Irak Türk’lerinden gelen haberler maalesef iyi değil. Irak’ta sürekli mevzi kaybediyoruz. Osmanlı İmparatorluğu bakiyesi 3 milyon Irak Türk’ü, Baas rejimlerinin en ağır baskılarına karşın, mevcudiyetlerini uzun yıllar Allah’ın yardımıyla muhafaza edebilmişlerdi. Türkiye’nin direkt uzantısı kabul edildikleri için Osmanlı yıkıldıktan sonra çok büyük acılar yaşadılar. Ancak bugün, Irak’taki planlı ve koordine IŞİD ve PKK eylemleri nedeniyle, bin yıllık Irak Türk varlığı yok olma tehlikesi ile karşı karşıya. Gözlerimizin önünde ağır bir etnik temizlik yaşanıyor.
Irak Türkmenleri arasında hem Şii hem de Sünni mezhebine mensup Türkmenler var. Irak’ta Türkmen varlığının devamı için en büyük tehdit aralarındaki mezhebi ayrılıklar. Türkiye’nin Şii-Sünni demeden tüm Irak Türkmenlerini sıkı şekilde kucaklaması çok önemli. Zira bizim bıraktığımız her boşluğu doldurmak için İran pusuda bekliyor. Örnek mi? İşte yakın zamandaki Tuzhurmatu olayları. Tuzhurmatu bir Türkmen şehri. Üç milletvekili çıkardı ve üçü de Türkmen. Geçtiğimiz aylarda, peşmerge, Tuzhurmatu’da Şii Türkmenlere saldırdı. Dokuz Türkmen şehit oldu. Türkmenlere ait 200 işyeri,150 ev peşmerge tarafından yakıldı. Bu olaylar esnasında bir tiyatro yaşandı:garip Türkmenlerin yardımına sadece İran’lı konsolos ve Bedir Tugayları koştu. Tabii ki, burada büyük bir hipokrasi, bir ikiyüzlülük var. Zira, Türkmenlere saldıran Talabani’ye bağlı peşmergelerin en büyük destekçisi hiç şüphesiz İran. Yani Türkmenlere saldıranları destekleyen İran, sonra da onların kurtarıcısı pozisyonuna giren yine İran. Adeta kuzu postuna bürünmüş kurt! Biz de, Tuzhurmatu’yu altın tepside İran’a teslim etmiş olduk. Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı bir kınama mesajı çıkarmalıydı. Türkmenlerin arkasında olduğumuzu hissettirmeliydik. Özellikle de Şii Türkmenlerin. Olay bir Şii-Kürt olayı değildi. Olay peşmergenin Türkmenlere saldırısıydı. Tuzhurmatu olaylarında ortaya çıktı ki, Türkmenleri PKK da vurmuştu. Adam kaçırmalar da oldu. Çoluk çocuğunun gözünün önünde Türkmen Milli Cephesi İstihbarat Başkanı ve Yürütme Kurulu üyesi Cevdet Kadıoğlu beyi evinden yaka paça alıp kaçırdılar. O günden beri Cevdet beyden maalesef haber alınamıyor. Kerkük Türkleri Cevdet beyin hayatından ümidi kestiklerini ifade ettiler. Kimi peşmerge, kimi de PKK kaçırdı diyor. PKK bu vesile ile Tuzhurmatu’ya da yerleşti. Barzani rahat durur mu? O da rahat durmadı. ‘Tuzhurmatu Kürttür’ buyurdu. Bin yıllık Türk şehri Tuzhurmatu nasıl Kürt oluyor anlamadık. Madem Kürttü, niye üç milletvekilinin üçü de Türkmen? Türkiye’nin Irak’ın içinde iki müttefiki olduğu yıllardır yazılır, çizilir, söylenir. Biri Sünniler, diğeri de peşmerge denir. Oysaki her ikisinin de Türkmenlerin topraklarında gözü var.
Kerkük demografisiyle sürekli oynanan bir kent. Amerikan askerleri 2003’de şehre peşmerge ile birlikte girdi. Peşmergenin ilk yaptığı iş, şehrin tapu ve nüfus kayıtlarının saklandığı binaları ateşe vermek oldu. Daha sonra da Kerkük’e Suriye, İran ve Türkiye’den 600 bin Kürt getirilip yerleştirildi. Türkmenlere esas etnik temizlik ise IŞİD’in bölgede etkinleşmesiyle başladı. Irak’ta Türkmenlere yüzlerce bombalı araç, suikast eylemleri yapıldı. Tam 1 milyon 200bin Türkmen, bin yıllık Türk şehirleri Kerkük, Telafer ve Musul’u terkedip başka şehirlere ve ülkelere göç etmek zorunda bırakıldı. Kerkük’te 2003’de nüfus büyükten küçüğe sayarsak: Türkmen-Arap-Kürt’tü. Şimdi Kürt-Türkmen-Arap. O nedenle de bazen düşünmüyor değilim: Işid neden kuruldu? Cevap: Petrol bölgelerinde yaşayanTürkmenlere etnik temizlik yapabilmek için.
Bu arada, PKKda Irak’a girdi. Hatta Sincar’da kanton ilan etti. İran da, PKK’nın, Sincar’da kanton kurmasını bütün gücüyle destekliyor. Para, silah desteği veriyor PKK’ya. Hatta Yezidileri ikna için kesenin ağzını açtı ve 2,5 milyon Dolar verdi Yezidilere. Sincar niye önemli? Bin yıllık Türk kenti Musul ve Suriye arasındaki ana lojistik yol da ondan. Şimdi daha tehlikeli gelişmeler de oluyor. PKK artık, Kerkük’te kalan bir avuç Türkmen’i de sürekli tehdit ediyor. PKK, Kerkük’te karargah kurdu. Kerkük’ün Tavuk ilçesinde 300-400 PKK’lı terörist var. El Wahda köyünde de PKK’lılar bulunuyor. El Wahda köyü yine çok stratejik bir yerde. Kerkük ile Bağdat yolunun üstünde El Wahda köyü. Yani öyle bir yer ki istese PKK şu anda Bağdat’la Kerkük arasındaki yolu kesebilir.
Çözüm nedir? Birincisi lokal bir çözüm. Irak Türkleri’ne kadın, çocuk ve yaşlıları koruyabilmeleri için mühimmat lazım. Hem de çok acil. Irak’ta herkesin elinde en modern silahlar varken, maalesef peşmerge, Türkmenlerin elinde oyuncak nevinden bir silaha dahi tahammül edemiyor. Türkmenlerin elindeki bütün silahları topladı.Hatta bir adım ileriye gidelim. Şimdiye kadar Başika’da binlerce peşmergeyi eğittik ama sadece 60 Irak Türkmen’ine askeri eğitim verdik. Bu sayıyı da gizliliğe dikkat ederek binlere çıkaralım. İkincisi ise köklü ve global bir çözüm. Türk Dışişleri politikaları, kılcal damarlarına kadar Recep Tayyip Erdoğan çizgisi ile uyumlu hale getirilmeli. İşte Suriye ve Irak Türkmen varlığı ancak Sayın Cumhurbaşkanı’mızın çizgisine girerek kurtulur.
Bir de öneri: Petrolümüz yok diyoruz. Oysa ki dünya petrol rezervinin yüzde 3’üne sahip Kerkük 1000 yıllık Türk şehri. Önce kendi petrolümüze sahip çıkalım!