete hizmet etmek üzere memur yapılmak için aranan kriter sadece diploma ve sınav ise burada bir sorun var demektir.
Ah be çocuk, nasıl yürekten bir dua ettin ki, Allah (cc) seni şehitlik makamına yükseltirken, tüm ülkeye de ders vermeni sağladı. Ah be çocuk, nasıl bir imana ve yüreğe sahiptin ki, tüm gençlere vatan sevgisinin anlatılmasında örnek oldun.
Ah be çocuk, nasıl içten bir dua ettin ki, yüreğindeki duyguları döktürdüğün cümleleri tüm Türkiye hep bir ağızdan paylaşarak, “Eren iyi ki varsın” dedi.
İyi ki varsın Eren, sen artık milletin tarihinde, yüreğinde hep var olacaksın. Allah (cc) seni şehadet makamına eriştirsin. Rahmeti ile muamele eylesin. Peygamberimiz’e (sav) komşu eylesin. Bizlerin hakkı sana helal olsun. Seni yetiştiren ailene ve sevenlerine Allah sabırlar ihsan eylesin.
İşte, bazıları 15’inde bir destan olur, bazıları ömrünü ihanete adar. Bölücü terör örgütü gibi. Onun siyasi kanadı gibi. Bakın siyasi kanadı HDP yaptığı açıklamada “15 yaşında bir çocuğun çatışmalı bir ortama sürüklenmesi kabul edilemez. Eren Bülbül’ün hayatını kaybetmesinde sorumluluğu bulunanları kınıyoruz” diye açıklama yaptı. Vatandaşın evinden hırsızlık yapan, silahı ile milletin canına kast eden, terörist gruba laf etmeden başsağlığı dilecek kadar yüzsüz olan bu partinin biran önce kapatılması lazım.
Terörü kınamayan sizler alçaksınız. Alçak kalmaya da devam edeceksiniz. Bu çocuklar gibi yüzlerce çocuğun kanına geçtiniz. Eliniz, yüzünüz kan içinde. Sizler siyasetçi değil ihanetçisiniz. Canınız cehenneme…